FUTBOL MASASI: ÖZVERİ POSTERİ

Futbolda, hem Süper Ligi hem de TFF Birinci Ligde, ilk yarının son haftasına geldik. Ankaragücü, ilk devreyi lider kapatmayı garantiledi. Gençlerbirliği, ateş hattının içinde, Osmanlıspor ise gol averajı ile bu hattın bir basamak üzerinde. Ara dönemi iple çekiyorlar. Sarı-lacivertli oyuncular; hak ettikleri paraların çok büyük bölümünü alamamış olmasına rağmen; hırs, özveri ve büyük bir dayanışma örneği sergileyip, zirvede kalmayı başarıyor. Taraftar da her zamanki gibi takıma olan inancını, tribünleri doldurarak gösteriyor. Diğer tarafta ise bu konuda hiç olumsuz bir haberle karşılaşmadığımız iki takım var. Onlar, rahat içinde ancak huzurlu değiller

ZORLU RAKİPLER BEKLİYOR

3 takımı da ligin ilk yarısının son haftasında zorlu rakipler bekliyor. Çünkü, rakiplerin hepsi de son maçlarında sürekli puan kaybı yaşadı ve diken üstünde. Gençlerbirliği’nin deplasmanda karşılaşacağı Bursaspor; Fenerbahçe ve Trabzonspor’a yenildi. İç sahada yeni bir kayıp, Bursa’da farklı bir tepkiye dönüşebilir. Osmanlıspor’un içerde ağırlayacağı, Akhisar Belediyespor; Galatasaray ve Kayserispor’a kaybetti, Ankara’ya farklı bir düşünce yapısı içinde gelmesi muhtemel. Ligin zirvesindeki Ankaragücü ise son maçlarda galibiyete hasret kalan Adana Demirspor’a konuk olacak.

Sorular

1- A.Gücü’nde forvetler atıyor, takım kazanıyor. Maddi sıkıntı ise bitmiyor. Gündeme yeniden taşınan bu sorun, lider takımın yarıştaki motivasyonunu düşürür mü ?
2- Ümit Özat, savunma anlamında gelişim gösterdiklerini söyledi. Mutlak kazanmaya ihtiyacı olan takımın, tek yönlü oyun ile hedefine ulaşması mümkün olabilir mi ?
3- 5-1’lik sonuç, Başiktaş’ın iyi, Osmanlıspor’un kötü olmasından mı kaynaklandı ? Mor-sarıların, iç sahada farklı, deplasmanda farklı performansı ne ile açıklanabilir ?

Özgür ŞAHİNER: Gençlerbirliği yönetimi, takımı kümede tutmak istiyorsa, zorlu fikstürü de göz önünde bulundurup, skora direk katkı yapacak 3 kaliteli oyuncuyu transfer etmek zorunda. 
Eray GÖRGÜLÜ: Sorunlara rağmen üst düzey performans gösteren bu takım dağılırsa, yarışı sürdürmek imkansız hale gelir. O yüzden Ankaragücü’nün maddi sorunları ya çözülmeli, ya çözülmeli. 
Deniz GÜREL: Lider Ankaragücü’nde, taraftar mutlu, yönetim temkinli. Sahada işler yolunda giderken, maddi sıkıntıların ceza getirmesinden endişeleniyorlar, haksız da sayılmazlar. 
Fatih TEKECİ: Farklı yenilginin tek sorumlusu İrfan Buz. Beşiktaş, Oğuzhan ve Tolgay’ı kulübede oturtarak, ‘kanatlardan’ geleceğinin sinyalini verdi. Buz, önlem almadı, sadece maçı izledi.

Özgür ŞAHİNER

SORUN SAHANIN DIŞINDA

1- Manisaspor maçı gösterdi ki Ankaragücü, saha içinde fazla sorun yaşamaz. Kaliteli kadrosu ile bu yarışı sonuna kadar en iddialı takım olarak götürür. Ancak, saha dışı gelişmeler, özellikle parasal sorun önemli bir engel gibi duruyor. Oyuncuların, takım böylesi bir hava yakalamışken, arıza çıkaracağını pek düşünmüyorum. Yönetim, mesajı net şekilde gönderdi. A.Gücü, ekonomik nedenden dolayı yarışta geriye düşerse, tepkinin gideceği adresler bellidir.

OYUNCULAR ÇOK GERGİN

2- Üç puanlı sistemde, deplasmanda alınan bir puan başarı sayılabilir. Ancak, zor durumdaysanız, galibiyet öncelikli seçeneğiniz ise ve kendi sahanızda, ayarınızdaki bir rakiple oynuyorsanız, beraberlik sizi fazla mutlu etmez. Gençlerbirliği’nin, Kasımpaşa maçındaki; heyecan, coşku ve tempodan uzak yavan futbolu, 90 dakikada sadece 1-2 pozisyon getirdi. Bu da doğal olarak kimseye umut vermedi. Yaşanan gelişmeler de belli ki oyuncuları fazlasıyla geriyor.

ŞARTLAR İŞİ ZORLAŞTIRDI

3- Osmanlıspor’un bu sezonki gücü ve bu kadrosu ile neler yapabileceği az çok ortada. Beşiktaş maçındaki ekstra şanssızlığı, rakibinin bir önceki hafta puan kaybetmesi ve bu müsabaka başlamadan 1-2 saat önce oynanan karşılaşmada, liderin yenilmesiydi. Şartlar böyle gelişince fark kaçınılmaz oldu. Aslında, Alanya maçının ikinci yarısı, yaklaşan bir felaketin habercisi gibiydi. Takımda, Karcemarskas ve Serdar dışında, oyunun içine giren fazla oyuncu olmuyor.

Eray GÖRGÜLÜ

YA ÇÖZÜLMELİ YA ÇÖZÜLMELİ

1- Türkiye ligleri tarihinde, böylesine büyük maddi sorunlarla boğuşurken, bu kadar üst düzey performans gösteren başka bir takım görülmemiştir muhtemelen. Ankaragücü için şimdi çok kritik bir döneme giriliyor. Devre arasına kadar maddi sorunlar çözülmezse gitmek isteyen futbolcular olabilir. Bu takım dağılırsa da yarışı sürdürmek imkansız hale gelir. O yüzden Ankaragücü’nün maddi sorunları ya çözülmeli, ya çözülmeli.

BU MAÇLAR GÖSTERGE OLAMAZ

2- Gençlerbirliği’nin karşılaştığı Kasımpaşa, 19 Mayıs’ta maça çıkana kadar, ligin en çok gol yiyen üç ekibinden biriydi. Kırmızı-siyahlılar gol yemedi ama, bu takıma karşı gol de bulamadı. Gençlerbirliği, bir önceki hafta da ligin en az gol atabilen takımı Antalyaspor karşısında, maçı gol yemeden tamamlayamadı ve rahatlıkla alabileceği 3 puanın ikisin bıraktı. Dolayısıyla bu iki maç da ne defans ne de hücum adına, herhangi bir gelişimin göstergesi olabilir.

KUMAR OYNADI KAYBETTİ

3- İrfan Buz, Beşiktaş karşısında bir kumar oynadı, sonucu da ağır oldu. Maçın ilk dakikalarından itibaren ileri uçta yapılan yoğun pres, mor-sarıların oyunu, ilk golü bir an önce bulma planı üzerine kurguladığını gösterdi. Ancak, bu plan, presi rahatlıkla kırabilen Beşiktaş’ın işini kolaylaştırdı. Sonuç olarak, daha önceki haftalarda söylediğimiz gibi, Osmanlıspor, başarılı hücum oyunu karşısında yine çaresiz kaldı.

Deniz GÜREL

RİZESPOR İLE ÇEKİŞECEKLER

1- Ankaragücü, tahmin ettiğim gibi bu hafta sonunda, ilk yarı liderliğini garantiledi. Ümraniyespor ile 5, Çaykur Rizespor’la 6 puan fark var. İkinci yarı Çaykur Rizespor ile çekişecek gibi görünüyor. Taraftar mutlu, yönetim temkinli. Maddi sıkıntıların ceza getirmesinden endişeleniyorlar, haksız da sayılmazlar. Futbolcu alacağına bakar, bakmazsa motivasyon düşmez. Ankaragücü için artık taşıma su dönemi yerini, kalıcı çözümlere bırakmalı.

SADECE SAVUNMA YETMEZ

2- Deplasmanlardan puan alamazsan Süper Ligde zor kalırsın. Aynı sorun Gençlerbirliği’nde de var. Kırmızı-siyahlılar, 8 deplasmandan sadece 2 puan çıkarabilmiş. Bu hafta, Kasımpaşa maçında biraz daha dikkatli olup, hücumda etkili olabilselerdi, kazanıp düşme potasından çıkabilirlerdi. Sadece savunma yetmez. Ayrıca o konuda da sakarlıklar devam ediyor. Bu hafta sonunda, evinde en iyi takımlardan biri olan Bursaspor önünde işleri hiç de kolay değil.

BU FUTBOL UMUT VERMİYOR

3- Osmanlıspor’un Beşiktaş’tan 1 puan alabilmesi bile neredeyse imkansızdı. Zaten bu zamana kadar, deplasmandaki 8 maçtan, sadece 1 puan çıkarabildiler. Ancak bu durum dağınık futbolun bahanesi olamaz. Karcemarskas olmasa belki de sezonun en farklı sonucunu elde edebilirdi Beşiktaş. Haftalar sonra düşme hattından çıkmış bir takım, daha dirençli olmalı. Osmanlıspor’un bu hali gelecek için umutları azaltıyor.

Fatih TEKECİ

BU MANZARANIN SONU DOLUNAY

1- A.Gücü, Lig’e ‘tutulma’ ile başladı. İlk 4 hafta sonunda 2 puan ile karanlıktaydı. Takım, Ç.Rizespor deplasmanında ‘hilal’ gibi doğdu. Bu haftaki galibiyetle de devreyi lider bitirmeyi garantiledi. Ankara futbolunun uydusu A.Gücü’nün, artık yarısı aydınlık, yani ‘ilk dördün’ evresinde. Lig sonunda ise ışıl ışıl ‘dolunay’ manzarası bekliyor. Maddi sıkıntılar bu havayı bozmadan, kara bulutlar çökmeden, devre arası bazı önlemler alınmalı. Bu takım tökezlerse, sorumluları altında kalır.

AÇIKLAMALARIYLA SAVUNMA YAPIYOR

2- Ümit Özat, Kasımpaşa maçı öncesi “Gençlerbirliği, sezonu 43 puanla bitirecek, inanın bana” dedi. Kritik öneme sahip Kasımpaşa maçında 1 puana razı gelip, maç sonu bu defa “Bir puanların değeri ileride anlaşılacak” açıklaması yaptı. Güzel savunma. Şimdi, Gençler’e kalan 18 haftada 30 puan lazım. Özat’ın savunma anlayışına göre, bunun formülü; 6 galibiyet, 12 beraberlik. Ne eder, 30 puan. 13’te cepte, etti 43. Hoca, “İnanın bana” diyor ama, bu futbola, eldeki kadroya kimse inanmaz.

GEREĞİNDEN FAZLA AÇIK OYNUYOR

3- Osmanlıspor, 8 iç saha maçında 13, 8 dış saha maçında 1 puan alabildi. Zaten deplasmanda kötü olan Osmanlıspor’un, Beşiktaş gibi güçlü bir ekibi yenmesini beklemek hayalcilik olurdu. Farklı mağlubiyetin tek sorumlusu İrfan Buz. Beşiktaş; Oğuzhan ve Tolgay’ı kulübede oturtarak, ‘kantlardan’ geleceğinin sinyalini verdi. Buz önlem almadı, sadece maçı izledi. Osmanlıspor, deplasmanda evinde gibi oynama isteğinden vazgeçmeli. Gereğinden fazla açık oynuyor. Bu anlayış rakiplerin işine geliyor.