ODTÜ'LÜ GENÇLER BAŞARI İSTİYOR...

Gençlerbirliği tribününde yer alan en renkli gruplardan ODTÜLÜ Gençler, Mililyet Ankara’dan Orhan Kemal Erkılıç’a özel açıklamalar yaptı... Takımın borçsuz özelliğini kaybetmeden başarılar kazanmasını isteyen ODTÜLÜ Gençler Grubu, özellikle de Türkiye Kupası’nın kazanılmasını ve kupanın Ankara’ya gelmesini istiyor

Başkan İlhan Cavcav’ın vefatıyla sarsılan Gençlerbirliği camiasında, yeni dönemin nasıl şekillenceği merak ediliyor. Her zaman farlı bir duruş sergileyen tribünlerde ise çok özel topluluklar dikkati çekiyor. Maraton tribününde, Gençlik Parkı tarafında takımı destekleyen ODTÜLÜ Gençler, özellikle aktiviteleri, sosyal medyayı etkili kullanması ve ürettikleri kulüp ürünleri ile farkını hissettiriyor. Pek çok taraftar grubuyla gerçekleştirdiğimiz safyalarımızda bugün ODTÜLÜ Gençler konuğumuz oldu. Bazen soru sordum, bazen kendiliğinden gelişen sohbette onları dinledim. Hayatta Gençlerbirliği’ni tutan arkadaşları olmamasından da yakındılar, kulüpten başarı beklediklerini de vurguladılar. Büyük bir özveriyle ‘kupa kazandık ama nasıl sevineceğimizi bilemedik’ dediler; düşündük... “Kulüpte mahallemize asacak bir bayrak bulamıyoruz” diye de yönetime çağrı yaptılar... Başkan İlhan Cavcav’ın vefatıyla “şimdi ne olacak?” diye soran ODTÜLÜ Gençler, kulüpten başarı ama en çok da Türkiye Kupası’nın Ankara’ya getirilmesini istiyor...

Koray Çakır, Oytun Çekirdek ve Osman Emre Aydın; kırmızı-kara sevdalarını anlattı, bize de yayınlamak düştü... Şimdi gelin onlar neler anlattı kulak verelim...

Koray Çakır:

ODTÜ’de Gençlerbirliği her zaman olmuş. Ben 2006 gibi dahil oldum. Daha sonra Oytun ile tanıştık ve özellikle sosyal medyayı geliştirmeye çalıştık. Koordineli bir grup değildik ve daha planlı, programlı çalışmaya başladık. ‘ODTÜLÜ Şimşekler’ diye bir grup varmış ve biz de ‘ODTÜLÜ Gençler’ olarak okul içindeki afişlerle varlığımızı göstermeye çalışıyoruz. Maçlara beraber gidiyoruz. Sosyal medyanın aktif bir şekilde kullanılması ile sesimizi duyurmaya başladık. Şu an daha iyi bir seviyeye geldik, geliştik. Gençlerbirliği’nin iyi olduğu bir dönem var. Fuat Çapa ile yakalanan dönem. Kulüp de bizimle güzel bir dönem geçirdi. Tabi başarı da çok önemli oldu. Ne olursa olsun başarı çok önemli.

Oytun Çekirdek:

Biz 2012’de o başarılı ekibin mimarlarını söyleşi için buraya çağırmıştık. Anfide yer kalmamıştı. Daha önce de Bülent Kormaz ve farklı isimler katılmış. Okul içinde de etkinliklerimizi arttırmak istiyoruz. Ama tabii sık teknik direktör değişimi ya da futbolcuların durumunun belli olmaması bizi de etkiliyor. Ayrıca ODTÜ’de final dönemlerinde bir etkinlik yapmak çok zor.

Osman Emre Aydın:

Sınav dönemi, tatil dönemleri de elimizi-kolumuzu bağlayabiliyor. Takım başarılı olursa bizim çabalarımız daha büyük kitlelere ulaşabilir. Aynı zamanda takımda da sorun olmayacak.

Oytun Çekirdek:

ODTÜ, Başkent’in üniversitesi ve biz bir taraftar topluluğundan bahsedildiğinde önce Gençlerbirliği’nin konuşulmasını istiyoruz. ODTÜLÜ Gençler’in varlığından haberdar olunmasını istiyoruz. Biz Passolig’i eleştirdiğimiz dönem yalnızca kupa maçlarına gittik. İlk gittiğimiz maçta 15 kişiydik, elendiğimiz kupa maçında 150’ye yakın kişiydik. Dolmuşlarla stada gittik ve o dönem bizim büyümemizde etkili oldu. Passolig davası sonuçlandıktan sonra protesto etmekten çok Gençlerbirliği’nin öne çıkmasını istiyoruz. Bunun için çabalıyoruz. Sınavlarımıza denk gelmediği sürece maçları içeride-dışarıda takip etmeye çalışıyoruz.

Koray Çakır:

Biz gerçekten kulüpten başarı bekliyoruz ve ODTÜ ile Gençlerbirliği olgularını yanyana taşımaya devam etmek amacımız. 

Osman Emre Aydın:

Erkeklerde takım değiştirme oranı çok düşük. Ama daha önce hiçbir futbol maçı izlememiş olan pek çok kadın arkadaşımız maçlarımıza geldiği zaman çok farklı bir ortam buluyor. Saygı çerçevesinde maç izlemek onların da hoşuna gidiyor.

Oytun Çekirdek:

Gençlerbirliği’nin ilk üniversite oluşumuyuz aslında. Bu sayede tribünde Gazili, Çankayalı insanlar kaynaşıyor ve onlar da kendi üniversitelerinde bir şeyler yapmaya başlıyor. Biz herkesi aramıza alıyoruz ve tribüne gelen sayıyı arttırmaya çalışıyoruz. Tribündeki üniversite varlığı çok önemli. Kulübün şarkısında da ODTÜ isminin geçmesi bizi gururlandırdı.

Koray Çakır:

Kulüp daha önce var olan bir sosyal medya adresini kapattı. Taraftar paylaşımlarının olduğu bir facebook hesabıydı. Kulüp kendi sayfasını açmadan önce faaliyet gösteriyordu. Ancak yönetim dava açtı ve hesabı kapattı. Neden böyle bir adım atıldığını hala anlamadık.

Gençler’i tutan 1 kişi vardı

Osman Emre Aydın:

Doğdumdan beri Gençlerbirliği taraftarıyım. Benim hayatım boyunca hiçbir zaman Gençlerbirliği taraftarı arkadaşım olmadı. Altyapıda oynarken birkaç tane vardı. Lisede yalnızca bir arkadaşım Gençlebirliği’ni tutuyordu ve onunla da görüşürüm halen. ODTÜ’ye geldim böyle bir beklentim yok zaten. Hayatımda dayım ve dedem varı Gençlerbirliği taraftarı. Onlarla da maç sonlarında kritik yapardık. Dedem yöneticiymiş eskiden bana da oradan geldi bu tutku. Birgün stant gördüm, çok şaşırdım, “Allah Allah” dedim... “Burada da takımı tutan insanlar varmış” dedim. Maça gelen insanların bile ben ikinci takımı Gençlerbirliği diye düşünüyorum. Benim birinci, ikinci, üçüncü takımım da Gençlerbirliği. Genelde insanlarda ikinci takımım Gençlerbirliği açıklaması vardır çünkü. O dönem Oytun ile irtibat kurdum, şimdi de her maçın ardından kritik yapar, konuşuruz. Bunların ardından tişört bastırdık daha aktif olmaya çalıştık. Hayatımda hiçbir zaman böyle bir giysim bile olmamıştı. Gençlerbirliği tişörtü hazırlamak ve bunu giymek, insanlara ulaştırmak da çok kıymetliydi bizim için. Bu kulübün ürünü olmadığı için ne yapsak alıyoruz biz de. “Polar yaptıralım” dedik, hayatımızda erişemeyeceğimiz bir şey çünkü. İnsanların da ilgisini çekiyor. Tişörtlerde Gençlerbirliği logosu da yok başka takımı tutanlar da giyebilir mesela. Gençlerbiriği Store’un gelişmesi lazım bu arada...

Oytun Çekirdek:

Bizim asıl hedefimiz kupayı Ankara’ya getirmek. Kupa maçlarında daha çok insanı tribüne çekiyoruz. Orada bir amaç var. Türkiye Kupası’na o yüzden ayrı bir önem veriyoruz. Açlığımız var. Başarıya çok açız, Avrupa’ya gitmek istiyoruz. Bir Avrupa maçında kendi imkanlarımızla deplasmana gitmek istiyoruz. Bu hayalimizin olmasını gerçekten çok istiyoruz. Afiş asıyoruz, stant açıyoruz. Kış aylarında da bunlar zor oluyor ama biz ODTÜ içinde çok insana ulaşmak istiyoruz. Mevsim etkiliyor gerçekten etkinliklerimizi. Takımda da iyi oynayan birini; çok iyi oynamasın satılacak, gidecek diye endişe ediyoruz.

Osman Emre Aydın:

Biz mesela formsuz olan bir futbolcunun kötü döneminde de onu eleştirmeyiz. Hopf ile konuşmuştuk o da taraftardan çok memnun olduğunu söyledi. Daha önce futbol oynadığı kulüplerde böyle bir sevgi görmediğini söylemişti. Biz her golden sonra yesek ya da atsak bile “Hopf” diye bağırırız... Hata yapsa da sorun değil bizim için... Onu her maçın ardından mutlaka tribünlere çağırırız...

‘Rağmen’e rağmen!

Koray Çakır:

Herkes takımını bir şey için tutar. Başarısı için, Avrupası için.... Biz de hep bir “rağmen” var. “Rağmen sevgidir”, diğer takımlar da “için” sevgidir. Onların nedenleri var bizim rağmenlerimiz. Stada rağmen, yöneticilere rağmen, transferlere rağmen tutar, severiz...

Osman Emre Aydın:

Geçen yıl ODTÜLÜ Gençler olarak performansımız iyiydi. Sezona da bir etkinlik ile başlamak istedik. Futbolu eğlence aracı olarak gören insan sayısı fazla. Bu insanları maça çekmek istiyoruz. Gençlerbirliği tribünlerindeki güzellik, Cumhuriyet ile yaşıt bir kulüp olması önemli. Başarıya açlık da önemli. Gençlerbirliği maçına 1 kez gelen insan sonra kendiğilinden “Bir daha ki maç ne zaman” diye soruyor. Geçen yıl halı saha maçları organize ettik düzenli olarak ve maç dışında da görüşüyoruz. Gençlerbirliği taraftarı olmayan pek çok arkadaş halı saha maçlarımızla tribüne gelmeye başladı. Ayrıca tribüne gelmek için kız arkadaş bulmaya çalışanlar da var!

Oytun Çekirdek:

Hayatında ilk kez maça giden birinin Gençlerbirliği’ni tercih etmesi çok önemli. Bizim tek amacımız bu kulüp. ODTÜ kimliğimizi bozmadan, Gençlerbirliği taraftarına yakışır şekilde gösteriyoruz bir sosyal konudaki tepkimizi de.

Koray Çalışkan:

Allah rahmet eylesin biz İlhan Cavcav’ın yokluğunda olacaklardan korkuyorduk. Çok güçlü bir yapı var kulüpte. Bunu kendi lehine çevirmek isteyecek olanlara dikkat edilmeli. Gelecek adına her şey hazır. Umarız yeni dönem zorluklar yaşanmaz. Sportif anlamda oğlu sayın Murat Cavcav’ın olması kulübe ne getirir şu an bilemiyoruz. Biz Gençlerbirliği’ni borçsuz olmasıyla anlatıyoruz. Sorunsuz bir kulüp var ortada. Futbol oynayan sporcuların da para sorunu almasın. Çalışanlar dahil maaşları düzenli ödensin. Övündüğümüz tek şey borçsuzluk olacaksa kapatalım kulübü. Borç sorunu da olmaz ancak borçsuzlukla başarıyı sağlamalıyız. Gençlerbirliği vitrinde olan, en üst ligdeki bir takım. En üst seviyede gücümüzü göstermeliyiz. Borçsuzluğumuzu bozarak bir başarı değil, özelliklerimizle başarı yakalamalıyız.

Oytun Çekirdek:

Önümüze engeller konuluyor denildi pek çok kulüp tarafından Bursaspor şampiyon oldu. Başakşehir bu yıl kovalıyor şampiyonluğu. Biz de Cumhuriyet ile yaşıt bir kulüp olarak özellikle kupa şampiyonluğunu çok istiyoruz. 

Osman Emre Aydın:

Taraftar olarak altyapı futbolcularımıza çok fazla kredi veriyoruz. Bu hiç sorun değil. Ahmet Çalık ne büyük hatalar yaparak bugünlere geldi. Biz bu konularda sabırlıyız ancak başarı konusunda yeni yönetimin biraz daha fazla adım atması gerekebilir. Altyapıda oynarken Gençlerbirliği’ni tutan İrfan ve ben vardık...

Oytun Çekirdek:

Ara transferde de pek çok isim katıldı takıma. Biz bazı futbolcuların yalnız kalmaması için ülkelerinden kadroya transferler yapıldığnıı düşünüyoruz. Claro’dan beklentimiz fazla. Onun dışındakiler istatistik olarak bizim kafamızda soru işarete oluşturuyor.

Koray Çalışkan:

Uzun zamandır transfer politikasında da olmayan bir durum oldu. Takımın önemli isimleri başka takımlara gitti ve kulüp transferde artıya geçti. Belki elde edilecek başarılarla da kulübün kasasına önemli bir rakam geleceği bilinerek denenmeli. Altyapımızda yüzde 85 oranında Gençlerbirliği tutulmuyor.

Oytun Çekirdek:

Gelecek isimlerin Gençlerbirliği duruşuyla uyuşmasına da dikkat edilmeli. Kadın haklarına saygılı, küfür etmeyen, farklı bir destek anlayışana sahip kulüp taraftarlarıyız.

Yurt dışında maç hayali 

Koray Çalışkan:

Biz ODTÜLÜ Gençler olarak stant açarak, sosyal medya ile tanıtım yapıyoruz. Futbolcularımızı, antrenörlerimizi ağırladık. Biz kulüp için bir araya geliyoruz ancak hepimiz arkadaş da olduk. Bu çok kıymetli. Mesela voleybol branşımız vardı. Onun kapatılmasına çok üzüldük. Tribünde az ya da çok ama yer aldık, destek verdik. Voleybol branşının faaliyete geçmesini istiyoruz. Hentbol maçlarına gittik, takımı tesislerden uğurladık, karşıladık. Bunları yaptık, yapıyoruz da. Yurt dışında deplasmana gitmeyi çok istiyoruz. Okulumuzdaki Devrim Stadı’nda takımın antrenman yapmasını çok istiyoruz. Erdal Beşikçioğlu’nu da okulumuzda ağırlamayı çok istiyorduk. Başkanımız İlhan Cavcav’ı da okulumuzda ağırlmayı çok istemiştik... Biz kulüpten hiçbir zaman maddi bir destek beklemedik ancak üniversite öğrencilerine yönelik bilet fiyatlarında indirim yapabilir. Bunu da güçlükle okuyan arkadaşlarımız için istiyoruz.

Atatürk Lisesi unutulmamalı

Oytun Çekirdek:

“ODTÜ’de en büyük Gençler” diye haykırmayı istiyorduk. Bu yolda da her geçen gün artıyoruz. Gündüz 30 bin nüfus oluyor, bu insanların bizden haberdar olmasına çabalıyoruz. Altyapılardan, liselerden ki Atatürk Lisesi’nde kurulna bir kulüp olarak orada mutlaka etkinlikler yapmalıyız. Üniversitelerde de çağrımızı yükseltmeliyiz. Bizim taraftarı çekmemiz, çağırmamız lazım. AVM’lerde bilet satışı oldu. Çok önemli geri dönüş gerçekleşmişti.

Osman Emre Aydın:

Eski taraftar toplulukları gibi bilet verilsin, kolaylık sağlansın demiyoruz ama öğrenciler unutulmamalı. Biz herkesle iyiyiz, bir sorunumuz yok. Mahallemize asacak Gençlerbirliği bayrağı bulamıyoruz. Büyük bir bayrak almak istiyoruz ancak yok. Farklı ürünlerin olacağı bir mağaza açılmalı. Kulüpteki store büyümeli, seçenekler artmalı. Bizim farklı bir sevgimiz, bakışımız var: Mahallenin güzel kızını sevenler, bizim sevgimizi anlamaz...

Koray Çakır:

Bir de biz şampiyonluğa oynayan bir takım olsak bunu tatmış değiliz. Kupayı kazandığımızda bile nasıl sevineceğimizi bilememiştik. Başarı eksikliğinden dolayı taraftar olarak biz de yaşayamadığımız başarıların tadını bilmiyoruz. Altyapıdaki vizyonun A takıma yansıması lazım. Alt liglerde şampiyon oluyoruz o çocuklar büyüyüp geliyor ama biz neden şampiyon olamıyoruz. Profesyonelleşme eğitiminde mi sorun yaşıyoruz.

Oytun Çekirdek:

Fenerbahçe için Alex ne ise biz de İrfan Can Kahveci o dur.. Kulübün dövmesini yaptırdı, her zaman Gençlerbirliği taraftarı olduğunu söyledi. Gittikten sonra Kasımpaşa maçını tribünden izlemesi çok önemliydi. Ancak Ahmet Çalık’ın transfer sürecini şaşkınlıkla izledik... Bu kulübün altyapısından yetişmesinin yanında, takımın kaptanlığını almış bir isimdi... Gençlerbirliği’ni benimsemiş insanlar kaptan olmalı demek ki! İrfan da transferinin ardından altyapı hocalarını ziyaret etti, instagram’daki fotoğraflarını silmedi!

Osman Emre Aydın:

ODTÜLÜ Gençler’in şöyle bir avantajı var, burada var olan sosyo-kültürel yapı ile kulüp çok uyuşuyor. Çeşitlilik, saygı çok önemli. Küfür edilmiyor, kadınların sayısı sürekli artıyor. Tribüne girince herkes bir değişiyor, üzerinize saygı geliyor. Yabancı insanlar da maça geldiği zaman gördüğü tabloyu takdir ediyor. Gençlerbirliği tribününde kötü davranıştan kaçınılır. Kulübün ve tribünün gelenekleri ODTÜ ile çok uyuşuyor.

Milliyet - Orhan Kemal Erkılıç