Klasspor - M. Serkan Güngördü - Kadınlarımız ve Saçmalıklarımız yazısı

Site İçi Arama


KADINLARIMIZ VE SAÇMALIKLARIMIZ

7137 Okunma


Gençlerbirliği – Galatasaray maçının 80. Dakikası, Gençlerbirliği 1-0 geride, Gecekondu tribünün önündeki Galatasaray kalesine doğru hücum ediyor, beraberlik golünü arıyor. Galatasaraylı Melo geliyor, maç içinde yaptığı başarılı müdahalelerden birini daha yapıyor ve pozisyonu savuşturuyor. Sonra Gecekondu tribününe dönüp el kol hareketleriyle, o tribünde yer alan Galatasaray taraftarlarını coşturuyor. Coşkuyla beraber tribünlerden “kadın sesleri” yükseliyor. Galatasaraylı kadınların sesleri… Gençlerbirlikli kadınların hakkı olan ücretsiz biletlerle tribüne girmiş ve takımını destekleyen Galatasaraylı kadın taraftarların… Gençlerbirliği’nin akıl fikir yoksunu yöneticilerinin ellerindeki “daha çok desteklenme” imkanını nasıl kullanamadığını, hatta nasıl rakibinin lehine kullandıp, Gençlerbirliği’nin aleyhine çevirdiğini gözümüze sokarcasına bağırıyor Galatasaraylı kadınlar…

Gençlerbirliği tribünü yapısı itibariyle, Türkiye’deki kadınların en rahat maç izleyeceği tribündür… Futbolla ilgilenen ve İstanbul taraftarı bir erkek, “genelde” Gençlerbirliği tribününde çok mutlu olmaz. Taraftarı ve coşkuyu az bulur; kavga, şiddet ve küfrün olmamasını eksik sayar. Buna karşılık bir kadın ile Gençlerbirliği tribününe giderseniz, muhtemelen alacağınız yorumlar farklı olur. Huzurlu, güvenli, küfür ve şiddetten uzak tribünün ne kadar keyifli olduğunu konuşursunuz. Gençlerbirliği tribünündeki kadın/erkek oranının gün be gün kadınlar lehine artmasının sebebi de budur. Ligin son haftalarında rakiplerimiz İstanbul takımlarıydı ve kombinesiz kadınlarımız maçtaki yerlerini alamadılar. Çünkü bilet fiyatları 60 TL’den başlıyordu.  Gençlerbirliği tribününe yeni gelmeye başlamış, kombinesiz kadınlar ve onları yalnız bırakmayan kombineli arkadaşları, “evimizdeki” (!) Galatasaray maçını Sakarya Caddesi’ndeki birahanelerde izlediler, aynı anda Galatasaraylı kadınlar bedava biletlerle “deplasmandaki”(!) yerlerini almıştı.

Hepimizin bildiği gibi, TFF sene başında 16 yaşından küçük çocuklar ile kadınların, belirlenen kontenjan dahilinde statlara bedava girmesine yönelik bir karar aldı. Gençlerbirliği’nin pek değerli (!) Kulüp yöneticileri, bu kararı takımın yararına kullanmak bir yana, rakiplerimizin lehine kullanarak eşi benzeri görülmemiş bir saçmalığa imza attılar. Sene başında, TFF’nin aldığı karar doğrultusunda, kadınların ve 16 yaşından küçük çocukların alınacağı bir tribünün kulüp yönetimi tarafından belirlenmesi istendi. Bizim garip ve anlaşılmaz yönetimimiz,yıllardır Gençlerbirliği taraftarlarının tamamının maçları maratonda takip ettiğini fark edememiş kadar saf olacaklar ki, bu tribünü Gecekondu olarak bilinen, Gençlik Parkı tarafındaki kale arkası tribünü olarak belirlediler. Böylece her hafta Gençlerbirliği’ni izleyen Gençlerbirliği taraftarı olan, ya da sezonun herhangi bir döneminde Gençlerbirliği maçına gelen “potansiyel taraftar” kadınlarımız ve çocuklarımız, TFF’nin bu uygulamasından yararlanamaz oldu. Geride kalan 13 haftada 7 kez kendi sahamızda oynadık ve bu süreçte tek kadın veya çocuk taraftarımız TFF’nin bu uygulamasından yararlanamadı. Gençlerbirlikli kadınlar, Gecekonduda yalnız bırakılmaktansa, kendi biletlerini alıp maçları maratonda, kendileri gibi Gençlerbirlikli olan insanlarla, eşleriyle - dostlarıyla izlemeye tercih ettiler. Zaten kim ister ki koca tribünde yalnız başına maç izlemeyi?

Ardından İstanbul takımları  bir bir gelmeye başladı. Ligin 10. haftasında oynanan Beşiktaş,  12. haftada oynanan Fenerbahçe ve 13. haftada oynanan Galatasaray karşılaşmalarında, hepimiz gördük ki, Gecekondu tribünü rakip taraftarlara peşkeş çekildi. Yine bu haftalarda da kadınlara ve çocuklara ayrılan ücretsiz tribün “Gecekondu” olarak belirlendi. Yani, bu maçlarda Gençlerbirlikli bir kadın ya da çocuk, kendisi için çıkarılmış bu haktan yararlanıp, bedava bilet ile maçı izlemek isterse kendini İstanbul takımı tutan taraftarların arasında bulacaktı. Gerçekten merak ediyorum, Gençlerbirliği yönetiminin, kadın tribününü rakip taraftara ayrılan tribünün içinden belirlemesinin mantıklı bir açıklaması var mıdır? Tabi ki yoktur, Gençlerbirliği yönetiminin uzun süredir aldığı kararların tek açıklaması “saçmalık”… Böyle bir saçmalığı da ancak Gençlerbirliği yönetimi başarabilirdi.

Umarım ki, en azından önümüzdeki haftalarda bu saçmalığa bir son verilir, kadın ve çocukların alınacağı tribün Gençlerbirliklerin maçları izlediği maraton tribünü olur. Umarım derken aslında umutsuzum, çünkü Gençlerbirliği’nin çok uzun zamandır yumuşak karnı olan yönetiminin (ki pek çoğu başka takım taraftarıdır)  doğru bir karar aldığını görmedim…

Facebook Yorumları
Facebook üzerinden yorum var.
Site Yorumları
YORUM YAZ
Adınız:
Yorum:
Okuyucularımızın görüşleri bizim için çok önemlidir.
İçinde küfür, hakaret, tehdit, aşağılama bulunmayan; aynı bilgisayardan farklı isimler ile yazılmayan tüm yorumlar yöneticilerimizin onayından geçtikten sonra en kısa sürede yayınlanacaktır.