Lige fırtına gibi bir giriş yapan ve bu süreçte Galatasaray, Trabzonspor gibi ligin 4 büyük ekibinden 2’sini devirmeyi başaran Osmanlıspor, daha sonra adeta duraklama devrine girdi. Arka arkaya aldığı 4 yenilgi sonrası tam teknik direktör Mustafa Reşit Akçay’ın bileti kesilecekken, Eskişehir deplasmanında alınan galibiyet buzları eritti. Gerçi camia içinde Mustafa hocaya güvenin tam olduğu söylense de, Eskişehir maçında alınacak kötü bir netice durumunda hocanın kendisinin istifasını sunacağı konuşuluyordu.
Eskişehirspor galibiyeti ve milli maç arası Osmanlıspor’a yaradı diyebiliriz. Gerçi bunu söylemek için Çaykur Rizespor maçı sonrasını beklemek lazım. Takım içinde futbolcular arasında teknik direktör Mustafa Reşit Akçay’dan rahatsız olan futbolcular var. Bunun en güzel örneği Muhammed Bayır’ın tüm maçlarda ilk 11 oynayıp, 1 hafta yedek bırakılması sonrası verdiği teki olarak gösterilebilir.
Aslında Osmanlıspor’da en büyük sıkıntı sezon başında kadro planlamasının iyi yapılmış olmaması. Musa Çağıran’ın Trabzonspor maçı sonrası aldığı 3 haftalık cezada orta sahada yaratıcı oyuncu sıkıntısı yaşanması, Webo’nun önce cezalı, sonra sakatlığı sebebiyle oynamaması ve Raul Rusescu’nun bekleneni verememesi nedeniyle forvette yaşanan sıkıntı sezon başında yapılan transfer yanlışlarının bir göstergesi. Orta sahada her ne kadar oyuncu çokluğu var gibi görünse de görünen köyün öyle olmadığı apaçık ortada. Forvetteki sıkıntıyı ise dile getirmek hata olur. Bence Süper Lig kalitesinde olmayan Serdar Deliktaş, şu an Osmanlıspor’un tek umudu. Gerçi Serdar, ligde şu ana kadar 3 gol atmış olsa da fikri değiştirmez.
Osmanlıspor, hafta sonunda evinde kritik bir maça çıkacak. Galatasaray’ı devirerek sükse yapan Çaykur Rizespor, bence bu sezon ligde ses getirecek takımlardan bir tanesi. Osmanlıspor’un bu maçı kazanması çok zor. Oyun yapısı olarak Çaykur Rizespor ligde bir çok takıma ters gelebilecek bir yapıya sahip. Beraberliğin biraz ağır bastığı, kazananın olması durumunda konuk takımın bunu elde edeceğini düşünüyorum.
