Öncelikle şunu belirtmek lazım: Tüm Türkiye futbol camiası, böyle bir onur mücadelesini görüyor ve dudakları uçuklayarak bu olayı izliyor. Zaten Türkiye’de böyle bir onur mücadelesi ve kurtuluş savaşı verilecekse bunu ancak Ankaragücü camiası verebilirdi. Kuruluşu, tarihi, kulüp özellikleri ve taraftarı ile bu mücadele için yeterli potansiyele sahip bir camiadır aynı zamanda.
Kurtuluş Savaşında, o çok zor şartlarda verilen mücadele şu an Ankaragücü camiası için de geçerli… Bu takıma İddaa’da yer vermeyenler, Beşiktaş galibiyetine 1.05 verenler her hafta utanmaya devam edecekler. Ayrıca Hakan Kutlu için Ankaragücü düşmanı, kulübün parasını çalan adam, basiretsiz hoca suçlaması yapanlar tarihin en derin karanlıklarına en büyük iftiracı ve gıybetçileri olarak geçecektir. Ziya Doğan ile Hakan kaptanı kıyaslayan, Melih Gökçek-Cemal Aydın kutuplaşmasından kendini kurtaramayan, hâlâ kendi tribününün adını maçlarda öne çıkaran, otopark ve büfe için kendini satan ve Ankaraspor taraftarlığından menfaati için çakma Ankaragüçlü olan bazı kesimlere rağmen biz duruşumuzu değiştirmedik; doğru bildiklerimizi yazdık.
Bizi birilerinin adamı, yok menfaatçi, yok Melih düşmanı diye suçlayan adamlar isimlerini bile vermekten korkarak ortaya suçlama atarken biz iki günde 30.000 lira topladık ve çocuklara verdik. Ceplerinden 5 kuruş bile veremeyen ve hâlâ Melih Bey’i kurtarıcı olarak gören bu zihniyet Melih Bey tarafından bu borçlar en azından ertelense bile ne kadar işlerin kolaylaşacağını nasıl görmez? Bunun adı kurtarıcılık mı? Herkes bu işleri bırakacak! Son duyuma göre Tonya’yı Ankaraspor almış ve Samsunspor’a kiralamış. Bu mu Ankaragücü sevdası? Geç bu işleri anam babam!
Efendim neymiş; Sestak, Vittek, Sapara gibi adamları Ankaragücü ilk kez görmüş! Böyle bir kadro kurulmamış! İyi, tamam da Ankaragücü Ümit Özat gibi bir hocayı da görmemişti! Bu kadro kurulmuş da kaçıncı olunmuş? Beğenmediğiniz Hakan Kutlu, takımı Bebbe ile Mustafa Özkan ile kaçıncı yapmış? Biz hâlâ bu masallar ile uyutuluyoruz. Utanmadan hâlâ suçlama yapıyorlar! Ziya hoca 16 maç sonunda tam kadro ile her hafta ağlayarak 6 puan alırken Hakan hoca A2 destekli bu kadro ile 4 maçta 5 puan alıyor ki, bunların biri deplasman galibiyeti, diğeri de Beşiktaş beraberliğidir. Kaybedilen Kayserispor maçı da daha önce dediğim gibi bazı topçuların sabote etmesi sonucu bu şekilde tezahür etti.
Dün maç sonucu kulübe gittik. Başta Ergin Keleş olmak üzere inanılmaz güzel söylemler ve duygusal anlar yaşandı. Herkes ağladı. Hakan Kutlu çok duyguluydu. Bu çocukları alınlarından öpmek gerekir.
Hakan hoca Kurtuluş Savaşı zamanındaki gibi zor şartlarda bu takımı devraldı ve Ziya Doğan gibi her hafta ağlamadan hem de A2 takımı ile taş gibi ayakta durup, onurlu mesajlar verip bu camiaya yakışan bir adam olduğunu tekrar gösterdi. Biz bu savaşı başlattık ve sonu ne olursa olsun devam edip, yok olana kadar bu savaşı sürdürme kararlığındayız.
Kurtuluş Savaşı yıllarında da durum bu şartlara çok benziyordu. Ülke iç ve dış düşmanlar tarafından kuşatılmıştı. İçerden bölmek isteyenler ve vatan hainlerinin yanı sıra bir de emperyalist, ülkelerin işgali altındaydık. Aynı şekilde ülkeyi yönetenler ya düşman ile işbirliği yapmış ya da basiretsiz ve yönetim gücünden yoksun insanlar ve iktidar yeteneğinden yoksun kişilerdi. Milletin azmi ve cesareti kırılmak üzereydi. Ülkenin içinden gelen ve inanmış bir lider ile inançlı erlerden oluşan bir ordu kurulmalı ve hainler temizlenmeliydi. İşte bugün Ankaragücü; yönetiminde hainleri görmüş, kötü ve basiretsiz yönetilmiş, yöneticileri dış güçlere peşkeş çekmiş, hatta Ümit Özat gibi bu camiaya ihanet etmiş insanları başa getirmiştir. Yine Melih Gökçek gibi bu camiayı sevmeyen insanlar kulüp yönetimini ele geçirirken, sadece kendi menfaatini düşünen Cemal Aydın yıllarca hedef küçülterek bu takımı yönetmiştir. Adına Kulüpler Birliği denilen emperyalist örgüt üyeleri tüm futbolcularımıza saldırmış; adeta leş kargası gibi davranmışlardır. Yine içeriden menfaatleri karşılanmayan futbolcular tarafından darbe yenmiş; bana göre bazı maçlarda mücadelemiz sabote edilmiş ve bunda da bazı topçular öne çıkmıştır. Zaten dün Güven’i, Murat Duruer’i ve Kağan’ı tanıyamadım. Ankaragücü’nde ayağına her gelen topu ıskalayan ve 10 santimetreden gol atamayan, vurdukları top 5 metre uzağa gitmeyen, formaları bile ıslanmayan bu adamlar dün adeta bir taraflarını yırttılar. Allah yollarını açık etsin. Zaten ben bu Murat ve Güven’in gitmesini çok istiyordum ama Gençlerbirliği’nin yaptığı hareket etik değildir. Kaldı ki hiçbir zaman bir kardeş kulüp ve dost takım olarak görmediğimiz için çok da önemi yoktur.
İşte böyle bir ortamda Hakan Kutlu gibi içeriden gelen ve ihaneti asla düşünmeyen lider, gerçek Ankaragüçlü olan futbolcular ve yürekten Ankaragüçlü olan taraftarlardan oluşan bu Mehmetçik ordusu ile bu savaş başlatıldı. Şimdi sadece takımın başındaki yönetim değişimi tamamlanacak ve İstanbul güdümlü yönetim yıkılıp yerine milli iradeyi yansıtacak yönetim kurulacak. Bu savaş her yönü ile Çanakkale Savaşına benzer. Şu anda futbolcular kendi güçlerinden çok daha büyük bir enerji sergiliyorlar. Seyit Ali onbaşının 250 kiloluk topu alıp kaldırması gibi bu çocuklarda neredeyse kendi yapacaklarının on katı yükün altına girip o işi başardılar. Camia bu halde bile 17 bin taraftarı ile ve 90 dakika tam destek oldu. Taraftar cebinden para toplayıp çocuklara harçlık veriyor ve herkes duygularından dolayı ağlıyor. Emperyalist kulüpler birliği ağzı sulanarak hangi topçuyu hangi takıma bedava alabiliriz diye bekliyor.
Bu son alınan sonuçlardan sonra ve yaşanan olaylara bakınca dedim ki acaba bir kurtuluş savaşı daha mı yaşanıyor; bir millet bir kez daha mı yeniden uyanacak ve sonuçları ne olursa olsun bir destan tekrar mı yazılacak? Bana göre zaten bu destan yazılmaya başladı. Ben bunu dün tesislerde gördüm. Düşeriz, çıkarız ama artık bölünmeyiz. 500 kişi de olsak bitmeyiz. Biz kendimizi tanıdık; içimizdeki hainleri gördük ve çıkarcıları anladık. Bundan sonra tribünü adına bağıran, yok Cemalci, yok Melihçi, yani birilerinin adamı olanla işimiz olmaz. Biz Ankaragücü’nün neferiyiz! Bizim grubumuz mrubumuz yoktur; biz Ankaragüçlüyüz!
Hakan Kutlu, 11 genç Ankaragüçlü ve tribündeki 15 bin taraftar 2. Çanakkale Savaşı’nı başlattı! Türkiye’ye duyurulur!