Liglerin başlamasına 1 hafta kala Gençlerbirliği'nin transferlerini bir masaya yatırayım dedim.
Kulüp kadrosuna 10 yeni ismi kattı.
Transfer dönemi tamamlanana kadar bu rakamın 12 hatta 13'e çıkacağını tahmin etmek zor olmasa gerek. Hacettepe'den gelen Berat ve Mert'i transferden saymıyorum bile.
Her sezon sayısız oyuncu gelip, gitmesine Gençlerbirliği camiası aşina olsa da Ümit Özat yönetimindeki Gençlerbirliği'nin devre arasında 8 oyuncuyu daha kadrosuna kattığını hesap ettiğimizde neredeyse takım komple yenilendi demek yanlış olmaz.
Devre arasında gelen bu 8 transferde gösterdiği performans ise bu sezon başı yapılan transferlerin doğruluğunu sorgulatan en önemli neden.
Hatırlayalım.
Lucas Claro ve Anıl Karaer harici neredeyse 6 futbolcu takımda forma şansı bulamadı.
Yaptığı 8 transferden 6'sını neredeyse hiç oynatmayan Ümit Özat'ın sezon başında aldığı 10 transferden kaçında başarılı olacağını bekleyip göreceğiz.
Burada bir parantez açmak istiyorum.
Bu sezon transfer politikası rakamsal olarak benzer olsa da sistemsel olarak farklı.
Malum İlhan Başkan, hocaya transfer yapma izni fazla vermezdi. Çok büyük kısmını kendi yapardı.
Devre arası dahil bu sezon Ümit Özat, çok uzun yıllardır bir Gençlerbirliği hocasına nasip olmayacak kadar transfer yapma şansına sahip oldu. Hatta bütün transferleri başkan Murat Cavcav ile birlikte kendi yaptı desek yanlış söylemiş olmam.
Bu işin günahı da sevabı da ikisine ait onun için. İmza törenlerinde yönetici bile görmedik.
Yaz döneminde yapılan çalışmaların başarısını görme mevsimi geliyor. 1 hafta kaldı.
Stat konusu da olası bir başarısızlıkta bahane olmaktan çıktığına göre oturup maçların başlamasını bekleyeceğiz.
"Bütçemiz bu" gerekçesi ile kaliteli futbolcu almıyoruz bahanesi üretecekler için şimdiden sorayım. Devre arasında alınan ve oynamayan 6 futbolcu için ne kadar para gitti?
Şimdi gelelim transferlerin detaylarına.
Çok fazla oyuncuları birer bir değerlendirmeye gerek yok. Zaten bilme şansımız da olamıyor. Misal dün transfer edilen Alper Uludağ, Kayserispor, Trabzonspor, Akhisarspor gezmiş ama ne oynadığını bilen yok. Hadi biz iyi takip edememişiz diyelim. Google'da bu kadar gezmiş futbolcunun fotoğrafını bile bulamıyoruz.
Gençlerbirliği'nden Antalyaspor'a Aydın Karabulut gitti. Geçen sene en çok oynayan, takımın en iyi 2-3 adamın biri. Yerine kim geldi Antalyaspor'dan? Forma şansı bulamayan Serdar Özkan...
Elinde yerli statüsünde oynayan stoper Ferhat'ı Süper Ligde oynayan Karabükspor'a verip, geçen sezon 1.Ligde kalma mücadelesi veren Samsunspor'un yabancı stoperi N'Diaye'yi transfer ediyorsun... N'Diaye için yabancı kontenjanında yer açmak için devre arasında aldığın başka bir yabancıyı göndermek zorunda kalıyorsun. (Büyük ihtimalle 1 yıllık ücretini ödeyerek)
Hacettepe'den Berat'ı, Mert'i daha sezon bitmeden takımla birlikte çalıştırmaya başlıyorsun, basın toplantılarında “Bu oyuncuları mutlaka kazanamak zorundayız, oynatmak zorundayız, Gençlerbirliği'nin misyonu bu” diye konuşuyorsun da hazırlık maçlarında bile denemiyorsun.
Misal Erdi Şehit diye bir futbolcu alındı. Gençlerbirliği'ne İlhan ile Zeki'yi getiren menajerin oğluymuş. Fenerbahçe'ye para ödendi, oyuncuya para ödendi. Fenerbahçe'nin U21'de oynanayan, çoğu zaman 2'nci, 3'ncü lige kiraya verilmiş, oralarda bile doğru dürüst oynanamış bir futbolcu. İlişki ağının garipliğini, verilen parayı geçtim. İlerde Gençlerbirliği'nde oynama hayali kuran bir çocuğa bu durumu nasıl anlatacaksınız? Aynı mevkide oynayan Berat bu transferi nasıl karşıladı ya da hiç düşündünüz mü?
BÜTÜN TRANSFERLERİN ORTAK ÖZELLİĞİ DÜŞÜŞTE OLMALARI
Şimdi gelelim en önemli detaya.
Aşağıda transfermark'tan aldığın grafikleri göreceksiniz.
Gençlerbirliği'nin bu sezon yaptığı transferlerin ortak özelliği hepsinin düşüşte olması. Hakkını yemeyim grafiklere göre bir tek Diallo yükselişte görünüyor.
Serdar Gürler ve Aydın Karabulut'un kulübe geldiğinde düşüşte olduğunu, Gençlerbirliği'nde yükselişe geçtiğini, kulübün böyle bir atmosferi olduğundan bahsedebilirsiniz. Olabilir de. Ya olmazsa. Bence o kadar net bir tablo da yok ortada.
Serdar ve Aydın haricinde geçtiğimiz 10 yılda düşüşte Gençlerbirliği'ne gelip yükselişe geçmiş kaç futbolcu örnek gösterebiliriz mesela. Ben hatırlayamadım. Hatırlayan varsa söylesin lütfen. İki futbolcuyu örnek gösterip kulübün olayı zaten bu demek doğru mu? Bence değil.
Ümit Özat'ın yüksek hocalık vasıflarına güvenip 9 oyuncunun tekrar yükselişe geçeceğini hayal ederek lige başlayacak, daha 10 numarasını bulamamış, kanat elemanından 10 numara, 6 tane kanat almasına rağmen bekten kanat yaratmaya çalışan “Devşirme” bir takım izleyeceğe benziyoruz. Bunu da 4'lü defans 5'li defans diyerek mantıklı açıklamalar üretmeye çalışarak...
2 hazırlık maçı, bir TSYD maçından gördüğüm şu. Yapılan 10 transferden elle tutulur bir tek Manu var. Gerisinin çıkışa geçmesi için bekleyeceğiz. İnşallah geçerler...
Üstelik çok zor başlayan bir fikstür ile...
Transferlerin transfermark grafiklerine bakın, kendiniz karar verin....