Klasspor - - Turkcell Süper Lig'de 2. Hafta.... yazısı

Site İçi Arama


TURKCELL SÜPER LİG'DE 2. HAFTA....

1531 Okunma


Birinci haftanın sürprizlerinden sonra bu hafta Gaziantep’i beklememek futbola ihanet olurdu. Çok şükür o da beklentileri boşa çıkarmadı. Bursa, Trabzon, Beşiktaş ve Gaziantep iyi gidiyor. Şu ana kadar ikide iki yapan bu dört takım derli toplu duruşları ile de puan kazanıyorlar. İşte aranan bu aslında. Biz Anadolu’lular olarak, bu kükremenin daim olmasından yanayız. Çünkü ne olursa olsun hangi takım olursa olsun Anadolu’luyuz. Anadolu’dan gelen başarı haberleri bir başkaldırının, bir titreyip kendine gelmenin, bir ayağa kalkmanın habercisidir umarım.
 

Trabzonspor iyi gidiyor. Yirmi dört yıl beklenen bir özlemin ışığını görür gibi oluyoruz bu takımı izlerken. Konuşmak için erken ama Egemen, Selçuk, Gökhan iyi transferler. Yattara tam bir kanat oyuncusu. Gol ve asist onun işi. Selçuk İnan Milli Takım içinde anlamlı bir gelişme gösteriyor. Ankaragücü ise ikide sıfır yaptı. Bir çok Anadolu takımında olmayan bir seyirci çoğunluğuna sahip iken bunu iç sahada iyi kullanmaları gerekli Hakan Kutlu ağabeylikten teknik adamlığa geçerken biraz sancı yaşayabilir ama otorite bunu gerektiriyor. İglesias’ın şans golünün yetmeyeceğini kendileri de biliyor.
 

Ayrı ayrı değerlendirirsek: Aykut Hoca bu topraklara gelmiş en dolu adamlardan. Futbol takımı olarak (Sadece futbol takımı olarak) ise Ankaraspor’da oldukça iyi ama bir doku uyuşmazlığı mı vardır nedir bir türlü istenen olmuyor. Vasatı aşamıyor takım. Gaziantepspor için gerekli şeyleri yazının başında yazdım ama bu güzellik devam eder inşallah demeden kendimi alamıyorum. Beto ve Tabata iyi iş çıkarıyorlar. Takımın diğer oyuncuları da gerekli yer ve zamanda gerekli cevvaliyeti gösterdikleri için oyun daha bir güzel oluyor. Tabata’nın ince çalımları sonucu golü atması ise maçın hareketi olarak nitelendirilebilir.
 

Futbol kalitesi ve seyir zevki açısından vasat bir karşılaşmada İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Fenerbahçe arasında idi. Tam zevk alınacak maçlardan biri derken (İBB’nin geçen yıl Kanarya’ya bir puanı zor verdiğini hesaba katarak) erken kırmızı kart, Abdullah Hocanın gardını düşürdü. Ardından gelen ikinci kırmızı olayın rengini düpedüz sarı laciverte çevirdi. Kazım Kazım ve Semih’in golleri ile 2-0 bitti maç. İBB’ye gelince: Takım olarak takım oldukça iyi. Ancak müzmin taraftarsızlık futbolun rengini onlar adına biraz bulanıklaştırıyor. Aklımızda iken Carlos’un topu havalandırıp, o havaya sert bir vole yapıştırması keşke gol olsaydı. (Bu maça özel not: Süleyman Abay İBB’ye verdiği ilk kartlarda hata yapmış olabilir. Ancak açık açık bunu dengelemeye çalışması 10-12 yaşındaki taraftarların gözünden bile kaçmadı)
 

Kocaeli eski bir emekçisini ağırladı bu hafta. E güzel de bir hediye verdi. Sivas’a verilen üç puan çok aranacak ileride. Bülent Hoca duygulu anlar yaşamıştır ama futbolun gereği bu, tarafsız olmak gibi bir şansın yok. İlk bakışta da görüldüğü gibi Kocaeli defansının kırmızı ışıkta uzun süre beklemesi İbrahim Dağaşan ve geçen yılın patlama yapan golcüsü Mehmet Yıldız’a yaradı. 0-2 biten maç Sivas hanesine oldukça değerli bir deplasman galibiyeti olarak yazıldı.
 

Es Es ikinci hafta da gol ile tanışamadı, tıpkı Hacettepe’nin puan ile tanışamaması gibi. On iki yıl aradan sonra kendi seyircisi önünde oynuyor olmayı önemsedikleri belli ama galibiyet gelmedi. Ancak iki haftada gol atamamak iki puana engel değil. Bu da şimdilik bir başarı. Hacettepe’ye gelince: Yeni isin yeni renk yaramadı yakışıklı gençlere. Oftaş’tan eser yok. Acaba diyorum bu takımın ruhu Oftaş’da mı kaldı? Mağlup Ankara kervanının önünde olmak zor olsa gerek.
 

Kayserispor, Süper Kupa’nın rövanşı niteliğindeki maçta renktaşını ağırladı. Beyaz formayı giyen Galatasaray’a göre daha istekli, daha dayanıklıydılar. Özellikle Kayseri defansı çok başarılı bir maç çıkardı. (Bir not: Kayseri savunmasındaki Ali Turan’ın bu günkü gazetelerde üç ayrı fotoğrafı yayımlandı mücadele içinde. Üçünde de rakibin formasını yırtma niyetindeydi sanki. Bu savunma değil biraz kolaya kaçma gibi geldi bana.) Gol göremedi izleyiciler. Santics’in refleksinin iyi olduğunu anladığımız bir pozisyon dışında maç gol pozisyonu açısından da çok kısırdı. Lincoln ve Mehmet Topal’da ki düşüşe Skibbe sessiz kalmamış. Baros lige katacak umarım. Bir cümle Mehmet Topuz’a: Bu cevval topçu Kayseri’ye maloldu artık. Başka yerde oynaması nahoş bir tat bırakacak bizler için.
 

Geçen haftanın dört yiyen Denizli’si bu hafta üç attı iki yedi. Haftanın seyir zevki en yüksek maçı buydu. Fatih Yiğen bu haftayı da boş geçmedi. Fıstık yeşili formalar gayet şık duruyor. Denizli tekstil merkezi ne de olsa, bir farkı olmalı. Antalyaspor bu defansla daha çok gol yiyecek gibi. İki ikramı iki gol ile süsledi Roberts. Attıkları iki gol yetmedi Antalya’ya. Birisinin 90’da geldiğini belirtmeden geçmek olmaz. Savunma alarm veriyor kısaca.
 

Bursaspor’da ikide ikicilerden bu hafta. Bursa’daki ilk maçında Gençleri devirdiler 2-0 ile. Ancak şunu unutmayalım: Haftanın en kötü savunması kesinlikle Gençlerbirliği’nde. İlk gol de ceza alanında kaleci hariç altı kişi var. İkinci gol ise tam bir hediye İlhan’dan Sercan’a. Sonuç olarak Gençler gittikçe dağılıyor. Bursa ışıldıyor. Biz eskinin korkulu rüyası Gençlerini istiyoruz vesselam.
 

Beşiktaş İnönü’de ilk kez çıktı bu sezon sahaya. Konyaspor iddialı geldi ama zorlayacak bir akını bile yoktu Rüştü’yü. Delgado’ya kaptanlığın yaradığını söylemiştik geçen hafta. Resital devam ediyor. (Tamam penaltıyı kaçırdı ama dönen topa vurduğu kafa, o topun direkte patlaması golden daha heyecanlıydı) Holosko tamamladığı top ile moral buldu. Bundan sonrası için özgüven kazandı diyebiliriz. Cihan’da acemice kart görenler ekolünden. Lüzumsuz bir hamle haklı bir kartı getirdi ki bu hareketler takımına zarar verecektir.

AKILDA KALANLAR

* Ankara takımlarının haftayı bir puan ile kapatması. Ağır ağır yaklaşan bir fırtına mı var uzaklarda bilinmez ama Ankara iyi gitmiyor.

* Kırmızı kartlar hem erken hem sayıca fazla bu sezon.

* Ankara 19 Mayıs’a yeni yemyeşil zemin çok yakışmış. Sentetik olması biraz eleştiri alsa da UEFA kriterlerine uygun olması yeterli.

* Akılda kalmasını istemediğimiz ve çabucak unutup hiç olmamışçasına davranmayı düşlediğimiz bir olay var bu hafta: Ümit Özat’ın rahatsızlanması. İnşallah hiçbir şeyi yoktur ve en kısa zamanda sahalarda olur. Haftanın alkışı da Mondragon ve Daum’a. Sevgi bu olsa gerek. Gözyaşları ancak bu kadar anlamlı olur.

Facebook Yorumları
Facebook üzerinden yorum var.
Site Yorumları
YORUM YAZ
Adınız:
Yorum:
Okuyucularımızın görüşleri bizim için çok önemlidir.
İçinde küfür, hakaret, tehdit, aşağılama bulunmayan; aynı bilgisayardan farklı isimler ile yazılmayan tüm yorumlar yöneticilerimizin onayından geçtikten sonra en kısa sürede yayınlanacaktır.