Ankaragücü transfer “bombalarını” patlattı ve Njitap Geremi, Jerome Rothen ile Marek Sapara ile sözleşme imzalandı. Bana göre, bunlar bomba falan değil, sıradan bile olmayan, “gereksiz” transferler.
Kulüp Başkanı sayın Ahmet Gökçek, verdikleri sözleri tuttuklarını belirterek, “Güçlü bir kadro oluşturacağımızı söyledik. Bu sözleri yerine getirmenin gururunu yaşıyoruz” demiş.
Ankaragücü, henüz güçlü bir takım oluşturmanın çok uzağında. Bu transferlerle de büyük takım olunmaz. Avrupa’nın sıradan, kulüpleriyle sorunlu ya da oynamayan futbolcularını alacaksınız, sonra da “güçlü, büyük takım yapıyoruz” diyeceksiniz. Geçiniz.
Başkan, “Transfer yapmak için oyuncu almıyoruz” derken aslında itirafta bulunmuş. Transfer yapmak için oyuncu aldıkları o kadar belli ki.
BU KADAR İDDİALI OLMAYA GEREK YOK
En çok da, “Bu oyuncular takıma büyük katkı sağlayacaklar. Eleştirilere gereken cevabı sahada verecekler” sözüne takıldım. Bu sözler “gereksiz” iddiaları barındırıyor. Gün gelir insanın önüne çıkar. Ben de diyorum ki, “Bu futbolculardan bir yol olmaz. Ankaragücü’nde nekahet dönemlerini geçirirler, kesilip atılan tırnak kadar faydaları dokunmaz ve sezon sonunda aldıkları paralar yanlarına kar kalacak şekilde ayrılırlar.”
Başkan’ın sözlerini de, benim iddiamı da bir kenara not edin lütfen. Sezon sonunda, kimin haklı olduğunu görürüz.
BAŞKAN, FUTBOLCU İZLER Mİ?
Başkan, “Marek Sapara, benim Ankaraspor’dan bu yana çok yakından izlediğim ve beğendiğim bir oyuncu” diyor. Buyurun size bir yanlış daha. Sayın Başkan’a anımsatalım, ciddi bir kulüp başkanı futbolcu transfer etmez. Siz başkan mısınız, futbolcu izleme komitesi üyesi mi? Futbolcu izleyip de transfer eden bir tek Gençlerbirliği Başkanı sayın İlhan Cavcav vardı. Sayın Cavcav kadar “isabetli transfer” konusunda iddialıysanız, başka. O zaman da derler ki, “Ainesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Ankaraspor’a alınan futbolcuların kalitesi ve takıma ne verdikleri ortada.
Marek Sapara alınacaksa, teknik direktör Lemerre’nin izlemesi ve istemesi gerekirdi. Başkan, yakında, Ankaraspor’da Hikmet Karaman’a yaptığı gibi, “sağ bekimiz aksıyor, hoca oyunu okuyamıyor, değişikler yanlış yapılıyor” der ve Lemerre ile yollarını ayırırsa, şaşmayın.
ALANZİNHO DA YILIN FUTBOLCUSUYDU
Bir de şu, “Norveç’te iki kez yılın futbolcusu seçildi. Takımının şampiyonluklarında önemli pay sahibiydi” sözlerine gülüyorum. Trabzonspor’a oynayan “Alanzinho”yu da aynı şekilde kakaladılar.
Norveç’te yılın futbolcusu seçilen futbolcuları nedense anlı şanlı Avrupa kulüpleri görmüyor, bizim takımlara milyon dolarlarla transfer ediliyor.
Başkan bu futbolculara ne kadar para verildiğini açıklasın. Açıklasın da, Avrupa’da 3 kuruşluk piyasayı olmayan futbolcuların Ankaragücü’ne kaç paraya mal olduklarını öğrenelim.
Başkan, “Ankaragücü’nün tarihine baktığınızda dünya çapında isim yapmış böyle oyuncuların olmadığını görüyoruz” buyurmuş. Bu aldığınız futbolcular dünya çapında öyle mi?
Sanki Real Madrid’ten, Barcelona’dan, Milan’dan, Manchester United’tan ya da Bayern Münih’ten aldınız. Eğer, kulübü de böyle yönetecekseniz, yandı Ankaragücü.
ANKARAGÜCÜ’NÜN RUHA İHTİYACI VAR
Son söz: Ankaragücü’nün ne idüğü belirsiz futbolcuların transferi yerine, ruha ihtiyacı var. Futbolcuların “memurluk”tan kurtarılmasına ihtiyaç var. Futbolculara, “futbolcu” olduklarını hatırlatmaya ihtiyaç var. Ama görünen o ki bu iş çok zor.
Bunları, yol yakınken önlem alınsın diye yazıyoruz. Dost acı söyler. Alınanlar alınsın, gücenenler gücensin, biz Ankaragücü’nün iyiliği için doğru bildiğimiz söylemeye devam edeceğiz. Bunlar aslında, sayın Başkan Ahmet Gökçek ve yönetiminin de iyiliğine. Ama anlayana.