Basketbolun en büyük ve prestijli sahnesi NBA’de bu sezon 4 temsilcimiz ter dökecek . Bu oyuncuların takımlarındaki konumları, gelişim süreçleri ve bu oyunculardan beklenenleri sizler için derledim.
Ömer AŞIK /Houston Rockets/C/
Bulls’da geçirdiği 2 senenin ardından özellikle oyununun savunma boyutunu birkaç kademe yukarı çıkardığı ve artık daha fazla süreleri hak ettiği açıktı. NBA’de artık iyiden iyiye kabul gören “arka alanda bekçi bulundurma” stratejisine bu ligde belki de en çok uyan oyunculardan biri ve boyalı alanı çok iyi kapatıyor.
3 yıl için 25.1 milyon dolar sözleşme ile başlayan Rockets kariyeri şüphesiz Ömer için bir dönüm noktası. Artık ilk 5 başlayan Ömer’in belki de en büyük zaafı – kendisine has – bir hücum silahı olmayışı . Fakat Ömer’in ikili oyunları iyi bitirdiğini düşünürsek Jeremy Lin ve James HARDEN gibi ikili oyunları muazzam oynayan kısalarla beraber oynayacak olması onun için büyük bir avantaj.
Eğer Ömer “10.0 sayı 12.0 ribaund “ civarı bir ortalama ile sezonu bitirirse , kendisi için dönüm noktası olan bu sezondan anlının akıyla çıkmış olacaktır.
Ersan İLYASOVA /Milwaukee Bucks/PF/
Konuşsak tesiri yok ,sussak gönül razı değil… Ersan İlyasova yıllardır öyle bir takımda oynuyor ki, gerçekten Allah Ersan’a peygamber sabrı vermiş… Bucks’un yıllardır süre gelen “her eline top gelenin potaya atma” stratejisinde , Brandon Jennings gibi sadece kendi skoruna bakan bir oyun kurucuyla , bir de bunlar yetmezmiş gibi her topu eline isteyen Monta Ellis’in takıma katılmasıyla “Ersan bu takımda ne yapacak” soruları arasında , geçen sezon inanılmaz bir patlama yapmış , Ryan Anderson’un arkasından “ligin en çok gelişme gösteren ikinci oyuncusu seçilmişti.” Bu kaostan bu denli başarıyla çıkan Ersan hak ettiği ilk kontratı ( 5 yıl için 45 milyon dolar ) elde etti ama keşke seçim hakkını başka bir takımdan yana kullansaydı.
Bu sezon da Ersan ve Bucks için kaosla dolu bir sezon bizi bekliyor. Zaten çok iyi bir ribaund sezgisi olan Ersan’ın ribaundlara konsantre olması, kendisine Jennings ve Ellis’ten kalan birkaç şut ile de skor bulması, hücum ribaundlarından sayı üretmesi ve bu çarpık yapıdan bir an evvel kurtulması gerekiyor. Geçen sezon yakaladığı istatistiklerinin – daha fazla süreler bulacağı göz önüne alınırsa – en azından altına düşmemesi, Ersan’ın bu ligde kendini iyice kabul ettirmesine yetecektir.
Enes KANTER /Utah Jazz/C/
Geçen yıl 3. Sıradan draft edilen ve kendisinden çok şey beklenen Enes’in bu yaz başında milli takıma gelmeyi reddedip, Amerika’da kişisel çalışmalar yapması yaz boyunca konuşuldu. Kısa vadede doğru bir karar gibi görünse de – hazırlık maçlarında ligde en çok dikkat çeken oyuncularından biriydi- ,uzun vadede Enes’in geçmişini de hesaba katarak hala “uzun soluklu” 5’e 5 basketbol oynamayışı onu zor duruma sokabilir.
Enes hazırlık maçlarında çok iyi performans sergilese de bunun pek bir şeyi değiştireceğini düşünmüyorum. Zira Utah Jazz kısalar konusunda çok kısır, uzunlarda da inanılmaz bir bolluğa sahip ve takımı sürükleyen kilit oyuncular Al Jefferson ve Paul Millsap’ın uzun rotasyonunda yer alması Enes’in sürelerinin artmasını engelliyor. Sezonun ilerleyen bölümünde uzunların içinde bulunduğu bir takas gerçekleşmez ise Enes’in artık takasını isteme zamanı gelmiş demektir.
Enes’in bulduğu fırsatları iyi değerlendirmesi ve dakikalarını arttırması bu sene onun öncelikli hedefi olmalıdır.
Hidayet TÜRKOĞLU /Orlado Magic/SF/
İkinci Orlando macerası pek iyi geçmeyen Hidayet’in NBA kariyerinin de son birkaç senesinin kaldığını söyleyebiliriz.
Geçen sezon patlak veren Stan Van Gundy-Dwight Howard sürtüşmesi Orlando’da beklenen ayrılıkları beraberinde getirdi. Öncelikle bu olayların çıkmasına çanak tutan ve basiretsiz yönetimi ile tepkileri üzerine toplayan genel menajer Otis Smith kovuldu. Onu Van Gundy’nin ayrılması ve Dwight Howard’ın takası izledi. Her şeye sıfırdan başlamak isteyen Magic yönetiminin takımı birkaç sene dibe indirip gelecek gençler ile yeni bir oluşuma gitmek istediğini görüyoruz.
Sıfırdan başlayan Orlando da kalan en değerli parçalardan biri de tabi ki Hidayet Türkoğlu. Bu nedenle kendisine hem saha içinde hem saha dışında daha büyük bir görev düşecek.
“Abi” Hidayet’in bu sezon daha çok sorumluluk alarak daha çok top kullanması, daha fazla asist yapıp sayı atması kuvvetle muhtemel. Hidayet’in bu sorumluluğun altından başarı ile çıkması bu senenin onun için başarılı geçmesiyle doğru orantılıdır. Sakatlık ve istikrarsızlıktan uzak bir sezon geçirmesi dileğiyle
