ANKARA ve Türkiye, O’nu “Neron Ayhan” olarak tanıdı. 27 Nisan 2010’da yaptığı açıklamalar ile Türkiye’nin en önemli gündem maddesi oldu. Güneydoğu Anadolu’da 30 yıldır süren mücadelenin sona erdiğini, enflasyonun bittiğini, Türkiye’nin herhangi bir spor dalında takım olarak Dünya şampiyonluğunun kazandığını falan açıklamamıştı. Ya ne açıklamıştı? Daha doğrusu iddia etmişti.
Unutanlar olabilir, tarihin önemini yeniden hatırlatalım. Türkiye Süper Ligi’nin 33. hafta maçları oynanacaktı. Yani ligin bitmesine 2 hafta kalmıştı. Ankaragücü, 19 Mayıs Stadı’nda Fenerbahçe’yi ağırlayacaktı. Bursaspor ile Fenerbahçe arasındaki lig şampiyonluğu yarışı at başı gidiyordu.
Bu ortamda, kulüp tesisleri yerine SHÇEK binasında basın toplantısı düzenleyen Atalay, kendisini Ankaragücü Asbaşkanı (sonradan böyle bir unvanının olmadığı ortaya çıktı) olarak tanıtarak, Fenerbahçe maçına atanacak hakemle ilgili çok ciddi duyumlar aldıklarını ileri sürerek, “Aziz Yıldırım, TFF ve MHK`ya büyük baskı yapıyor. Maçımıza atanacak hakemin namusundan ve şerefinden şüphemiz yok ama bizim maçımıza inisiyatif kullanamayan, psikolojik olarak etki altında kalacak bir hakemi atamak istiyorlar. Aziz Yıldırım, MHK ve TFF`yi babasının çiftliği gibi kullanıyor. Aziz Yıldırım, İstanbul’u hala Konstantinapolis zannediyor. Bizans oyunlarına gerek yok. İstanbul fethedileli çok oldu. Böyle kirli oyunlara girilmesin” demişti.
Bu iddialardan sonra her iki takımın camiaları birbirine girmişti. 9 Mayıs’ta oynanan maçta ise Fenerbahçe, Ankaragücü’nü 3-0 yenmişti. Atalay, görevinden istifa etmiş ancak iki kulüp arasındaki ilişki bir daha düzelmemişti.
BİR KEZ DAHA ANKARAGÜCÜ’NÜ KARIŞTIRDI
Aradan geçen 7 aylık sürede Ayhan Atalay 1-2 kez yine gündeme geldi. Genellikle 1-2 cılız açıklamadan ileri gitmemişti. Ancak bu kez durum biraz farklı. Atalay’ın önceki gün yaptığı açıklamalar, belli ki, yine gündemi saptırmak amaçlı. Ankaragücü altyapısında “kafasına göre” atama yapan ve Orhan Özdoğan’ı koordinatör olarak tam yetkili göreve getiren Atalay, yine Ankaragücü Teknik Direktörü Ümit Özat’a yüklenmiş. Özat’ın açıklamalarını eleştirmek isteyen Atalay, ancak bu kez baltayı taşa vurmuş. Atalay, “Eğer Ümit Özat böyle bir açıklama yaptıysa durum değişir. Eğer yazılanlar gerçekse ben de gücümü gösteririm. Arkadaşlık üstünde gücümü göstermeyi tabii ki istemem ve bu ahlaksızlıktır. Güç düşmana karşı gösterilir dosta karşı değil. Eğer Ahmet Gökçek ve Melih Gökçek beni savunmazsa o zaman bana söz düşer. Ama ben bu yazılanları doğru mu yanlış mı olduğunu henüz bilmiyorum” diyor.
AHMET VE MELİH GÖKÇEK’İ TEHDİT ETMİŞ
Benim bu sözlerden anladığım, “Ahmet, arkadaşı Ümit Özat’ı göndersin. Ahmet yapamıyorsa Melih Gökçek gereğini yapsın. Yoksa ben yapacağımı bilirim.” Yani üstü kapalı Gökçek’le tehdit de var.
Bu açıklamanın üzerinden 4 gün geçti ve Ahmet ya da Melih Gökçek’ten bir açıklama gelmedi. Onlar, Ayhan Atalay’ı savunmadılar. Bakalım, Atalay ne yapacak? Sivas’ta bu durumlar için söylenen bir söz vardır. Yapacak bir şeyi olmayanlar için söylenir, “eski kilimi bozup heybe yapacak” denir. Herhalde Atalay da öyle yapacak, yine istifa yolunu seçecek.
GÖKÇEK AİLESİNE “BAŞARISIZ” DEMEK YÜREK İSTER
Ayhan Atalay, takımın şu anda başarılı olmadığının da altını çizerek, “Çok abartılan bir Galatasaray galibiyeti var ortada. Rickaard’ın tercümanı ve danışmanı televizyona çıkarak maçtan sonra futbolcuların protesto ederek yenildiğini söylüyor. Allah şahidimdir ki ben futbol takımı ile hiç ilgilenmiyorum. Alt yapıya bakıyorum daha çok. Kimlerin formasyonunun yeterli olup olmadığını bilmem. Ahmet başkanımız ilgilenir bununla. Amatör branşları sorarsanız hepsinde 1. oluyoruz veya derece alıyoruz” demiş. “Kendisinin ilgilendiği alt yapı başarıdan başarıya koşuyor, amatör branşlar şampiyon oluyor ama Ahmet Gökçek’in yönetimindeki A takım başarısız”mış.
Ben, yıllardır Gökçek ailesini tanırım, böyle bir şekilde, “başarısızlıklarının yüzlerine vurulduğuna” hiç tanık olmadım. Kimsenin buna cesaret ettiğini de görmedim. Bunu söylelem için insanda mangal gibi yürek olması lazım. Ayhan Atalay, neyine güveniyor, onu da çözemedim.
DİĞER YÖNETİCİLER NE İŞ YAPIYOR?
Çözemediğim bir konu da şu; Ayhan Atalay’ın anlatımıyla, Ahmet Gökçek A takıma bakıyor, Atalay alt yapı ve amatör branşlara. Hal böyleyse, diğer yöneticiler ne iş yapıyor ya da ne işe yarıyor?
GİZLİ AMACI FENERBAHÇE’NİN KAZANMASI MI?
Çözemediğim bir başka konu da; Ayhan Atalay’ın fırtınalar kopartacak açıklamaları neden hep Fenerbahçe maçı öncesi yaptığı. Ankaragücü, Salı akşamı saat 20.00’de Fenerbahçe ile Ziraat Türkiye Kupası 1. grup maçını 19 Mayıs Stadı’nda oynayacak ve maça bir hafta kala Atalay bu açıklamalarını yapıyor. Kulüpte zaten moraller bozuk, canlar sıkkın. Atalay’ın açıklamaları olumsuz havaya tuz, biber ekiyor. Hadi dilimize geleni sizlerle de paylaşalım; Yoksa Ayhan Atay Fenerbahçeli de, kendi takımının kazanması için Ankaragücü’ne zarar vermekten çekinmiyor mu?
Ben pek öyle sanmazdım ama Gökçek ailesine çok yakın bir arkadaş böyle söyledi. Ben de size aktarayım.