Gençlerbirliği, kritik Sivas maçında 151 pas yaptı, yüzde 33 topla oynadı ama 4 golle kazandı. Üstelik rakibi, 411 başarılı pas yaptı. Kırmızı-karalar’ın 15 ortasına, 28 orta ile cevap verdi. Bunlar rakamlar, gerçek ise tabelada 90 dakika sonunda yazan skordu. Skuletic, sezonun en flaş golünü attı. Manu ve Dialo’nun golleri, bilgisayar oyununu anımsattı. Hızlı hücum yapacak alanlar bulan Gençlerbirliği, tam da en kritik anda elindeki oyuncu grubuna uygun bir ortam buldu. Kırmızı-karalar, açık alanlar bırakan Sivas’a karşı, az pasla direkt kaleye gitti. Üstelik biri kupa maçı da olsa 2 maç üst üste kazandı. Şimdi zorlu 3 maç daha var. Antalya ve Kasımpaşa maçlarından alınacak en az 4 puanın önemi fazla olacak.
Oyunu ilk kez etkilediler
Ümit Özat, yaptığı transferleri ilk kez bu kadar yoğun bir şekilde 11’de kullandı. Manu, Dialo, Jailton, Skuletic oyunun kaderine önemli katkı yaptı. Sırp golcü Skuletic, sözleşmesi feshedilen Rantie’nin yokluğunda daha fazla sorumluluk sahibi olacak. Ancak hızlı, etkili bir forvet almak yönetimin boynunun borcu. Savunmada ısrarla Mert’in oynaması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca kesin olarak Khalili’nin yerine de pas yapan, şut çeken iyi bir 10 numara şart. Top yapamayan kırmızı-karalar için en doğru oyunun rakibi doğru karşılayıp, az pasla direkt rakip kaleye gitmek olduğu bu maçla görülmüş oldu.
Gençlerbirliği sahada moral bulan bir galibiyet aldı. Peki ya saha dışındaki hareketlilik ne olacak?
Cepheler netleşmenin ötesine geçti, saflar belli oldu. Herkes kılıcını kuşandı, kulübü neresinden koparsam derdinde sanki! Dur, durak bilen yok. Tarihi sezon, tarihi bir savaş alanına döndü.
Ilımlı olunabilir...
Yönetim ve teknik heyet bütünlük halinde. Bu takım başarısı için önemli! Taraftarlar da ‘bir’ olmuş durumda; ortak kanı, yönetimin istifası, Özat’ın görevini bırakması. Ümit Özat ile bir kez yollar ayrıldı ancak hepimiz biliyoruz ki bu saha dışı etkenlerdendi. Bugün yine açıklamaların ardı arkası kesilmiyor. Taraftarsız yürünmeyecek yolda; biraz daha ılımlı olmak gerek. Devre arasında mutlaka iyi transferlerin yanında taraftarı heyecanlandıracak bir isim de kadroya kazandırılmalı.
Avrupa’nın iki devi Ankaragücü ve M.City
TFF 1. Lig lideri MKE Ankaragücü, gösterdiği performansla Avrupa’nın da dikkatini çekti. Oynadığı son 10 maçı kazanan Manchester City’yi, 10 maçta 9 galibiyet alan MKE Ankaragücü izledi. Göreve geldiği ilk günden bu yana temkinli ve sabırlı tutumuyla bugünlerde katkısı fazla olan teknik direktör İsmail Kartal, nazik duruşuyla ekstra bir huzur kattı. Elbette takım kazandıkça taraftarlarda desteğini giderek arttırıyor. TFF 1. Lig, zorlu ve çekişmeli maçlara sahne oluyor ancak son 2 yıla göre daha sakin bir hava var. Güçlüler bu şansı iyi kullanmalı.