Ohh be…
Sonunda takım gibi oldular…
Sonunda taraftarın yüzünü güldürdüler…
Sonunda sıkıntıları dağıtmış göründüler…
İşte özlenen ve beklenen Ankaragücü…
Ne oldu da bu duruma geldiler…
Sihirli değnek mi ?
Hayır…
Birincisi, yönetim geri çekildi.
Gereksiz polemiklere girmiyorlar. Futbolcuların kafalarını meşgul etmiyorlar artık. İşlerine bakıyorlar.
İkincisi teknik direktör işine bakıyor.
Futbolcularının üzerine titriyor, takım içerisinde birliği sağlıyor, basınla ilişkileri geliştiriyor, takımın kendine güvenini sağlıyor.
Üçüncüsü taraftar takımına güveniyor…
Maç içerisinde takım geri düşse bile, desteğini kesmiyor, avazı çıktığı kadar bağırıyor, inanıyor…
Tüm bunların sonucunda da mutlu sonuçlar geliyor…
Şimdi Mesut Hoca'nın bir görevi daha olduğuna inanıyoruz…
O da bu takımın defansif anlamda daha dikkatli olmasını sağlamak…
Şu kolay gol yeme hastalığına da parmak basıldı mı, bakın o zaman keyife…
Şu Galatasaray maçında yenilen gollere bakıyorum da !
Hele hele Pino’nun golüne !
Adam bakıyor, düzeltiyor, foto muhabirlere poz vererek vuruyor, herkes izliyor…
Ankaragücü gibi bir takımın böyle gol yememesi gerekiyor…
Onun için de Mesut hocanın bu duruma el koyması ve hassasiyetle üzerine düşmesini bekliyoruz…
Düzelteceğine de inanıyoruz…
Artık kara bulutlar dağılmıştır Ankaragücü’nde…
Aydınlık günler yakındır…
Yolunuz açık olsun…
