Üç büyütülmüş kulübü koruma ve kollama görevi bu haftada devam etti.
Fenerbahçeli Emre Belezoğlu’nun Bucaspor maçını güvenlik amirinin akreditasyon kartı ile izlediği, saha içine girdiği fotoğraflarla belgelendi. Bülent Adaş adına hazırlanmış akreditasyon kartı ile ‘belgelerin haksız kullanımı’ eylemi gerçekleşmiştir.
Futbol disiplin talimatının 46. maddesine göre üç aya kadar müsabakadan men cezası gerektiren bu eylem, Federasyon temsilcileri tarafından görmezden gelinmiştir.
Şimdi burada iki çeşit ceza gündemde olması gerekir. Birincisi görevini ihmal eden temsilcilerin cezalandırılması, ikincisi raporlara geçmediği halde fotoğrafla belgelenmiş olan sahtecilik konusunda Emre Belezoğlu’nun cezalandırılması...
Basketbolde Cemal Nalga olayındaki; ‘arkadaşın forması ile maça çıkma’ eylemi ile bu olayın hiçbir farkı yoktur. O zaman cezanında benzer olması gerekir.
Beşiktaş Teknik Direktörü Bernd Schuster’e 11-12 hafta boyunca akreditasyon kartı taktıramayan bu federasyondan normal olarak Emre için de bir yaptırım beklenmez.
Ancak bizim görevimiz, bu çifte standartları ortaya koymak ve hakem tayininden, temsilci bakışına kadar bir dizi prosedürün adamına göre uygulandığını gözler önüne sermektir.
Şimdi insanın aklına bir soru sormak geliyor.
Acaba aynı vurdumduymazlığı Ankaragücü hocası veya Gençlerbirliği futbolcusu yapsaydı ne işlem yapılırdı ?
Cevap çok nettir : Ankaraspor örneğinde olduğu gibi anında ceza kuruluna sevkedilirlerdi.