Ankaragücü’nü bu hale getirenleri eleştirmek ya da haklı oldukları konularda hakkını vermek zor bir iş.
Melih Gökçek’i eleştirenin Cemal Aydın’cı, Cemal Aydın’ı eleştirenin ise Ankaragüçlü olduğuna dair bir kanı oluşturulmuş. Ya da oluşturulmaya çalışılıyor. Cemal Aydın’cı kimi tanıyorsun deseler kimseyi söyleyemem. En fazla Melih Gökçek’in yaptıklarını referans göstererek Cemal Aydın’ı daha masum görenleri biliyorum. Körü körüne Gökçek’leri savunanlar hatta yapılan eleştirileri hemen siyasi olarak yorumlayanlar ise hiç az değil. Bu arkadaşlar yazılan haberlerde bile niyet okuyuculuğundan çıkıp yaşanan olayın kendisine bakmayı maalesef beceremiyorlar. Körü körüne başkanlarını savunuyorlar.
Cemal Aydın’ı son yaptığı açıklama gösterdi ki artık spor camiasında hiçbir itibarı kalmamış. Zamanıyla verdiği “Ağır ego kokan” açıklamalarından bıkan Ankaragücü taraftarları artık önemli bir şeyler söylese de dönük okumuyor, yorum yazmıyor. Kulübün bu hale gelmesindeki rolünden ötürü artık konuşmaması gerektiğini düşünsem de yaptığı açıklamada satır başları aslında önemli.
6-7 senedir Cemal Aydın’ın hemen hemen bütün açıklamalarını takip ettim. Açıkçası disiplin Kuruluna sevkinden sonra gelecek açıklamasını “Siz kim oluyorsunuz da beni disipline veriyorsunuz?” formatında bekliyordum. Yaptıklarından dolayı bir öz eleştiri vermese de yine de ayakları yere basan bir açıklama olmuş.Hatta şimdiye kadar okuduğum en sağlam Cemal Aydın açıklaması bile diyebilirim.
Cemal Aydın, Mehmet Yiğiner ve yönetiminin Gökçek’lerin taşeronu olduğunu, transfer yasağını kaldıramadıkları gibi Gökçek’lerin tahsilatçılığını yaptığını belirtiyor ve son darbeyi vurmak için talimat beklediklerini söylüyor.
Cemal Aydın’ın iddiası bu. Katılırsınız ya da katılmazsınız. Ama Mehmet Yiğiner’in bu iddiaların doğru olmadığını gösterecek hiçbir hareketi olmadı.
- Transfer yasağını kaldırabildi mi? Kongrede söz vermesine rağmen hayır…
- Federasyona faturayı kesip Gökçek’lerin paralarını almasını sağladı mı? Evet
- Gökçek döneminde yöneticilik yapıp, verdiği icralardan dolayı 10 milyon TL’ye yakın faiz alanları açıklayabildi mi? Hayır..
- Gökçek döneminde kulübün aşırı borçlanmasına neden olan harcama kalemleri için tek bir laf etti mi? Hayır
- Stadı Etimesgut’a taşımaya çalışan Melih Gökçek için tek bir söz edebildi mi? Hayır
Bu liste böyle uzar gider. “Melih Gökçek’ten izin almadan aday olmam” dedikten sonra “Melih Gökçek’ten icazet almam” diyen birisinin ilk önce Melih Gökçek’in Ankaragücü’nün amatöre kadar gitmesi hayaline katkı sağlamak için oraya gelmediğini göstermesi gerekir. Yiğiner bunu şu saatte kadar gösteremedi. Umarım ilerleyen günlerde Gökçek’lerin değil Ankaragücü’nün başkanı olduğunu herkese gösterir.
Kanunen hiçbir suç unsuru taşımayan konularda insanları disipline veriyorsan kanunen suç olan konularda da bir çift laf etmesini, bir işlem başlatmasını beklememiz garip olmasa gerek. Kulüpte maaşını alamadığı için icraya veren teknik direktörü ihraç edilmesi için disipline sevk ediyorsan, kendileri yönetimdeyken kendilerini icraya verenlere de en azından çıkıp “ayıp etmişsiniz” demesini bekliyor insan… Yiğiner'den bu duruşu şu saate kadar henüz göremedik.
Kulüp başkanı olarak geçmiş ile hesaplaşacaksanız yakınlarını bu hesaplaşmadan uzak tutmayarak camianın başkanı olabilirsiniz. Varsa böyle bir dirayetiniz tüm camiayı arkanıza alarak bu kulübü bu hale getiren herkes ile hesaplaşın…
Cemal Aydın’ın kitabı çıkmış…
Melih Gökçek döneminde görev yapmış Faruk Mangırcı, Cemal Aydın ile ilgili kitap yazmış. Yakında yayınlanacakmış. Bu mutluluk verici bir gelişme. Konunun içinden birilerinin yaşananları kitap haline getirip kamuoyu ile paylaşması resmi tamamlamamıza katkı sağlayacaktır. Yazmadan önce bilsem elimdeki belgeleri de kendisi ile paylaşırdım. Daha önce Gökçek’ler tarafından gazetelere servis edilen belgelerde Cemal Aydın’ın icra rakamlarının bile eksik yazılmış olması aslında böyle bir desteğin hiç fena olmayacağını gösteriyor…
Ancak Faruk Mangırcı’nın kitabın tanıtımı için verdiği açıklamalar çok garip geldi. Mangırcı açıklamasında “Cemal Aydın'ın gelmişi geçmişi, kulübe nerden geldi, nasıl geldi, kulübü nasıl yönetti, yapılan harcamalar, çıkan yangınlar, futbolcu transferleri ve kulübü nasıl batırdı? Tüm bunları belgeleriyle ortaya koyacak bir kitap oldu. Cemal Aydın'ın da çok sevineceğini düşünüyorum. Zira ömrünün sonuna doğru hayatı kitap oluyor. Artık kitapsız gitmeycek" demiş. Edebi bir eserin tanıtımına bu cümleler hiç olmuş mu? Şimdi biri çıkıp “Faruk Mangırcı ile ilgili bu tarihe kadar yazılmış hiçbir kitap yok. O halde Faruk Mangırcı kitapsız” dese ne olur? Aynı bakış açısına göre ölene kadar hakkında hiç kitap yazılmazsa maazallah Faruk Mangırcı kitapsız mı gidecek?
Umarım Cemal Aydın ile ilgili, Melih Gökçek ile ve kulübe zarar veren aktörler ile ilgili kitaplar, yazılar bolca yayınlanır da biz de keyifle okur, bilmediğimiz yeni şeyleri öğreniriz. Hem böylece Faruk Mangırcı’nın tabiri ile başkaları da kitapsız gitmez….