8. haftanın maçları oynanacak ve hala 1 puanımız var. Hatayı kimde aramalı gerçekten çözebilmiş değilim…
Trabzonspor karşılaşmasında umutlandık. Dedik şeytanın bacağı kırılıyor mu ? Ama olmadı artık şanssızlığımızın sonucu mu yoksa hakemlerin mi kurbanı olduk bilemedim.
Şanssızlık mı, başarısızlık mı, tecrübesizlik mi ? Bizim bu durumda olmamıza etken ne ? Her takımın düşüşleri, başarısız olduğu, zor zamanlar geçirdiği dönemleri tabiki var. Ama sanıyorum takımın gidişatına dur diyen birileri ne yazıkki yok…
Orduspor maçında gerçekten birlik olmuş Ankaragücü taraftarı vardı. Belki bu sezon her maç çıkışında ‘’ Yok kardeşim bu sene bir daha gelemeyeceğim maça …’’ dedik. Ancak her maç ilk giden yine bizler olduk. Dargınlar Ankaragücü için barışıp omuz omuza verdi. Evet ufak tefek tartışmalar olmadı mı oldu ama binlerce kişinin bir arada olduğu alanda bunları artık yadırgamıyorum. Gerçekten taraftarlığın tuzu biberi gibi bir şey bu.
Taraftar daha ne yapsın…
Taraftar; her maç desteğini vermeye devam etsin, tek ses tek yürek olsun omuz omuza versin. Ahmet’e Mehmet’e sallamak yerine daha çok futbolcusuna takımına sahip çıksın…
Bilindiği gibi 30.Ekim ‘de bir kongre olacak ve mutlak yönetimin şuanda ne olacağı meçhul… Yönetim olabilmek adına birileri görüşüyoruz, kulisler yapılıyor. Yenilsin, içilsin, espiriler patlasın, muhabbetler dönsün ve sonrasında gece biterken Ankaragücü’ne gelince sıra hiç olmadı onurumuzla düşeriz deniliyor. Yüz yılı aşkın bir takımın düşmesi nasıl bir onuru, hangi şerefi içinde barındırır??
Bizler de taraftarlar olarak diyoruz ya bu takım düşerse katliam çıkar diye; biraz gerçekçi olalım mı ? Hiç bir şey olmaz. Takımımız dağılırken, futbolcularımız bir bir başka takımlara transfer olurken stadda bir çoğumuzun ağızlarına baktığımız ağabeylerimiz tek bir açıklama yapmadı. Kesinlikle düşünmesi bile kötü ama olurda Ankaragücü düşerse yönetim saydığımız kişilerin saatlerce süren muhabbetlerinin sonunda dedikleri gibi ‘’ En azından onurumuzla düştük’’ diye teselli ederiz kendimizi. Başka da bir şey olmaz…
Başkan ne yapsın…
Tamam belki çok isteyerek, belki isteksiz şuan takımımızın başkanı. Belki çok büyük bir Ankaragücü taraftarı keni içinde… Biz taraftarlar olarak bir söz, bir açıklama, umutlanabilmek için bir sebep arıyoruz. Biz 2.lig takımı değiliz ki başkanımız açıklama yapmak için medya gelsin muhabirler toplansın diye beklesin. Basın olarak iki kelime açıklama için gözünün içine bakıldığı zaman da yarı samimi bir gülümseyle önümüzden geçiliyor. Herşeyi geçtik biz takımımızın gidişatı için güvence istiyoruz, umut bekliyoruz… Aaa tabi hiç cevap alamıyor değiliz aldığımız zamanlarda var tabi ama haftasonları mekanlarda görüldüğü zaman mecburiyetten gelen açıklama: ‘’Bizde üzülüyoruz, umarız herşey düzelir, hayırlısı olsun. ‘’ Evet bizler bu açıklamayla da yetinecek taraftarlarız ama bu açıklamayı stadda taraftarların arasındayken, takımızın marşı eşliğinde; yüzlerce dans eden gencin arasında djlerin avaz avaz çaldığı bası yüksek müzikleri eşliğinde değil…
Teknik direktörümüz…
On kişiye sorsak, dokuzundan mükkemmel bir insan cevabını alacağımız bir insan. Ama bu cümlenin sonuna hepsi ekler teknik adam olarak yetersiz olup, insan olarak mükkemmel olduğunu. Evet zamanında çok güzel işler başarmış, duayen gözüyle bakılan bir insan olabilir birçok kişiye göre ancak futbol her yıl daha farklı yerlere geliyor, birçok taktiği, birçok yeniliği içinde barındırıyor. Tecrübe önemli bir kavram ama en az tecrübe kadar yeniliğe açık olmak ve bencil davranmamakta önemli kavramlar bence… Şuan zamanında en iyi şekilde tek adamlık yapmış kişilerin başarısızlıkları buna bağlı değil mi …?
Futbolcularımız…
Hala 90 dakika yılmadan koşan futbolcularımıza teşekkür etmekten başka yapabileceğimiz bir hamle yok sanırım. Hala çalışıyorlar, hala skor ne olursa olsun maçın son düdüğüne kadar bırakmıyorlar. Ancak onlar da yavaş yavaş ümitlerini kaybediyor gibi… sonuçta futbolcu değil de insan olarak ele aldığımız zaman kimse yaptığı işte kötü olmayı, başarısız kalmayı istemez.
Evet mevcut durumumuzu ‘’Ne de olsa devre arası ya da sezon sonu bir yere kesin transfer olurum.’’ diye düşünen futbolcularımız varsa; ‘’ Ya bu kulüp Ankaragücü bu durumda olmamalıyız, herkes birbirine daha çok destek verip daha çok çalışmalıyız, bu gidişata son vermeliyiz.’’ Diye düşünen delikanlı futbolcularımızda var. Ancak düşünceleri ne olursa olsun dediğim gibi teşekkür etmekten başka yapabileceğimiz bir şey yok.
Önümüzde 3 haftadır iç ve dış sahada yenilmeyen, aynı zamanda da kendi sahasında bizi hiç yenememiş bir Manisaspor var. Düzen bozulmasın Manisaspor kendi evinde bizi yine yenemesin. Artık 3 puan istiyoruz Ankaragücü taraftarı olarak bunu en çok biz hakkediyoruz.
Başarılar hepimize….
