Gönül isterdi ki iki komşu kentin taraftarları,
Karşılıklı aralarında oynadıkları maçlara çoluk çocukları ile,
Zevkli bir maç seyretseler sonra herkes neşeli evinin yolunu tutsa,
Öyle olmuyor!
İlk uygulamayı Ankara İl Güvenlik Kurulu başlattı,
EsEs taraftarı maça alınmayacak.
Şimdi ise Eskişehir bu uygulamayı hafta sonu yürürlüğe sokuyor.
Sebep olanlar şunlardır bunlardır demenin hiç yararı yok!
Taraftarların ve kulüp yöneticiler ininde bu kararlara sevineceklerini hiç zannetmiyorum.
Kulüplerin saha gelirlerinden bir bölümü havaya uçup gidiyor,
Şehrin esnafları açısından düşünürsek,
Onlarda ekonominin bir parçasından pay alamıyorlar!
Futbolun evrenselliği ortadan kalkıyor,
Ülkemizin futbolunun kanayan yarası;
Anadolu derbiside İstanbul da oynan derbiler’de de aynı sorun,
Elini taşın altına sokup sorunu çözecek yok mu?
Türkiye Futbol Federasyonu'nun yaptığı cezai müeyyidelerde yeterli gelmedi,
O zaman bu iş cezayla da hal olmuyor!
Ligler devam ettiği sürece yasaklar,
Hep böyle ilelebet devam edecek mi?
Derbi takımlarının taraftarları küskünlüklerini devam ettirecek mi?
Devam edecekse biz buna futbol mu diyeceğiz?
O zaman bizden sonra gelen nesillere ne anlatacağız!
Düşman mı kan davamız mı var diyeceğiz!
Tek çözüm yolu görüyoruz;
İki Kulübün taraftarla ilişkilerinden sorumlu yöneticileriyle,
Taraftar gruplarının liderleri,
Maçtan birkaç gün önce bir araya gelerek,
Atılacak sloganları, pankratları maç öncesi giriş ve çıkışları,
Küfürde şiddete dayalı kavgaları önleyecek tavırları geniş toplantıda tartışmalı,
Alınan karalara uyacak taraftarlarını davet etmeleri,
Uymayanların maç dönüşü kafilelerine almayacakları,
Grup dışlaması gibi tedbirleri uygulamaya sokmaları,
Derbilerde etkin caydırıcılık olacaktır.
Centilmenlik sözleşmesi ile her şey çözülebilir?
Haydi, çözün sporu ne kadar sevdiğinizi gösterin,
Futbolda sessiz yığınlarda sizleri alkışlasın.
EsES’ler ve Ankaragüçlüler birer adım atın.
