Bazı kötü sonuçların ertesinde birtakım yorumlar yapmak için belli bir süre beklerim, Ankaragücü’nün Balıkesirspor’a yenilmesinin ardından da yine öyle yaptım. Bu beklememin sebebi ise olayın sıcaklığı ile yanlış kanaatler getirip bunu kaleme dökme endişesidir. İlerleyen saatlerde daha salim kafa ile tekrar maçı yaşadım ancak maç sonundaki fikirlerimde pek bir değişiklik olmadı.
İsmail Kartal ve teknik heyetinin, Balıkesirspor karşısında çıkardığı kadroya baktığımda, ofansif özellikleri yüksek oyunculardan kurulu bir ilk 11’in sahaya çıkarıldığını gördüm. İlk düşününce göze hoş gelen ama sakıncaları olabilecek bir sistemin sahada yer alacağı çok açıktı. Diziliş ise beklediğime yakın oldu. Kaleci Korcan’ın önderliğinde; Erdem, Yusuf, Gençer ve Ferhat’tan oluşan defans 4’lüsünün önünde çapa pozisyonunda Arif oynarken, kanatlarda ise Nduka ve Kenan Özer yer aldı. Omurganın ortasında Putsila’ya görev verilirken, forvet arkasında İlhan Parlak, en ileride ise Umut oynadı
Geride kalan 3 maçta da pek denenmeyen bu sistemin 90 dakika boyunca başarılı olması bence çok zordu. Çünkü; çok koşmak gerekecek bu oyun anlayışını sahaya yansıtmak için fizik gücü yüksek oyunculara ihtiyaç vardı. Ki Ankaragücü’nde hazır olmayan oyuncuların sayısı maalesef çok fazla. Maçı izlerken bile bu rahatsız görüntü göze çarpıyor. Ancak bu sistemden, maçın ilk yarısında benim beklentilerimin üzerinde bir fayda alındı. Özellikle Putsila’nın yabancı olduğu bir mevkiide oynamasına rağmen çok iyi paslar dağıtması, top kaybı yapmaması ve şut tehdidi rakibi oldukça tedirgin etti. Kenan Özer ile zaman zaman yer değiştiren Nduka ise Putsila’nın çıkardığı paslarda doğru koşular yaparak takımını pozisyona soktu. Maçın ilk yarısında bu iki ismi çok beğendiğimi rahatlıkla söyleyebilirim.
Maçın ikinci yarısında da aynı oyun anlayışını devam ettiren Ankaragücü, Erdem’in açtığı ortada Umut’un attığı golle öne geçmeyi başardı ancak bu dakikadan sonra işler sarpa sarmaya başladı. Maçta ilk 60 dakika geride kaldığı andan itibaren bu sistemin sancıları hissedildi ve maestro görevi verilen Putsila yorulunca meşin yuvarlağının ileride kalma süresi azaldı. Buna da İlhan Parlak’ın aşırı faydasız günü eklenince takımın direnci düştü ve hatalar üst üste geldi.
Sistemin olumsuz etkisiyle fazlasıyla yorulan ve fiziken yeteri kadar hazır olmayan bir takımın, o dakika sonrasında çift forvet oynaması aşırı lüks kaçtı. İleride topu tutamayan İlhan Parlak’ın oyundan çıkarılıp Arif’in yükünü azaltacak bir oyuncu orta saha monte edilseydi bence bu hatalar yapılmazdı. Daha önceki maçlarda Sedat Ağçay’a bu dakikalarda görev verildiğinde takımının direncini arttırdığını görmüştük. İsmail Kartal ve teknik heyeti, bu maçta nedense aynı hamleyi yapmadı. Kanat oyuncusu Kenan Özer çıkıp yerine giren Abdülkadir orta sahaya geçti ama bu hamle, gereksiz ve yanlış bir değişikliği beraberinde getirdi. Sorun, kanatlarda değil; İlhan Parlak’ın başı çektiği orta omurganın direncinin düşmesiydi.
Ankaragücü 1-0 önde iken teknik heyetin doğru hamleler yapmaması, maçın ilk 60 dakikasında ortaya konan olumlu oyunu değersiz hale getirdi. Çünkü; bir teknik heyetin başarısı, takımı yenik durumdayken değil, ekibi öndeyken yaptığı hamle ve değişikliklerle belli olur. İsmail Kartal ve ekibi ise ilk 60 dakikada başarılı, kalan 30 dakikada yapmadıkları ile oldukça başarısız bir görüntü çizdi. Maçın son anlarındaki başarısız görüntü de iyi oynayan bir takımın yenilmesine neden oldu.
İsmail Kartal ve ekibi, bu sistemde devam etmek istiyorsa bu takım için önemli bir isim haline gelen Putsila’yı daha ekonomik kullanmalı. Belaruslu oyuncunun veriminin daha fazla olması içinde forvet arkasında oynaması gerekiyor. Yoksa aynı sıkıntılar yeniden yaşanır. Ligin lideri Ç.Rizespor karşısında Arif’in yanına orta saha orijinli bir ismin eklenmesi ile kanatlarda görev alan Nduka ve Kenan Özer daha güvenli oynar diye düşünüyorum. Sağdan ya da soldan gelişecek ataklarda, İki oyuncu da Umut’a yardımcı forvetlik yaparak takımına gol yükünde katkı sağlayacaktır.
Ankaragücü’nün artık yenilme lüksü kalmadı. Sarı-Lacivertliler, bu hafta sonu ligde 4’te 4 yaparak lider durumda bulunan Ç.Rizespor ile karşılaşacak. Ankaragücü teknik heyetinin, ‘sabır ve zaman’ ifadelerinden vazgeçip takımı ile gerekli çalışmayı yaptığı taktirde, Ankaragücü’nün kadro kalitesinin Rize ile baş başa oynayabilecek bir kapasiteye sahip olduğunu düşünüyorum. Bunun bilinci, takıma doğru şekilde aşılanırsa galip gelebilmek için geriye sadece bir ruh ve inanç kalacak…
