Cavcav Yalanları 1 : Gençlerbirliği Futbolcu Yetiştirir
Gençlerbirliği’nin duayen başkanı İlhan Cavcav uzun süredir, Gençlerbirliği’nin kendi yetiştirdiği futbolcularla lige tutunması gerektiğini söyleyip duruyor. Biz de kendisine katılıyoruz, zaten Gençlerbirliği taraftarları olarak oradan buradan toparlanmış futbolcuları izlemek yerine, altyapımızdan yetişmiş çocukları görmek bizi daha mutlu eder. Yani kendi yetiştirdiğimiz gençlerle oynama fikri bizce de yerinde ve mantıklı... Peki o zaman, böyle düşünen bir başkanın altyapıya gerekli özenin gösterilmesini sağlaması gerekmez mi? Gerçekten altyapıya gerekli özen gösteriliyor mu? Gençlerbirliği futbolcu yetiştirebiliyor mu?
Dillere pelesenk olmuştur: ‘Cavcav işini bilir, futbolcu yetiştirir pahalıya başka takımlara satar’ … Halbuki bu kocaman bir yalandır. Futbolla az-çok ilgilenen herkes, hatta futbol medyasının önde gelenleri dahi, bu ifadeyi hiç düşünmeden sık sık kullanırlar. Gençlerbirliği’ni yakından izleyenler, dikkatle takip edenler ise bunun böyle olmadığını bilirler. Avrupa standartlarında tesislere sahip olan başkentin en köklü kulübünün, 5 Milyon nüfuslu Ankara’da, Gökhan Gönül haricinde yetiştirdiği tek bir tane üst düzey futbolcuyoktur aslında… Halbuki Ankara bebelerinin büyük kısmının yolu düşmüştür Beştepe’ye… İlhan Cavcav geçen 33 senede, Gençlerbirliği’ni sportif başarılara kavuşturamadığı gibi, gerçekten iyi futbolcular yetiştiren bir okul, bir altyapı kulübü haline de getiremedi. Tesisler var ama futbolcuyu tesis değil becerikli alt yapı antrenörleri yetiştirir. Geçtiğimiz sezonun Teknik Direktörlerden Thomas Doll: ‘Bu ücretler ve bu şartlarda çalışan eğitimsiz altyapı antrenörlerinden, iyi futbolcular yetiştirmelerini bekleyemeyiz’ demişti. Gerçek altyapı kulüplerine bakalım. Barca altyapısından her yeni yıl başka bir olağanüstü yıldız çıkarıyor, Athletic Bilbao transfer yapmadan, tamamen altyapısından yetişen çocuklarla İspanya Ligi’nde zirve takipçisi... Sözde altyapı kulübü Gençlerbirliği’nden yetişmiş üst düzey tek bir oyuncu çıkıyor, O da Gençlerbirliği’ne hizmet etmeden, komik bir bedel karşılığında İstanbul kulüplerinden birine peşkeş çekiliyor. Gençlerbirliği’nin ‘yetiştiremeyerek’ heba ettiği onca yetenekli futbolcu da, alt liglerde hayatlarını kazanmaya çalışıyorlar. Alt ligler Gençlerbirliği’nde yetişmiş futbolcu dolu… O çocuklar doğru düzgün bir alt yapı eğitimi alsalardı, muhtemelen pek çoğu üst düzey futbolcu olacaktı. Gençlerbirliği tarihinin en yetenekli futbolcusu Tarık Daşgün, Gençlerbirliği’nde değil, Almanya’da futbola başlayan bir gurbetçi çocuğu olsaydı, Mesut ve Nuri’nin gerçekleştirdiklerinin fazlasını yapabilirdi. Tarık yetenekli bir çocuktu ama iyi bir sportmen ve profesyonel olamadı. Çünkü bütün iyi futbol okullarında bilinir ki, Alt yapıdan futbolcu yetiştirmek sadece topa vurmayı öğretmek değil, yetiştirilen futbolcuları geleceğe, profesyonelliğe zihin olarak da iyi hazırlamak ve aynı zamanda sportmenliği de öğretmektir.
Peki Gençlerbirliği ve Cavcav futbolcu yetiştirme ününü nasıl kazandı? Gençlerbirliği futbolcu yetiştiremedi ama alt liglerden sayısız futbolcu transfer ettiler ve iyi futbolcular da buldular. Mustafa Pektemek Sakarya’da yetişti, Ümit Karan Almanya’dan geldi. Serkan Balcı İzmir’den, Engin Baytar Maltepespor’dan getirildi Gençlerbirliği’nde yetiştiği düşünülen birçok futbolcu, aslında başka takımlardan transfer edildi. Tabi yapılan sayısız transferden, başarılı olanlar kamuoyunun gözünün içine sokuldu. (ki . Zaten bu futbolculardan tek bir tanesinin bile milli takım kariyeri yoktur.) Başarısız olanlar ise hemen unutuldu. Gençlerbirliği 33 yıllık Cavcav döneminde iyi bir futbolcu okulu olamadı. İyi futbol okulları, üst düzey futbolcu yetiştirirken, Cavcav’ın köylü kurnazlığı ile yönetilen Gençlerbirliği, azıcık parlayan yetenekli gencini, İstanbul takımlarına peşkeş çekmekle meşguldü. Hepsi bu…
