Bugün (23.02.2012) izinli günümü fırsat bilerek, hem antrenmanı izlemek, hem de Klasspor patronu Bülent Atlas’a yardımcı olmak için soluğu İlhan Cavcav tesislerinde aldım. Saat 14.30’da başlayan antrenman tempolu ve keyifli geçti. Hafta sonu oynanacak kritik Sivasspor maçı öncesi teknik heyetin canını dişine takarak çalıştığını gördük. Bu sene 4. ya da 5. kez Gençlerbirliği tesislerinde antrenman izleme fırsatım oldu, hepsinde de teknik ekip ve futbolcuları canla başla çalışıyordu. Bu sene Beştepe’de işler önceki senelere göre çok daha ciddiye alınıyor. Takımın bu seneki sürpriz başarısının ardındaki sırrı merak edenler, Gençlerbirliği tesislerine antrenman izlemeye gitsin. Kafalarındaki soruların cevaplarını bu antrenmanlarda bulacaklardır.
Antrenmana giderken yoldaki gündemimiz takımın son iki haftada aldığı mağlubiyetler ve birkaç gün önce bazı basın organlarında ve Klasspor’da da yer alan Fuat Çapa’nın sözleşmesinin uzatılmadığı ve başka takımların kendisiyle ilgilendiği haberleriydi. Bu habere ben çok şaşırmıştım, Fuat Çapa gibi işine bağlı, futbolu seven ve tüm mesaisini kulüpte harcayan bir teknik adamla nasıl olur da bugüne kadar sözleşme yenilenmezdi. 1-2 gün önce televizyonda izlediğim bir röportajda, bir basın muhabiri Fuat Hoca’ya gelecek sezon ile ilgili planlarını sormuş, “gelecek sene için henüz sözleşme teklfinde bulunulmadı, takımın başında kalıp kalmayacağım belli değil” cevabını almıştı. Yani belli ki Fuat Hoca’nın kendisi de sözleşmesinin henüz uzatılmamasından rahatsızdı.
Sertaç Muratal’dan taraftara çağrı: “Yönetimi beğenmiyorsanız tutmayın kardeşim bu takımı”
Biz keyifli keyifli bir yandan antrenmanı izlerken; adını ve Gençlerbirliği yöneticisi olduğunu sonradan öğrendiğim Sertaç Muratal yanımıza gelip, Klasspor’da yer almış ve belli ki kendisini rahatsız etmiş haberler (özellikle de Fuat Çapa haberi) hakkında Bülent Atlas’a sorular sormaya başladı. Bülent Atlas gazeteci kimliğiyle cevap verince, ikili arasındaki konuşma uzadı ve Muratal “gerekirse bir sezonda 7 teknik adamla da çalışılır, bakın bir sürü takım küme düştü biz ligdeyiz” şeklindeki zekice! sözlerini sıraladı. Ben de artık daha fazla dayanamayıp “Gerçekten bir sezonda 7 teknik adam sizce normal mi?” diye kendisine sordum, cevabı çok netti ve şaşkınlığımı ikiye katladı: “Evet normal, yönetimi beğenmiyorsanız tutmayın kardeşim bu takımı…” İnsan hiç mi haddini bilmez? Kendisinin taraftara yaptığı bu ince ayardan sonra bu yazının geri kalanını Sertaç Muratal’a ayırmayı uygun gördüm.
Sayın Muratal, Gençlerbirliği 1923 yılında kurulmuş köklü bir camiadır. Yönetimin ya da şahsınızın malı değildir. Siz bir şekilde bu camianın yöneticisi olma şerefine nail olmuşsunuz. Önce olduğunuz yeri bilin ve özellikle de basınla konuşurken Gençlerbirliği yöneticisine yakışacak hal ve tavır içerisinde olmaya dikkat edin. Bir Gençlerbirliği yöneticisi olarak, kulübümüzü bizden daha kötü yönetilen ve küme düşen takımlarla değil, daha iyi yönetilen takımlarla karşılaştırmanızı öneririm. Gençlerbirliği’ni ileri götürmenin tek yolu (tabi amacınız buysa) daha profesyonelce yönetilen kulüplerin örnek alınmasıdır. Sizin de övünerek belirttiğiniz gibi, Gençlerbirliği henüz küme düşmedi (1997-98 ve 2008-09 sezonlarında, ligi küme düşen takımlarla aynı puanda kapattı) fakat küme düşmemiş olması, sizin gibi dar vizyonlu insanların düşüncesinin aksine, Gençlerbirliği’nin iyi yönetildiği anlamına gelmiyor. 1923 yılında kurulmuş ve 2000li yılların başlarına kadar iyi yönetilmiş, tesislerini kurmuş ve altyapısını güçlendirmiş bir kulübün, sizin de içinde bulunduğunuz bugünkü yönetim tarafından daha da iyi yerlere getirilmesi gerekir. Ancak 2002-03 sezonunda şampiyonluğa oynayan ekibin (o zamanlar bu kulüp iyi yönetiliyordu) o zamandan bu yana sportif anlamda nasıl gerilediğini görmek için istatistiklere bakmanız yeterli olacaktır. Bu sene uzun yıllar sonra ilk defa teknik heyetin çabasıyla, transfer yapılmadan, iyi oynayan bir takım izliyoruz. Sakın bundan yönetim olarak kendinize bir pay çıkarmayın... Umarım böyle bir şey asla gerçekleşmeyecek ama olur da Fuat Çapa takımdan ayrılırsa bu taraftara nasıl hesap vereceğinizi düşünün, o zaman da insanların karşısına çıkıp “Yönetimimizi beğenmiyorsanız tutmayın kardeşim bu takımı” mı diyeceksiniz?
Sayın Muratal, eğer siz bir sezonda yedi farklı hoca ile çalışılmasını, şubat ayının sonuna gelindiğinde ligin en başarılı teknik direktörü ile henüz sözleşme yenilenmemiş olmasını, takımın küme düşmediği sürece başarılı kabul edilmesini normal görüyorsanız ve üstüne üstlük, Gençlerbirliği taraftarlarına “Yönetimi beğenmiyorsanız tutmayın bu takımı kardeşim” şeklinde çıkışma hakkınız olduğunu düşünüyorsanız; lütfen bu camiaya kapasiteniz doğrultusunda yapabileceğiniz en büyük hizmeti ve iyiliği yapın: bir an önce istifa edin. Belki yerinize vizyon sahibi, haddini bilen, kulübü ileriye götürmek için çalışacak bir başkası gelir. Unutmayın, yeri geldiğinde istifa etmek de önemli bir hizmettir.