Klasspor - Selim Eren - Beşibiryerde taktılar... yazısı

Site İçi Arama


BEŞİBİRYERDE TAKTILAR...

4081 Okunma


“Gerçek taraftar, güçlü taraftar!”

Bursaspor maçına geçmeden önce bir konuyu aydınlatayım. Geçen hafta oğlumla birlikte izlediğimiz Galatasaray maçında aldığımız galibiyet sonrası onun mutluluğu beni çok duygulandırdı. Yıllardır alınan kötü sonuçlar ve yaşanan üzüntüler nedeniyle fanatik bir Ankaragüçlü olan oğlum uzun zaman sonra bu sevinci yaşadığı için küçük bir teşekkür etmiştim. Ama bu birçok kimse tarafından yanlış anlaşılmış. Sonuçta biz Ankaragücü için varız; siyasi ya da ticari bir amaç gütmüyoruz. Ben de bu anlamda galibiyet sonrası duygularımı ifade ettim. Fakat bunun yanı sıra taraftarı ile arası bozuk bir yönetimin asla başarılı olamayacağını, demeçleri hep olumsuz olan bir teknik direktörün de asla taraftar ile arasının düzelmeyeceğini ve bu yapılanların yanlış olduğunu da aynı yazımda belirttim. Bugüne kadarki tüm yazılarımda da hem Ümit Özat’ı hem de yönetimi eleştirmiştim. Bu bağlamda sevgili Ankaragüçlülerin konuyu bu anlamda düşüneceklerini ve tekrar değerlendireceklerini sanıyorum.

Asıl meseleye gelince… Futbolcuların taksitlerini alamamış olması nedeniyle Bursaspor maçında tepkisel olarak oynamadıklarını düşünüyorum. Yönetimin bugüne kadar futbolculara bir tek kuruş ödeme yapmaması bir zaaftır ve affedilecek bir konu da değildir. Bu futbolcuları bu kadar fazla para verip alırken paralarını nasıl vereceğinizi de düşünecektiniz. Hikmet Karaman, Serkan, Barbaros ve diğer tazminat ödediğimiz hoca ve futbolcular nedeniyle kulüp zarara uğratılmışken, hiç olmazsa bundan sonra futbolculara ödemelerini zamanında yaparak kulübü zarara uğratmadan bu işlerden sıyrılabilirdiniz. Kulüp yönetimine geldiğinizden beri tribünlerle uğraşmak yerine tribünleri birleştirme çabası içinde olabilirdiniz. Hocanızın yaptığı her kırıcı açıklamanın arkasında durmak yerine hocanızı uyarıp özür dileyebilirdiniz. Gerçek Ankaragücü ruhu taşıyan El Yasa, Ceyhun, Koray, Barbaros ve Broggi gibi futbolcuları elinizde tutabilirdiniz. Ankaragücü’nün gerçek armasını kullanıp klasik formamıza dönebilirdiniz.

Galatasaray’ı yendiklerinde teşekkür ettiğim futbolculara gelince… Daha önce de dediğim gibi, mevcut futbolcular isim olarak kaliteli olabilirler ama yukarıda saydığım Ankaragücü ruhu olan futbolcular da zamanında çok kez parasını alamadılar ama antrenmana çıktılar ve sahada kana kan, dişe diş oynadılar. Para alamadan oynamanın zor olduğunu kabul ederim. Ama eğer protesto yapılıyor ise o zaman maça hiç çıkmayacaksınız; yok eğer çıktıysanız kora kor oynayacaksınız. Herkes haddini bilecek! Aldığınız sonuç, nasıl geçen hafta tarihi bir skor olarak akıllarda kaldıysa, bugün de tarihe bir utanç sayfası olarak geçmiştir. Sizin Ankaragücü kulübüne sorumluluğunuz var; kulüp başkanına veya hocasına değil! İleride Sayın Gökçek ve Özat bu kulüpten ayrıldığında bu kara leke onların sayfalarına değil bizim sayfalarımıza yazılacaktır.

İşin ilginç tarafı, kulüp başkanı, geçen haftaki Galatasaray galibiyetini kutlamak için sabırsızlanan taraftarları maç sonrası yaptığı açıklamalar ile adeta şoke etmiştir. Taraftarına, takımının galibiyetine bile sevinmeyi çok gören bir yönetim anlayışının dünyada tek bir örneği yoktur. Yapılan suçlayıcı açıklamalara ve kırıcı demeçlere rağmen İstanbul’a gidip takımına 90 dakika destek olarak galibiyette büyük katkısı olan bu taraftara teşekkür etmeniz gerekirken, emniyet birimlerine taraftar ile ilgili ihbarda bulunduğunuz yetmiyormuş gibi bir de huzursuzluğu bu kitleye mal edeceksiniz! Gecekondu taraftarı ne yapmış da kötü olmuştur? Teknik direktörün taraftarlara hakaret etmesi ve başkanın da ona destek veren açıklaması üzerine tepki göstermiş; ama birlik ve beraberlik içinde oluşan bir başarının arkasında olacağına dair de açıklama yayınlamıştır. Yani sadece demokratik hakkını kullanmıştır. Sürekli Gecekondu tribününü ortaya atarak diğer tribünlerden ayrıştırmak kulübe ne fayda getirir? Kaldı ki Cemal Aydın’ın istifasında ve Gökçek’in yönetime gelmesinde Gecekondu tribünü de rol oynamış ve destek vermiştir.

Ankaragücü kulübü; futbolcuların parasını zamanında vermeyen/veremeyen, takımın başına iyi bir hoca getirmeyen, isim olarak iyi transferler yapsa bile Ankaragücü ruhu ile oynayan topçuları elden çıkaran ve ödediği tazminatlardan dolayı kulübe büyük zararlar veren, tribünlerde ayırımcılık yapıp en köklü taraftar grubu olan Gecekondu’yu adeta bitirmeye çalışan, takımın klasik formasını ve armasını değiştiren, her fırsatta Fenerbahçeli, Beşiktaşlı, Galatasaraylı olduğunu söyleyen yöneticiler ve Ankaragücü sempatisi olmayan bir hoca ile tam bir kaos içindedir.

Kulübün başkanının Büyükşehir Belediye Başkanı olan babası ve yöneticiler, taraftarları protestoda bulundu diye çeker gideriz derse, futbolcusu para alamadı diye onlara rest çekerse ve hoşuna gitmeyen taraftar grubunun içine kendi oluşturduğu bir yeni taraftar grubu sokarak orada hizip çıkarmak isterse, futbolcusu da para alamadık diye oynamayıp 5 gol yerse bize de bunları yazmak düşer.

Son söz: Bugünkü düğünümüzde boynumuza “beşibiryerde” takan kardeşimize teşekkürler…

Facebook Yorumları
Facebook üzerinden yorum var.
Site Yorumları
YORUM YAZ
Adınız:
Yorum:
Okuyucularımızın görüşleri bizim için çok önemlidir.
İçinde küfür, hakaret, tehdit, aşağılama bulunmayan; aynı bilgisayardan farklı isimler ile yazılmayan tüm yorumlar yöneticilerimizin onayından geçtikten sonra en kısa sürede yayınlanacaktır.
SELİM EREN



Yazarın Diğer Yazıları