ESKRİMDE 32 YILLIK ÖZLEMİ BİTİRDİ

2016 Rio Olimpiyatları'na kota alarak Türk eskrim tarihine geçen İrem Karamete, başarısını ailesine borçlu olduğunu söyledi.

"Ailem olmasa olimpiyatlara gidemezdim"

1984 Los Angeles Olimpiyatları'nın ardından 32 yıl sonra olimpiyatlara gitme hakkı kazanan ilk Türk eskrimci olan İrem, AA'ya yaptığı açıklamada, "Her zaman yanımda olan, bütün zorlukları benimle yaşayan bir ailem var. Bana bu imkanı sağladıkları için onlara binlerce kez teşekkür ederim. Ailem olmasa olimpiyatlara gidemezdim" ifadelerini kullandı.

Özyeğin Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünde okuyan 23 yaşındaki sporcu, eskrime 10 yaşında ailesinin teşvikiyle başladığını belirterek, çok şanslı bir çocuk olduğunu ve ailesine layık bir evlat olabilmek için elinden geleni yaptığını kaydetti.

Ailesinin her zaman yanında olduğunu anlatan İrem, şöyle devam etti:

"Kota alma sürecinde çok destek gördüm. Antrenörüm Damir Sayfuddinov, benimle birlikte, gece gündüz bu süreci yaşadı. Türkiye Eskrim Federasyonunda, eski başkanımız Müminhan Bilgin, yeni başkanımız Murat Atalı, Spor Genel Müdür Yardımcımız Sayın Murat Kocakaya, tüm işlerimize koşan Milli Takım Antrenörümüz Recep Koç, psikoloğum Didem Ege, kulübüm İstanbul Marmara, bu başarının gelmesi için ellerinden geleni yaptılar. Bu vesileyle onlara çok teşekkür ederim. Bu bir ekip işi. Bunu hep birlikte başardık."

"Başlarda adapte olmakta zorluk çektim"

Milli sporcu, Mersin'de yapılan 2013 Akdeniz Oyunları'nda kazandığı bronz madalyanın, kendisi için büyük anlam taşıdığını belirtti.

Türkiye'nin oyunlardaki son madalyasını 30 sene önce kazandığını ve bunun uzun bir süre olduğunu belirten İrem, "Başarının sırrı çok çalışmak, hayal etmek ve gereken her şeyi yapmak. Hayallerim için gece gündüz çalışıyorum. Bundan sonra da bu tempoyla devam edip ilkleri başarmaya devam edeceğim" diye konuştu.

İrem, kolay bir bölümde okumadığını ve okulla spor hayatını birlikte yürütmenin zor olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:

"Her zaman eğitim hayatımı sporun önünde tutmaya özen gösterdim. Bu yüzden sporla ilgili bir bölüm seçmek istemedim. Başlarda adapte olmakta zorluk çektim. Zamanla planlı ve programlı bir sistem oturttum. Şu an hem okulumu hem de spor hayatımı en üst düzeyde tutmaya çalışıyorum. Bunu herkes başarabilir, yeter ki isteyelim."

"Eskrim hayatıma çok şey kattı"

Eskrimin tamamen denge sporu olduğunu ve reflekslerin kuvvetli olması gerektiğini anlatan milli sporcu, "Eskrim hayatıma çok şey kattı." dedi.

Sporun yanı sıra eskrimin sosyal ve eğitim hayatına fayda sağladığını anlatan İrem, "Her şeyden önce programlı ve planlı yaşamayı öğrendim. Bu spor bana, hiçbir yere geç kalmamayı, işlerimi aksatmamayı, zor bir durumda kaldığımda soğukkanlı ve analitik bir şekilde mücadele etmeyi öğretti. Dünyaya yeniden gelsem yine gözüm kapalı bu sporu seçerim." diye görüş belirtti.

Yaklaşık 13 yıldır eskrim yaptığını anlatan İrem, haftanın 6 günü İstanbul Marmara Eskrim Spor Kulübünde antrenörü Damir Sayfuddinov ile antrenman yaptığını söyledi.

Olimpiyatların bir sporcu için en üst nokta olduğunu dile getiren milli sporcu, şunları kaydetti:

"En büyük hedefim olimpiyatlara katılmaktı, bunu 23 yaşımda başardım. Rio'da dünyanın en iyi 32 eskrimcisiyle mücadele edeceğim. Orada elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağım. Umarım bundan sonraki spor hayatımda da ilkleri başarmaya devam ederim."