Gençlerbirliği bir sezonu daha kazasız-belasız atlattı. Kabus gibi başlayan sezon; toplanan 45 puan ile 10. sırada tamamlandı.
Biraz geriye gitsek, ilk yarının son maçında yani 17. haftada son sırada yer alan Eskişehir'e 2-0 mağlup olmuştu Gençlerbirliği ve 13 puanla 16. sırada yer alıyordu. Tablo iç açıcı değildi ancak oynanan oyun ve futbolcuların üretkenlikten uzak, pasif duruşu endişe veriyordu. Şut çekmeyen, hücuma çıkmayan bir takımdı Gençlerbirliği.
Teknik patron İbrahim Üzülmez ile başka bir kimliğe bürünen kırmızı-karalar, rakibini rahatsız eden, oyunu karşı yarı sahaya taşıyan, pres yapan, gol arayan bir oyun oynamaya başladı. Bunun meyvesini de gerçekten aldı ve müthiş bir yükseliş gösterdi. Kabus gibi geçen ilk yarının ardından izlediğimiz Gençlerbirliği keyif verdi, eski sempatisini yeniden kazandı.
Başarının en açık örneği elbette kazanılan maçlar, toplanan puanlar oldu. Sezonun ikinci yarısında oluşan puan tablosunda 40 puan toplayan Torku Konya ilk sırada yer aldı. Onu 38 puanla Beşiktaş, 34 puanla Fenerbahçe, 33 puanla Osmanlıspor izledi. İkinci yarının puan tablosunda Gençlerbirliği 32 puanla 5. sırada yer aldı. Bu gerçekten yalnızca çalışmakla ya da 2 transferle olacak şey değildi.
Üzülmez, takımını çok iyi motive etti, onları cesaretlendirdi ve kendilerine olan güveni getirdi.
Sonuçta başarılı bir sezon muydu, "evet"…
Hatalar oldu mu, "evet"…
Peki şimdi neler olacak?
Söylentiler, gidecek-gelecek isimler, İbrahim Üzülmez'in durumu hakkında pek çok şey söyleniyor. Taraftarı memnun etmeyecek gelişmeler de olabilir. Djalma'nın gideceği söyleniyor, ilk transfer de yapıldı: Malili Gbakle… 20 yaşında, Fransa 2. Ligi'nden geldi. Eminim altyapıdaki pek çok arkadaşın canını sıkmıştır. Aileler üzülmüştür bu transfere… Müthiş bir futbolcu da çıkabilir ancak bu konuda hakkımız az ise onu doğru kullanmalıydık diye düşünüyorum. Takıma katkı sağlayacak, tribünlere taraftar çekecek yabancı futbolcular alınmalı. Gençlerbirliği altyapısındaki pırıl pırıl gençler için de daha çok şans tanınmalı.
Bakalım futboldan uzak kalacağımız günlerde, gündem nasıl oluşacak?..