Belli ki, Melih Gökçek büyük mahdumunun göbek bağını Ankaragücü’nün Tandoğan tesislerindeki antrenman sahasının tam orta yerine gömmüş. Bunu da gürültülü bir Ankara gecesinde, bütün ilginin Tandoğan’da yapılan bir nümayişe yönlendiği bir zamanda, başkentin bütün ağır iş makinelerini seferber ederek yapmış olması kuvvetle muhtemel. Yedi metre çapında, yedi metre derinliğinde bir kuyu açmış büyük ihtimal. Mahdum Gökçek’in Ankaragücü’ne başkan olmasını başka türlü anlamlandıramıyorum. Allem etti kalem etti, büyük mahdumu büyük adam etti. Bütün Ankara’ya kurban eti dağıtması lazım.
Sıra küçüğünde… Haydi hayırlısı. Onun göbek bağı da Çankaya Belediye Başkanlığı makamında, hatta başkan koltuğunun deri kaplamasının altında bir yerde duruyordur. Büyük mahdumdan olma torununkinin nereye atılmış ya da saklanmış olduğunu ise düşünmek bile istemiyorum. Hem çocuk zaten alışık. Bütün büyük organizasyonlarda protokoldeki dedesinin kucağından inmiyor. Ama Ankaragücü genel kurulunda çekilen fotoğraflarda görülüyor ki, artık toruna koltuk tahsis ediliyor. Bu noktada bir de izlenim aktarayım. Herkes objektiflere bakarken, torun dedesi Melih Gökçek’in koltuğuna bakıyor. Aman dikkat! Dede Gökçek’in torun Gökçek’le koltuk kavgasına gireceği günler yakın gibi duruyor. Tel sarar torun tel sarar, ummadığın taş baş yarar. Doğduğu günden itibaren protokolde boy göstermeye alışan bir çocuktan mahalleye muhtar adayı olmasını bekleyemezsin.
Bir ayraç da mevcut Ankaragücü Onursal’ına… Kulübün içine sokulduğu mevcut durumun tek müsebbibi olan mevcut Onursal, onursallıktan feragat etmeye hazırlansın. Nasıl “Her dönem toplam üye sayısının en fazla yüzde beşi kadar üye kaydedilebilir ” maddesi geçici maddeyle kaldırılabiliyorsa; “On yıl ve üzeri başkanlık yapan kişi onursal başkan ilan edilir” maddesi de beş dakikalık genel kurul oylamasıyla gümbürtüye gidebilir. Beştepe’deki Cemal Aydın Spor Kompleksi’nin ismi de her an Melih Gökçek’in dedesinin ismiyle değiştirilebilir. Yeni yönetim kurulundaki Mehmet Kemal Ünsal ve on dört üye bile buna engel olamaz.
Son söz… Gazetelerin yalancısıyım. Başkan olduktan sonra projeleri anlatmak işi Mahdum Gökçek’e değil, Melih Gökçek’e düşmüş. Sözleri belediye başkanı olarak vermiş. Bu konunun takipçisi olacağım. Ayrıca bu çile bitsin, adağım var. Müslüm Gürses’e mevlit okutacağım.
Selametle…