Adalet istemediği kesin. Siparişle hakem tayini istiyor. İstemediği hakem verilirse, geçen hafta Gençlerbirliği maçında olduğu gibi etki altında kalması sağlanıyor.
Şimdi bu hafta oynanan Gaziantepspor maçında, Kuddusi Müftüoğlu ne yaptıda, maçın devre arasında yine Aziz Yıldırım’ın hışmına uğradı ?
Santos’un ceza sahası dışında, rakibin hafif temasıyla kendisini balıklama ceza sahası içine atma eylemi var. Penaltı isteyen Fenerbahçeli futbolcuya gösterilmesi gereken sarı kart yok.
Maçtan sonra kulübün resmi sitesinde bu pozisyonun penaltı olduğu belirtiliyor. Oysa Rıdvan Dilmen bile pozisyonun çaprazda ve ceza sahası dışında gerçekleştiğini söylüyor, zaten gözlerde görüyor.
14 dakika sonra aynı futbolcunun ceza sahası içindeki ikili mücadelede, yine kendisini bırakması var ve yine kart yok.
40. dakikada Mehmet Topuz’un ceza sahasının hemen dışında topu elle kesmesi var. Serbest vuruş ve sarı kart yok.
Bu kadar hoşgörü (!) Sayın Başkana yetmemiş olacakki; devre arasında koridorda yakaladığı hakeme veryansın ediyor. Oyun dışı kalmak için herşeyi yapan Emre Belezoğlu’na dokunulmazlık zırhı istiyor. Maçın ikinci yarısını garantiye alma hedefi var.
Sayın Yıldırım şampiyonluk yarışında takımının yetersiz kaldığını biliyor. Seyirci desteğini hakem desteği ile birleştirmek istiyor. Bir hafta sonraki derbi maçın hakeminede önceden mesaj gönderiyor.
Futbol Federasyonu’nun ve MHK’nın, bu eylemleri cezalandırması ve hakemlerin arkasında durması; diğer şampiyonluk adayı 3 takımın mücadele azmini artıracaktır.
Saha dışı gayretlerin neticeye tesir etmediği görülürse, işte o zaman futbolumuz gerçek değerine ulaşacaktır.