Başladı başlayacak derken, 2008-2009 Turkcell Super Lig, son şampiyonun Denizlispor’u Ali Sami Yen’de konuk etmesi ile başladı. Ağustosun en sıcak günlerine rastladı. Ne kadar eleştirilse de başlasın gerçekten çok özlemişiz.
Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan’ın hayatını kaybetmesi, EURO 2008, Mahmut Özgener’in Başkan olması, Trabzospor’un bir araba dolusu transfer yapması, Emre’nin Fener’e gitmesi, İspanya Gol Kralı’nın ligimize gelmesi, Es Es, Kocaeli ve Antalya’nın Super Lig’e dönüşü renk katacak bu sezona. Bu minvalde düşünürken biz sezon açıldı. İyi de açıldı. Herkesin sürpriz dediği “Fenerbahçe yine yenildi” dediği ama hayır inatla “Antepspor’un yendiği” ve başka güzelliklerle güzel bir hafta oldu.
Açılışı son şampiyon yaptı. Biraz zorlandı ilk yarıda. Yusuf’unu kaybetmiş Denizli, gerçekten liderini yitirmiş duruyor. Gitmeseydi keşke dedirtti maç izlerken Yusuf. Enteresan olan Galatasaray’ın yine boş tribünlere oynaması. Sebeplerini düşünmeli yönetim. Hakan Şükür’süz bir sezon bizi bekliyor. Yurt dışında oynarken bile takip eden bir nesil olarak, aktif futbolun içinde olmaması kayıp. Arda’nın yedek olmayacağını gösterdiği bir maç oldu. Kewell iyi bir transfer ama rölantide oynuyor sanki. Lincol’ne seyirci tepki gösterdi maç başında, haksızda haksız da sayılmazlar. Sezonu herkesten sonra açmanın bir bedeli olmalı. E seyirci de sevgisini göstermeyerek tepki gösterir değil mi? Denizlispor ise genç olmanın dinamikliğini gösterdi. Ali Yalçın cesur bir kadro sürdü sahaya. Ama Murat Karakoç acemi idi biraz. Sezonun ilk kırmızı kartını gördü ve maç orada koptu sonra. Kewell’in arka direk bitiriciliğini Fatih Yiğen’in kafası takip etti. 1-1 olan maçın ikinci yarısında ise Hakan Balta’nın sert bir şekilde topu tamamlaması güzel bir goldü. Barış Özbek’in kafası da hakeza sert bir ampule asma idi. Lincoln ise şansını sevsin. Neticede Denizlispor’un mutlaka direncini artırması lazım.
Gaziantepspor, Gerçekten iyi yayılıyor sahaya. Aurelio’nun yokluğunu Nurullah Hoca çok iyi değerlendirmiş. Murat Ceylan nefis oynadı ortada. Yine Erman Özgür’ü unutmak olmaz, kondüsyonunu konuşturdu. Evet Erman iyi bir pasör ve klas bir orta saha oyuncusu. Beto ve Tabata iyi topçular gerçekten. Japon-Brezilyalı ekolünden, Tabata da Volkan’ı mağlup ederek kalitesini gösterdi. Fenerbahçe Aurelio’yu çok arayacak. Orta sahada Emre-Alex ardışık sayı gibi duruyorlar. Alan paylaşımında zorlandılar. Emre sola kayınca başarılı olamadı. Guiza hakeme gözlüğü gösterince kendi de sarı kartı gördü. 80. dakikadan sonra gol atıp hala bastırıyorsa Gaziantep, Fenerbahçe yenilmiş olmaz beyler! Gaziantep yenmiştir vesselam.
Üçüncü maç, Hacettepe ile Bursaspor arasındaydı. Yeni isim, yeni renk ama geri kalan her şey eski hamam eski tas. Bu belli ama o güzelim Hacettepe ismi yetmedi. İvankov bildiğimiz gibi. Bulgar kaleci şu an dünyada gol tan kaleciler arasında dördüncü sırada. Penaltıya karşılık İbrahim Şahin’in penaltısı geldi. Ancak Samet Hoca’nın yeni talebesi, ama özbeöz Bursa’lı Gökhan Güleç oldukça uzaktan abandı. Skor 1-2. Bu arada bir ricam olacak nacizane: Herkes rahat bıraksın Hacettepe’yi gençler rahat rahat top oynasın, inanın çok şey değişir
Sivasspor, Kayserispor’u konuk etti. Oldukça da iyi bir misafirperverlikti gösterdiği. Kayserispor Anadolu derbisi olarak nitelendirilen ve çetin bir takım olan Sivas’tan bir puanı aldı ve döndü. Bülent Uygun ve Tolunay Kafkas, iyi etüd etmişler birbirlerini demek ki fileler top ile buluşamadı bu maçta.
İstanbul İstanbul olalı,12 yıl aradan sonra Super Lig’de gördü Es Es’i. Ne var ki Es Es’den de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden de gol izleyemedik. Olimpiyat Stadı’nın acı yalnızlığı çöktü özet görüntülere. Okan Buruk’lu, İbrahim Akın’lı da olsa İBB bu sene taraftarsızlığın sıkıntısını biraz çekecek gibi. Es Es estirir umarız. Dileğimiz bu. Bir dileğimizde yorumlara yansıyan, Es Es taraftarlarının rakip seyirciye (İBB’nin seyircisi yok denecek kadar azken) küfür etmesinin, kendi evinde sıkıntı yaratmaması.
Gençlerbirliği – Kocaeli maçı gollü beraberlik ile biten tek maç ilk haftada. Mehmet Çakır’ı kaybeden Gençlerbirliği gol yollarında daha etkin olabilmeli. Ama daha ilk hafta Alkaralar takımı kendine getirecektir ne de olsa. Burhan Eşer’in toplu slalomu harikaydı. Tadı damakta kalan bir gol. Ancak frikikten gelen topu Jestroviç iyi takip etti ve rahat tamamladı. Eklemeden geçmek doğru olmaz: Umarız haberler doğrudur ve çabuk gerçekleşir. Zemin işi acilen çözülmeli. Yazık Başkent’e demekten başka şey gelmiyor elimizden.
Konyaspor doksanda devirdi Ankaragücü’nü. Gayet güzel karşılıklı goller tam seyirlik bir maçmış. Özet ile yetinmek ne azap. Trabzondan gelen Celalettin’in golüne kendi takım arkadaşı İsmail Güldüren cevap verdi diyebiliriz. Öyle bir hata yaptı ki; Gökham Emreciksin rahat attı golü. Konyaspor savunması hata yaptı tamam da Ankaragücü hataya bile sebep vermeden sezonun ilk kendi kalesine golü Burak ile ağlarına gönderdi. Jaba’nın kafası Cihan’ın son dakikada karambolü iyi değerlendirmesi Konyaspor’u 3-2’lik galibiyete taşıdı.
Trabzonspor geçen yıl Ersun Yanal ile oldukça başarısız sonuçlar almıştı. Ama sabır-sebat gösteriyor şu aralar takım. O kadar çok transfer yaptılar ki kaynaşmaları zor olacak gibi. Ancak Ersun Yanal bunun üstünde çok duruyor ve sonuç alacak sanki. Selçuk İnan’ın inanarak vurduğu top tam kıvam-ayar paralelinde gitti. Trabzonspor rahat bir nefes aldı bu gol ile. Diğer bir yeni transferi Gökhan Ünal daha da rahatlattı. Uzak köşeye sert-yumuşak bir plase ile. Enine çizgili formalı iki takımdan biri bu hafta Ankaraspor’du. (Diğeri Fener’i deviren Antep) Aykut Kocaman’ın geri dönüşü ile takımın çehresi değişmiş . Bir yapıştırıcı eksik bu takımda ve bunu Aykut Hoca çok rahat bulacak gibi. Daha 37. dakikada Weeks’in çok acemi hareketi kızarmasına sebep olurken, mağlubiyetinde habercisiydi. Mehmet Çakır kendini gösteremedi pek. Ankara menşeli topçu oldukça çoktu sahada. Bir de takımların son adamlarının isimleri güzeldi bu maçta: Egemen-Hürriyet
Haftanın kapanışını Beşiktaş, futbol adına oldukça heyecanlı yaptı. Tam televizyonları kapatacakken 12 dakikada üç gol attı. Antalyaspor iyi bir çıkış yapmıştı oysa 78. dakikaya 2-0 önde girmek güzel de korumak da gerekiyor, değil mi? Bieniuk ve Djeohua’ının BJK defansının hatalarını affetmeyişi güzeldi. Geriye yaslanan Jarabinsky intihar etti.Ama kanatlarını açan Kara Kartal Ertuğrul Hocaya rahat bir nefes aldırdı. Ezcümle: Delgado’ya kaptanlık yaramış. Takımda lider olma yolunda hızla gelişme kaydedecek gibi duruyor. Bir de gol atarak güven tazeledi. Bobo’da duble yaparak gol krallığında birinci sıraya yerleşti.
HAFTANIN AKILDA KALANLARI
- Statlarımızda artık sigara içmek yasak.
- Kırmızı kartların bu kadar fazla olmasının birçok takımın başını yakma ihtimali.
- Ankara takımlarında sadece Gençlerbirliğinin bir puan alması. Diğerlerinin mağlup olması.
- Ankaraspor’un voleybol takımları gibi şorta reklam alması.
- Maçın en az kaç dakika uzama ihtimalinin olduğunun anons edilmesi. (Bunu anonstan sonra statta spikerin dahi orada öğrenmesi)
- Bünyamin Gezer’in Antalya’da 30. ve 75. dakikada su molası vermesi. Bunu bütün futbolcuların duyması için el-kol hareketleri ile desteklemesi.
- Yine Bünyamin Gezer’in otoritesi. (Ortaokul müdürümü hatırlattı bir an.)
