SADECE SAKAL DEĞİL, RENKLİ KRAMPON DA YASAK!

Altınordu başkanı Seyit Mehmet Özkan, altyapıdan yetişip kiralık olarak Nilüferspor'da oynayan iki oyuncunun sakallı fotoğraflarını paylaştığı yazısında altyapıdan yetişen oyunculara sakalı yasakladığını belirtti. Ayrıca altyapılarda da tek tip siyah krampona geçileceğini, renkli kramponu sadece A takım oyuncularının giyebileceğini belirtti.

Ayrıca U19 Milli Takımı'ndaki oyuncularının demeçlerinden rahatsız olan Özkan, U15 takımından itibaren her oyuncuya diksiyon dersi verileceğini, haftada bir dersin zorunlu olduğunu söyledi.

İşte Seyit Mehmet Özkan'ın Altınordu resmi sitesinden kaleme aldığı ve yeni kuralları detaylıca açıkladığı yazısı:

''Sakal, Ayakkabı, TV'de Konuşma

 Arkadaşlar merhaba,

 Benden bıkmış, yazılarımdan sıkılmış olabilirsiniz ama yapacak bir şey yok. Ya bu deveyi güdeceğiz, ya da bu deveyi güdeceğiz!

 Ayrıntılara fazla girmeden, yani ota boka bulaşmadan da hayat yaşanır aslında. Mesela Ege'nin bir sahil kasabasında balık avlayarak ve toprakla uğraşarak geçen zaman bence hayatın en keyiflisi olsa gerektir. Veya donanımlı bir karavan ile Edirne'den çıkıp, kıyı kıyı giderekten Avrupa haritasını çizmek de müthiş keyifli bir hayat hayalimdir. Ya da ne bileyim, kitap okumak, resim yapmak, el işi işlemek, kazak örmek, parkta oturup laklak etmek, kahvede okey, bunların da hepsi hayat...

 Ve hiçbirimizin başka birinin hayatını yargılaması veya başka birinin hayatına müdahale etmesi söz konusu bile olamaz!

 İyi ama hem bunu koyu kırmızı ile yazıp da, hem de biraz sonra okuduklarımı okuduğunuzda ''Nasıl olur da hem öyle düşünüyor, hem de böyle bir disiplin uygulamaya koyuyor?'' diyeceksiniz :(

 İşte bu da hayat arkadaşlar. Bu da benim seçimim. Hayatı benimle kesişen ve bana destek olan arkadaşlarım. Bu benim davam. Sizin de davanız olması için beni iliklerinize kadar hissediyor olmanız gerekir.

 Davam bu toprakların çocuklarından gerçek, gerçek, gerçek, GERÇEK profesyonel futbolcular yetiştirmek. Böylece doğduğum, okuduğum, doyduğum, nefes aldığım, oynadığım, aşık olduğum, nefret ettiğim, kahkahalarla güldüğüm, denizine girdiğim, dağına çıktığım, geceleri yıldızlarına bakıp haykırarak ağladığım topraklara olan borcumu ödeyeceğim.

 Bana kızsanız da ben buyum. ben bir insanım, robot değilim. Ben bir karışımım, homojen bir yapı değilim. Ben bazen Kenan Usta'yım, bazen Ayşe Hanım, bazen Adil dedem, bazen babaannem, bazen görmediğim İbrahim dedem, Leyla ninem belki... Hele 60'ımı devirmişim artık. Neysem o olmayı o kadar çok istiyorum ki.

 Bu aşağıda almış olduğum kararlar için beni anlamaya çalışmanızı beklemiyorum, sadece affedin yeter.

 Şimdi;

 - Eğer bakmadıysanız, yukarıda eklediğim iki fotoğrafa bir daha bakın.
- Eğer önceden bakmamışsanız, lütfen bir daha bakın.
- Birisi Taner, 5 yıl emeğimiz var.
- Diğeri ise Ali Berkin, 2 yıl emeğimiz var, 6 defa U18 Genç Milli oldu.
- Pişsinler diye bu sezon başında Nilüferspor'a kiraya verdik. 5 ayda dönüştükleri hale bakın.

Yukarıda bu işi dilim döndüğünce anlattım. Ben bu işe şan olsun diye girmedim, mevki için girmedim, hele hele para için hiç girmedim. Ben bu işe ''İyi birey, iyi vatandaş, iyi futbolcu''sloganımıza sımsıkı yapışarak, bu topraklardan ''olumlu farklı'' bir ürün çıkarmak için girdim.

 Yarından itibaren:

 1- Sakaln her türlüsünü bırakmak yasaktır
Tüm teknik kadrolarımız ve A takımımıza katılan evlatlarımız dahil, ''özkaynağımızdan olan''her sporcu, maçlara tıraş olmuş şekilde çıkacaktır. Nokta.

 Hafta arası serbesttir.

 Özkaynağımızdan olmayan, yani transferle direkt olarak A takımımıza gelen Profesyonel futbolcularımız ise, kirli sakal bırakabilirler. Ancak maç günleri sakal etraflarını toplamalarını istiyorum. Hele o uzun bırakılmış sakalları hiç istemiyorum.

 2- Maç ayakkabıları tek renk ve siyah olacaktır
Geçen gün Altınordu-Galatasaray maçımızda gördüm, bizimkilerin ayaklarında pembe renkli ayakkabıları olanlar bile vardı.

 Ayakkabılar şıkır mıkır ama ayaklar tıngır mıngır!

 Kaleye şöyle bazuka gibi vuran bir tane dahi sporcumuz yok ama ayaklar sanki gökkuşağı. Bu iş ''toplam kalite'' işi kardeşim, bu iş ''yaşam biçimi'' evladım. Her evladımız seçmiş olduğu futbol mesleğine odaklanacak. Sirk topçusu olmak isteyen başka yere gitsin, bizden ırak ne isterse yapsın.

 İstisna: A takım devamlı kadrosuna giren evlatlara ayakkabı rengi serbest çünkü artık vitrinde ama yine de pembe olmasa iyi olur.

 AFMO okul müdürümüz ve genel kaptanlarımız,
U19'dan U11'e kadar tüm lisanslı sporcularımızın maç ayakkabıları, eşdeğer marka ve kalitede siyah renk futbol ayakkabısı ile değiştirilecektir.

 İlkokul bölümümüz olan U10 ve U7 arası minik sporcularımızın da kullanmakta oldukları eskidikçe, yeni ayakkabılarını siyah renk almaları konusunda ilkemizi bildirelim. Ağaç yaşken eğilir.

 3- Bütün sporcularımıza ''diksiyon ve doğru, güzel ve etkili konuşma'' derslerine başlıyoruz
Bugün öğleden sonra genç milli evlatlarımız TRT Spor'da Selçuk tesislerimizden canlı yayına katıldılar. Kılık kıyafet, saç baş, tıraş, her şey mükemmel. Önce A Milli Takım kadrosuna kadar yükselen gururumuz Çağlar konuştu, normaldi.

 Sonra sıra U19 Milli Takım'da oynayan oyuncularımıza geldi. Konuşmalar fena gitmiyordu ancak konu geçen gün oynadıkları ''Türkiye 4 - Ukrayna 3'' mucize U19 milli maçına geldi. TRT İzmir spikeri konuğumuz 3-0'dan oyunu çevirdikleri ve elit gruplara kaldıkları için kutladı falan... Bizim evlatlardan ikisi şöyle dedi: ''Birinci yarıyı rüzgar altında 3-0 yenik bitirdik, hocamız haliyle bizi fırçaladı, biz de sonra birbirimize gaz verip sahaya çıktık, dört gol attık.''

 Bu gaz vermek fiili bizimle pek örtüşmedi arkadaşlar. Bu evlatlarla yedi-sekiz yıldır beraberiz ve onlara en çok gaz vermeyi öğretiyormuşuz gibi osuruk bir durum çıktı ortaya.

 - AFMO'da U15'ten yukarı doğru bütün sporcularımıza ''Diksiyon - Doğru, Güzel ve Etkili Konuşma'' derslerine başlıyoruz.
- Bu dersin etkinlik sorumlusu medya ilişkileri yöneticimiz Ali Ergöçmez'dir. Hem kendisi verir hem de dışarıdan uzman getirir.
- Herkes haftada 1 ders almak zorundadır.

 Kolay gelsin,
Seyit Mehmet Özkan
Altınordu Arması Yediemini''