ORHAN KEMAL ERKILIÇ'TAN ANKARA'NIN SPOR MR'I

Spor alanında pek çok sorunu bulunan Ankara için 31 Mart 2019 Yerel Seçimi büyük bir şans. Mehmet Özhaseki ve Mansur Yavaş başta olmak üzere kentin yönetici ve vekillerine başkentin spor raporunu sunuyoruz

Ankara’nın spordaki en temel sorunu tesis yetersizliği ve taraftar sayısının azlığı ile güçlü sponsor bulunamaması. Ayrıca Başkent takımlarının sponsorsuz formalarla mücadele etmesi, stadyumdaki reklam panoları ile tesislerde sponsor firma görsellerinin azlığı ve yerel yönetimler ile Meclis’te kenti temsil eden isimlerin kulüplere, kent sporuna uzak kalması da önemli bir sorun.

Pek çok kulübün düzenli ve sabit bir geliri yok. Örneğin, bir futbol takımı mücadele ettiği ligde kazandığı ya da berabere kaldığı maç başına Türkiye Futbol Federasyonu tarafından ödenen paralar ile borçlarını ödeyerek ayakta kalmaya çalışıyor. İşler kötü gider, sahadan istenen puanlar alınamazsa bu imkandan da yoksun kalıyorlar. Yerel yönetimler ve iş insanları ya da kurumlar tarafından sağlanan destek ise yalnızca işlerin yürümesine ufak bir katkı sağlıyor. Başkenti futbol, basketbol, voleybol, hentbol ve diğer branşlarda temsil eden takımlar maddi bakımdan güçlü kurumların sahipliği veya sponsorluğuyla mücadele ediyorsa tribünlerin dolmasına dahi ihtiyaç duymadan ayakta kalabiliyor. Yüklü masraflarla karşı karşıya kalan spor kulüpleri, beklenen katkıyı bulamazsa ya kıt kanaat bütçelerle yola devam ediyor ya da varlığını sürdüremiyor.

Dikkat çekmek istedik

İki gün sürecek yazı dizimizde, özellikle Ankara’yı yönetmeye talip Büyükşehir Belediye Başkan adayları Mehmet Özhaseki ile Mansur Yavaş’a seslenmek istedik. 31 Mart 2019’da yapılacak yerel seçimler, Ankara sporu için de önemli sonuçlar doğuracak; belki de pek çok sorun için kalıcı çözümler bulunacaktır. Üstelik yeni süreçte sporu çok seven Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yıllardır ülke sporuna önemli katkılar sağlayan Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu’nun başkentte bulunuyor olma şansı da artık bir avantaja çevrilecektir. Neden olmasın…

Sporun coşkusuna, bu güzel oyunun bir parçası olmaya daha fazla ortak olmalıyız. İnşaası tamamlandıktan sonra Eryaman Stadı başta olmak üzere basketbol, voleybol ve hentbol maçlarına sahne olan heyecan dolu maçlarda tribünleri dolduracak adımlar atmalıdır.

Bu yazı dizisini iki gün boyunca okuyup takip edenler başkent sporunun yaşadığı zorlukları görecek ya da hatırlayıp sorunların çözümü için üzerine gidecektir. Üzerimizdeki ölü toprağını atmalı, 31 Mart 2019 Yerel Seçimi başta spor olmak üzere tüm imkanları Ankara’nın sorunlarının çözümü için kullanmaya çalışmalıyız. Yayınlarımızı takip edenler bilir, Milliyet Ankara olarak biz üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz. Daha fazlasını da yapacağız. Haydi Ankara...

Yazımızın ilk bölümünde profesyonel spor kulüplerinin mevcut durumu ve yaşadığı zorlukları paylaşacağız sizlerle. Başkent Ankara’yı profesyonel liglerde temsil eden kulüplere bakalım önce. Futbol: MKE Ankaragücü, Gençlerbirliği, Osmanlıspor, Hacettepe, Ankara Demirspor, Keçiörengücü, Etimesgut Belediyespor, Bugsaş ve Altındağ Belediyespor… Basketbol: Türk Telekom, BOTAŞ, OGM Ormanspor, Ankara DSİ, Yeni Mamak Spor Kulübü… Voleybol: Halkbank, Ziraat Bankası, Karayolları, Maliye Piyango, Pursaklar Belediyespor… Hentbol: Maliye Piyango, Yenimahalle Belediyespor, Polatlı Belediyespor, Ankara Hentbol İhtisas, Çankaya Eğitim Gençlik, Başkent Akademi Spor Kulübü, Gölbaşı Belediyespor.

Ankaragücü’nün gücü

MKE Ankaragücü, 6 sezon sonra yeniden yükseldiği Süper Lig’e iyi bir başlangıç yaptı. Kadrosunu güçlendiren ve son 2 sezonunu şampiyon olarak tamamlayan sarı-lacivertliler, kazandıkları galibiyet primlerini kasasına koyamadan borç ödemesine gitti bu paralar. Ankaragücü, yaşanan stadyum sorunu yüzünden 4 Kasım 2018’deki Kayserispor maçının ardından kalan 6 maçını da deplasmanda oynamak zorunda kaldı. Böylece, kulüp ve taraftarların sırtına ciddi bir ekonomik yük bindi. Osmanlıspor için planlanan ve yapılmaya başlanan Eryaman Stadı, MKE Ankaragücü ile Gençlerbirliği’nin kullanımına verilecek. Projenin UEFA kriterlerine uyması için yapılan değişiklikler ile inşaat süresi uzadı, maliyetler arttı. Geciken stadyum sinirleri gerdi… Teknik direktör İsmail Kartal’ın uzun süredir var olan sessiz isyanını basın toplantısında bir kağıttan okuyarak dile getirmesi ise yönetimin sabrını taşırdı. Kabul etmek gerekir ki Kartal, pek çok kritik anda maddi destek gelmesi konusunda görüşmelerde bulundu. Bu yüzden olsa gerek öyle cesur ve iddialı bir çıkış yaptı; bedelini ödedi. Şimdi en büyük sorun, alacaklarının ödenmesi için ocak ayına kadar bekleyeceğini söyleyen yabancı futbolcuların nasıl bir tutumu takınacağı konusu. Yüklü bir ödeme kapıda ve ocak ayında parasını alamayan pek çok futbolcu sözleşmesini tek taraflı olarak feshetme hakkına sahip olacak. Bu durum gerçekleşirse yönetimin de işi kolay olmayacaktır. Kulübün, sabit ve düzenli gelire kavuşması için Ankaralı milletvekillerinin de devreye girmesi ve yerel yönetimler ile bu konuda anlaşarak, kurum ve kişilere bağlı olmadan kulübün gelire kavuşturulması gerekiyor.

G.Birliği’nin hedefi

Gençlerbirliği, Süper Lig’e veda kabusunun ardından 1. Lig’de hızlı bir uyum ve sıkı bir mücadele süreci başlatarak geldiği Lige dönüş çabasında. Camiada oluşan huzurlu ortam, muhalefet başta olmak üzere yönetime tepkili taraftarın bile bakış açısını değiştirdi. Efsane Başkan İlhan Cavcav’ın vefatından sonra kasada bulunan yüklü miktardaki paranın hızla tükendiği söylentilerinin ardından, 1. Lig’de başarılı olacak bir kadronun kurularak teknik direktör Erkan Sözeri’ye emanet edilmesi, kazanılan maçlar, liderlik, şampiyonluk şarkıları, kırmızı-karaların üzerindeki ölü toprağını atmasına yetti. Altyapı zengini, tesis şanslısı kulüp, yeniden Süper Lig’e çıkarak eski başarılı günlerine dönmeyi hedefliyor. Eryaman Stadı, Gençlerbirliği açısından da tribünlerde olumlu bir hareketlilik oluşturacaktır.

Osmanlı’nın durumu

Osmanlıspor, şaşalı günlerin ardından güçlü kadrosuna rağmen 1. Lig’e düştü. Büyük yatırım yapılan ve her türlü imkana sahip olan mor-sarılılarda, sessiz bir devrim yaşandı. Potansiyelini kullanamayan ve taraftar sıkıntısı yaşayan kulübün, sempati kazanması için de ciddi çalışmalar yapması gerekiyor. Ankara genelinden bir ilçe veya semt takımı havasına bürünmek, takımı sahiplenilme duygusunu harekete geçirebilir diye düşünüyorum. Onlar da pek çok gelir ve imkanını kaybetti. Sezon sonu yeniden Süper Lig’e çıkarak, mevcut haliyle güçlenmeyi hedefliyorlar. Haklarında bugüne kadar pek çok söylenti yapıldı. Ama bugün görünen manzara, yola devam edileceği yönünde...

Ankara’da basketbol…

Başkent Ankara, basketbol açısından çok şanslı bir kent... Üstelik salonları dolduran bir sporsever, taraftar potansiyeli var. Bugün kente Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ya da milli takım geldiği zaman basketbol severler salonlara koşuyor. Ankara takımları ise bu desteği göremiyor maalesef. Bu anlamda eski günlerdeki havayı yakalamak isteyen Türk Telekom, ciddi çalışmalar yapıyor. Ligde zirve yarışı veren Türk Telekom, tribünleri dolduracak Ankaralılar ile bütünleşerek çok daha iyi işler yapabilir. Sporcular için ateşleyici bir güç olan taraftar, Türk Telekom’un en büyük eksiği.

Adana’dan Ankara’ya taşınma kararı büyük ses getiren BOTAŞ, başkentin basketboldaki en büyük şanslarından biri oldu. İki sezon içinde ligde zirve yarışı veren BOTAŞ Kadın Basketbol Takımı, kısa sürede ciddi bir altyapıya kavuştu. Farklı yaş kategorilerindeki kadro yapısıyla Ankara sporuna hizmet veren kulüp, yakın gelecekte daha büyük yatırımlar yapacak, başarılar elde edecektir. Ancak hak ettiği tribün desteğini beklemek ve görmek onların da hakkıdır.

OGM Ormanspor da kadın ve erkek basketbol takımları ile başkent sporuna hizmet veriyor. Süper Lig’de mücadele eden kadın basketbol takımı Avrupa’da ve Türkiye’de önemli başarılar elde ediyor. Söğütözü’ndeki kendi tesis ve salonları en büyük şansları. Maçlarında güzel bir ortam oluşuyor. Basketbol severlerin mutlaka görmesi gereken bir atmosfere sahipler. Orman Genel Müdürlüğü personelinin ilgi gösterdiği maçlar, büyük heyecana sahne oluyor. Erkek takımı da Türkiye Basketbol Ligi’nde şampiyonluk kovalayan başkent ekibi hem medya desteği hem de kentin kendilerine sahip çıkması adına ilgiyi hak ediyor.

Mamak’ta yapılan basketbol salonu, Ankara sporu için önemli merkezlerden biri oldu. Mamak Belediyesi ile DSİ arasındaki ortaklık sona erince, Türkiye Basketbol Ligi’nde başkenti temsil eden takım sayısı 3 oldu. Yeni Mamak ve Ankara DSİ, kendi bünyesinde faaliyetlerine devam ediyor. Mamak, belediye sayesinde daha fazla taraftar çekebilecek potansiyele sahip. Medyada da daha fazla yer buluyorlar. Bütçesini biraz arttırması halinde Ankara DSİ’nin de kent sporuna tarihi başarılar kazandırması mümkündür.

Ankara’da voleybol…

Voleybolda Ankara’nın en önemli markaları Halkbank, Ziraat Bankası, Karayolları ve Maliye Piyango. Özellikle Halkbank ve Ziraat Bankası, Efeler Ligi’nde şampiyonluk mücadelesi veriyor. Avrupa’nın da en güçlü ekiplerinden Halkbank, bu sezon Şampiyonlar Ligi’nde Ankara’nın gururu oluyor. Ziraat Bankası, biraz daha organize olan taraftarları ile tribünlerde hareketlilik sağlıyor. İki güçlü ekibin daha fazla taraftarı hak ettiğini söylemek durumundayım. Onların da altyapı zenginliğini arttırması takımı güçlü, başarıları sürekli kılar. Karayolları ve Maliye Piyango da kurdukları istikrarlı kadrolar ile büyük heyecana sahne olan maçlar oynuyor. Ayrıca Avrupa kupalarında da kentin gururu olmayı başarıyorlar. Medya desteği ve reklam çalışmaları ile seslerini daha fazla duyurarak tribünlerinde oluşacak hava sayesinde voleybolda çok daha iyi yerlere gelebilirler. Pursaklar Belediyesi'nin kurmuş olduğu voleybol takımı da ilçe adına büyük şans. Seçimden sonra mutlaka yatırım ve tanıtım artmalı...

Ankara’da hentbol…

Ankara hentbol konusunda da şanslı kentlerin başında geliyor. Maliye Piyango, Yenimahalle Belediyespor, Polatlı Belediyespor, Ankara Hentbol İhtisas, Çankaya Eğitim Gençlik, Başkent Akademi Spor Kulübü ve Gölbaşı Belediyespor ile profesyonel liglerde zorlu bir mücadele içinde olan Ankara ekiplerinden Avrupa kupalarında da mücadele edenler var. Son dönemde Ankara Hentbol İhtisas Takımı’nın sesini duyurmaya çalıştık. Maddi sorunlar yaşayan kulüp, geçtiğimiz günlerde Türkiye Kupası mücadelesinden çekilmek zorunda kaldı. Ligde de varoluş mücadelesi verdikleri biliyoruz.

Bu noktada, belediye destekli ekiplerin tesis ve bütçe konusunda daha şanslı olduklarını söylemek yanlış olmaz. Yenimahalle Belediyesi’nin yapımı süren spor salonu inşaatı bittikten sonra yine büyük başarılara imza atmasını bekliyoruz. Bu sezon yıldızı parlayan Polatlı Belediyesi de oluşturacağı güçlü altyapı sayesinde geleceğin istikrarlı ve başarılı kulüplerinden biri olmaya aday.

31 Mart 2019 Yerel Seçimleri’ni Ankara sporu için bir şansa dönüştürmek için dün başlattığımız yazı dizimizin ilk bölümünde, profesyonel spor kulüplerini sıraladık. Onların içinde bulunduğu durumu sizler için özetledik. Bugün ise amatör spor kulüpleri başta olmak üzere genel bir görüntüyü sizler için derledik.

Milli maça hasret başkent

A Milli Futbol Takımı, İstanbul’da taraftarlar ile futbolcular arasında yaşanan gerginliklerin ardından Anadolu’nun farlı şehirlerinde maçlarını oynamaya başladı. Bursa, Eskişehir, Konya ve Antalya gibi farklı şehirlerin ev sahipliği yaptığı milli takım, 2014 yılındaki ilk resmi maçında, İsveç milli takımı ile Ankara’da karşılaşmıştı. 4 yıl önce oynanan karşılaşmayı 2-1 kazanan milliler, o gün tam 10.5 yıl sonra Ankara’ya gelmişti. Ankara 19 Mayıs Stadı’na bir önceki gelişi ise 20 Ağustos 2003’te Moldova ile oynanan hazırlık maçıydı. A Milli Futbol Takımı’nı izlemeyi unutan, tesis ve spor alanı konusundaki yetersizliklerden yakınan bir başkentten bahsediyoruz demek ki son 15 yıldır. Burada kulüp yöneticilerinin daha akılcı yöntemlerle maddi/manevi kazanımlar sağlama noktasında da sorun yaşadığını görüyoruz. Düşen tesis ve takım kalitesi sonrası taraftarların da tribünden uzaklaşmasına şaşırmamak gerekiyor.

Herkese görev düşüyor

Taraftarların tribünden uzaklaşmasına bir sebep bulduk. Ya siyasiler? Ankara milletvekillerinin ve başkentli bakan ile bürokratların mutlaka tribünlerde yer alması, takımları yalnız bırakmaması gerekmez mi?

Yeni seçilecek büyükşehir belediye başkanı ile ilçe belediye başkanlarının haftalık programında Ankara’da oynanacak spor karşılaşmaları mutlaka yer almalı. Anadolu’dan herhangi bir şehir kulübünün Ankara’da maçı olduğunda o kentin vekillerini, bakanlarını her zaman tribünlerde gördük. Ankaralı vekiller, belediye başkanları ve bürokratların tribünde daha fazla bulunması, spora sahip çıkması, sorunları yerinde görerek hızlı çözümler üretmesi mümkün olacaktır.

Amatörler endişeli…

En büyük sorunlardan biri de başına gelecekleri sessizce bekleyen amatör spor kulüpleri. 19 Mayıs Stadyumu yıkılıyor ama çevresinde spora hizmet eden pek çok alan var. Bu noktada 26 Temmuz 2017 tarihinde yazdığım ‘Hayatın İçindeki Spor’ başlıklı yazımı hatırlatmak isterim. O gün, “Kenarda, köşede bırakıldığını, ihmal edildiğini düşündüğü de olmuştur, büyük projelerle heyecanlandığı da. Türk sporundaki büyük hamlelere rağmen, başkentte yaşanan tesis sorununa bir son verilmesine ilk kez bu kadar yaklaşıldı. Pek çok kişi Ankara 19 Mayıs Stadyumu denilince yalnızca futbolu düşünüyor. Evet yüzyılın sporu önemli bir bölümünü kapsıyor alanın ama amatör futbol kulüplerinin durumu da bizi endişelendiriyordu. Onlar için beklenen ‘yer’ açıklaması yapıldı. Gençlik ve Spor Bakanlığı görevine gelen Osman Aşkın Bak’ın süreci hızlandıracağına ve mağduriyetleri önleyecek kararlar alacağına inanıyoruz. Amatör sporlar, bir ülkenin kaderini etkileyecek güce, enerjiye, etkiye sahiptir. Bu konuda yaşanan tesis sorunlarını giderme noktasında büyük adımlar atılmış olsa da sayının artması, antrenörlerin dünyadaki yenilikleri yakından takip etmesi gerekiyor. Ankara’da yaşayanlar kadar nüfusa sahip ülkelerin sporda söz sahibi olması, planlı çalışma yanında, bu planların uygulandığı tesislerden ve kendini geliştirmeye devam eden antrenörlerden geçiyor. Bu anlamda 19 Mayıs, başkentin yalnızca bir futbol sahası değil, sporun kalbidir. Cemal Alpman Cimnastik Spor Salonu, İsmet Iraz Tekvando Spor Salonu, Şefik Tetik Boks Spor Salonu, Ziya Ozan Yüzme Havuzu, Kamp Eğitim Merkezi, Tenis Kulübü, Yaşar Doğu Spor Salonu, 1 ve 2 nolu Sentetik Yüzeyli Futbol Sahası,  Atıcılık Spor Salonu ile Eğitim Seminer ve Konferans Salonu, başkent sporunun merkezleri. Buralarda gencecik sporcular, ailelerinin umutlu bakışları ile geleceğe hazırlanıyor. Mesela cimnastik salonundaki minik yürekleri ve tribündeki ailelerini gözlemlerseniz bunu çok daha iyi anlayabilirsiniz. Ya da bir gün olimpiyat madalyası kazanma hayaliyle kum torbasını yumruklayan gencecik boksörlerimizi.

Sporun neredeyse her dalına ev sahipliği yapan 19 Mayıs Spor Kompleksi’nde futbolun durumu konuşulurken diğer branşlara haksızlık yapılmamalı, hakkaniyetli davranılmalı...

Sonuç olarak her gün binlerce sporcu ve aileye ev sahipliği yapan 19 Mayıs; umarız projesi ve yıkım-yapım sürecinde kimseyi mağdur etmeden, kente yakışır bir biçimde sonuçlanır” demişiz...

19 Mayıs Dış Sahaları, kentin amatör liglerinde mücadele eden futbolcuları açısından hayati öneme sahip. Dış Sahalar için yıkım söylentileri var. Gölbaşı ve Gazi Mahallesi’nde tesisler yapılabileceği konuşulmuş, projeler de gündeme gelmişti. Yaklaşık 1 buçuk milyon genç nüfusa sahip başkentte bir spor seferberliği gerekiyor. Amatör branşlarda kulüp sayısı, yaşanan tesis sorunundan dolayı artmıyor. Her kulüp bir okuldur. Madde bağımlılığı dahil pek çok kötü alışkanlığın önüne geçen spor, sağlıklı nesiller için şart.

Cebeci Stadyumu’nun Millet Bahçesi’ne dönüştürüleceği bir süre önce konuşulmaya başlanmıştı. Geçtiğimiz günlerde AK Parti Ankara Milletvekili Nevzat Ceylan, dün de Mehmet Özhaseki bunu resmen duyurdu.

Yine de yıllardır Ankara futboluna hizmet etmiş bu alanın, amatör futbol kulüplerinin dertlerini çözecek bir tesise dönüştürülmesi önerimi paylaşmak isterim. Kulağa hoş gelmiyor mu?

Ankara medyası…

Tüm bunları yaşayıp gördükten sonra Ankara basını olarak iğneyi kendimize batırmamız gerekiyor! Bazı spor branşlarını takip ve seslerini duyurma konusunda şu ya da bu sebeple yetersiz kalıyoruz. Bu özelliğimizi ters yöne çevirmemiz gerekiyor. Ankara sporunu İstanbul ekiplerinin gölgesinden kurtarmalıyız. Bu kente başarı kazandırmak için maddi, manevi fedakarlık yapan kulüplere, sporculara ve taraftarlara sahip çıkmak asli görevimiz olmalı…

Özhaseki ve Yavaş…

Ankara’yı yönetmeye aday olanlar sporumuzdaki bu takımları, sorunları bilsin diye iki günlük bir çalışma hazırladık. Belki de pek çoğunu biliyorlar ama bildiklerini hatırlatmak da bizlerin görevi!

31 Mart 2019’da yapılacak yerel seçimlerde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Cumhur İttifakı adayı Mehmet Özhaseki ile Millet İttifakı adayı Mansur Yavaş arasında kıyasıya bir mücadele olacak. Bu mücadeleden Ankara sporunun da büyük kazanımlar sağlaması şart! Bu kazanıma ‘anlak-günlük bir örnek’ sayılabilirse, Özhaseki’nin, MKE Ankaragücü’nün Kayseri’deki Göztepe maçının stadyum kirasını kendi cebinden ödediğini söylemesi güzel bir jest.

Özhaseki, konuyu kamuoyu ile paylaşırken Ankaragücü’nün 1910 yılından bu yana boy gösterdiğini belirterek şöyle konuştu: “Şehrimizin köklü kulübü Ankaragücü’nün Süper Lig’deki zorlu mücadelesini ilgiyle izliyorum. Ankaragücü bizim şehrimizin takımı ve şehir takımlarının anlamını çok iyi bilirim. Takımımızın kendi sahasında maç oynayamaması yeterince olumsuzluk oluşturuyor. Böyle bir dönemde yalnız olmadıklarını, Ankaragücü’nün yanında olduğumu göstermek adına bir jest yapmak istedim. Kulüp yetkililerine yardım önerimi kabul ettikleri ve şahsıma karşı gösterdikleri ilgi için de özellikle teşekkür ediyorum. Statla ilgili yaşanan gelişmeleri takip ediyorum. Ankaragücü’nün bu durumunun düzeltilmesi adına Eryaman Stadı’nın tamamlanması noktasında gerekli girişimlerde bulunacağımı ve yeni stat yapımı konusunda ve Ankara sporuna ve Ankaragücü’ne destek konusunda yerel seçimler sonrası önemli adımlar atacağımı da buradan taraftarlarımıza iletmek isterim.” Katıldığı başka bir TV programında da başkentin önemli spor kulüpleri olduğunu belirterek, 55 bin kişilik bir stadyum müjdesi verdi.

Mansur Yavaş ise başkent için çılgın değil akıllı projeler üreteceğinden bahsetti.

Eminim o da yakın zamanda spor konusunda projelerini paylaşacak, bu konuda önemli şeyler söyleyecektir.

Her iki başkan adayı da bizimle bir spor söyleşisi yapmak isteyebilir belki de...

Sonuç olarak...

Bu kentin sporu sahipsiz bırakıldı, ihmal edildi. Başkentin spor sevdalısı çocukları, top oynayacak saha, salon, tesis bulamadığı ya da bulduklarının yetersizliği yüzünden spordan uzaklaşmak zorunda kaldı.

Bugün, başkentin ortasında bir spor kulübünün Avrupa kupası maçını 50 kişinin izlediğine şahit olduktan sonra hepimizin oturup düşünmesi ve konuşması gerektiğine inanıyorum.

Geç kalmış, rakiplerin gerisine düşmüş olabiliriz ama Ankara’da spor ruhunun canlanmasıyla olumsuzlukların değişeceğine, başarıların geleceğine olan inancımı gönül rahatlığıyla yazabilirim.

Tekrarlamak gerekirse; sporu çok seven Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yıllardır spora önemli katkılar sağlayan Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu’nun başkentte bulunuyor olması artık bir şansa, bir avantaja çevrilmelidir.

Spor yalnızca futbol değildir. Ve her şeyi yöneticilerden beklemek de ilerleme noktasında bizlere fayda sağlamaz. Hepimiz aynı gemideyiz ve bu gemi batmadan bir şeyler yapmalıyız...

• MİLLİYET ANKARA - ORHAN KEMAL ERKILIÇ