ANKARAGÜCÜ'NÜ KONU ALDILAR, ÖDÜLÜ KAPTILAR!

Türk futbolunun en köklü ve efsane takımlarından MKE Ankaragücü Kulübü, her ne kadar 2.Ligde yer alsa bile her alanda etkisini göstermeye devam ediyor.

MKE Ankaragücü son olarak 5 Bilkent Üniversitesi öğrencisinin önemli bir başarı kazanmasına vesile oldu.

Bilkent Üniversitesi’nde öğrenimlerini sürdüren, Kaan Bayat, Melisa Bolayır, Mert Eney, Ceren Erdoğan ve Bekir Yılmaz okullarında verilen bir ödevde Ankaragücü’nü konu aldılar ve 500 eser içinde dördüncü oldular. 3 ayda hazırlanan ödev sonucunda önemli bir başarı elde ettiler.

Grup adına Bilkent Üniversitesi öğrencisi Bekir Yılmaz ile bir röportaj gerçekleştirdik. Büyük başarı kazanan bu ödev nasıl hazırlandı, neler yapıldı. İşte sorularımız ve Bekir Yılmaz’ın cevapları.

Bu ödev için neden Ankaragücü’nü tercih ettiniz?

Çok ilgi çekecek ve kimsenin yapamayacağı bir proje olsun istedik. Ankara’nın simgesi ve Başkentin en önemli değerlerinden olan Ankaragücü’nü araştırmayı karar verdik. Ödevimize“Ankaragücü’nün yakın tarihi ve taraftar grupları” adını verdik.

Ankaragücü ile tanışmanız nasıl oldu?

Ankaragücü taraftarı bir büyüğümüz vardı. Onunla başladık. Kendisi Ankaragücü konusunda bize en çok yardımcı olacak kişinin eski Ankaragücü yöneticisi Abdullah Karaata’nın olabileceğini söyledi. Abdullah Abiyle temas kurduk. Sağolsun bize çok büyük yardımları oldu. Ankaragücü tarihini anlattı, Ankaragücü ile ilgili kitaplar verdi. En önemlisi de Ankaragücü’nün efsane isimleriyle bizi tanıştırdı. Onlar için düzenlenen bir yemekte bir araya geldik.

Bu yemekte neler gördünüz?

Herkes çok sıcaktı. Birbirlerine anılarını anlatıyorlardı. Çok eylenceli bir ortam vardı. Başta İskender  Atasoy olmak üzere bizlere müthiş tarihi bilgiler verdiler. 2.Ligde oynadıkları dönemde Türkiye Kupası’nı, Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı nasıl kazandıklarını anlattılar, Avrupa Kupası maçlarından anılarını anlattılar. Herkes birbiriyle bütünleşmişti. Yıllar geçmesine rağmen çok güzel bir dostluk gördük aralarında.

Başka ne tür faaliyetlerde bulundunuz?

Ankaragücü’nün maçlarına gittik.

Bu maçlarda neler gördünüz. Atmosfer nasıldı?

İnanılmaz bir atmosfer vardı. Ankaragücü 2.Lig’deydi. Ama maçlar Süper Lig havasında oynanıyordu. Bir 2.Lig takımı olan Ankaragücü’nün maçına en az 15 bin taraftar geliyordu. Büyük coşku gözleniyordu. En çok ilgimizi çekende bu oldu. Maç şölen havasındaydı. Hiç böyle bir ortam beklemiyorduk.

Ankaragücü’nün tanımadan önce kafanızda bazı önyargılar var mıydı?

Elbette vardı. Grubumuzdaki bayan arkadaşlar Ankaragücü taraftarından çekiniyorlardı. Yıllardır duyduğumuz bazı haberler onları korkutuyordu. Ama içine girince hiç anlatıldığı, yazıldığı gibi olmadığını gördük. Ankaragücü maçlarına bayanlar, çocuklar ve aileler geliyordu. Bu bizi çok şaşırttı ve rahatlattı. O zaman Ankaragücü tribünlerinin de aslında diğer tribünler gibi, eksileri olduğu kadar çok olumlu taraflarının da olduğunu anladık.

Ankaragücü Kulübüyle iletişiminiz nasıl oldu?

Ankaragücü Kulübüne de gittik geldik. Orada da herkes bize çok pozitif davrandı. Yardımcı oldular. Bilgiler verdiler ve bizi çok desteklediler. Dönemin Ankaragücü teknik direktörü Fuat Akyüz’le görüştük. Kendisi eski futbolculardan olduğu için  ondan da eski  günler ve şimdiki dönemle ilgili bilgiler aldık. Kulüpte herkes bu tarz platformlarda Ankaragücü’nün isminin geçmesi için elinden gelen her şeyi yaptı.

Ankaragücü’ne karşı oluşan ön yargılar, camianın içine girince dağıldı mı?

Evet tamamen dağıldı. Ankaragücü ve taraftarı hakkında daha gerçekci bilgilere ulaştık. Ankaragücü’nün köklü ve şanlı tarihini öğrendik. Taraftarının takıma bağlılığını gördük. Taraftarların imkansızlıklar içinde maçlara gittiğini, ama kulübü için maddi manevi büyük fedakarlıklar yaptığını, Herşeylerini Ankaragücü’ne verebileceklerini gördük.

Dışarıdan bakınca Ankaragücü sizce nasıl görünüyor?

Ankaragücü tarihiyle, başarılarıyla çok büyük bir kulüp. Ankaragücü’ne bakışımız çok değişti. Ankaragücü’nün böyle başarılı ve tarihi bir kulüp olarak düşünmemiştik. Ancak içine girinci ne kadar köklü bir tarihi olduğunu, Kurtuluş Savaşı’ndaki emeklerini, Atatürk’le bağlarını gördük. Taraftarın coşkusunu yaşayarak gördük. Öte yandan bu kadar büyük bir kulübün 3-5 sene içinde alt liglere düşmesi bizi şaşırttı. Eski yöneticiler kulübe büyük zararlar vermişler. Bu potansiyele rağmen Ankaragücü’nü iyi yönetmemişler. İç çekişmeler içine girmişler.

Sonucu aldıktan sonraki duygularınızı öğrenebilir miyiz?

Bütün bu topladıklarımızla ödevimizi hem Türkçe, hem de İngilizce olarak hazıladık ve 1.Aşama olan Bilkent Üniversitesi’nin Tarih Komitesine teslim ettik. Burada ödevler değerlendirilip ilk 10 belirlenecekti. Bizim ödevimiz 500 ödev içinde ilk 10’a girdi. İlk 10’da yapılan değerlendirmede de dördüncü olduğumuz açıklandı. Grup olarak çok mutlu olduk. Ankaragücü ile doğru bir tercih yaptığımızı anladık. Biz aslında birincilik bekliyorduk. Çünkü adaylar arasında kriterlere en uygunu bizimkisiydi.

ABDULLAH KARAATA: ÇOK MUTLUYUM

Bilkent Üniversitesi öğrencilerinin bu ödevlerini hazılamasında yardımcı olan Ankaragücü camiasının sevilen isimlerinden Abdullah Karaata’da öğrencilerin başarısından büyük onur duyduğunu ifade etti. Karaata, “Arkadaşlarımız bana geldiler ve projelerini anlattılar. Bende onlara yardımcı oldum. Türkiye’nin en gözde üniversitelerinden olan Bilkent Üniversite’nde Ankaragücü ile ilgili bir çalışma yapılması beni çok heyecanlandırdı. Kendilerine elimden gelen tüm yardımı yaptım. Öğrencilerimiz çok başarılı bir çalışma yapmışlar. Böylesine marka bir okulda 500 ödev içinde dördüncü olmalarına çok sevindim. Arkadaşlarımız yürekten tebrik ediyorum. Bizleri onurlandırdılar. “ ifadelerini kullandı.

Sporanki