FIBA Avrupa Başkanı, FIBA Dünya Başkan Yardımcısı ve İcra Kurulu Üyesi Turgay Demirel, TRT Spor’a konuk oldu. TRT’nin İstanbul’daki binasında gerçekleştirilen röportajda Demirel, Ayşe Nur Alkaya’nın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
FIBA Avrupa Başkanı, FIBA Dünya Başkan Yardımcısı ve İcra Kurulu Üyesi Turgay Demirel’in röportajının başlıkları şu şekilde:
“Bundan Sonra Böyle Olayların Yaşanmamasını Dilerim”
“Hafta sonu Fenerbahçe takımı kafilesinin yaşamış olduğu olay çok üzücü. Bu olaylar hiçbir ülkede olmamalı. Gerçekten olumsuz sonuçlar olabilirdi. Bu yaşananların bir daha yaşanmamasını dilerim. Umarım önlemler alınır. Tüm Fenerbahçe camiasına, sporcularına ve taraftarlarına geçmiş olsun dilerim. Bundan sonra böyle bir olayın daha yaşanmamasını temenni ederim.”
“Eczacıbaşı'nı Tebrik Ederim”
“Avrupa Şampiyonu olan Eczacıbaşını tebrik ederim. Geçtiğimiz yıl bu tarihlerde, basketbolda Galatasaray Odeabank ile Fenerbahçe, Kadınlar Euroleague’de final oynamıştı. Bu yıl da voleybolda aynı şey oldu. Her iki kulübümüzü de neticelerinden dolayı kutluyorum.”
“Fenerbahçe’ye Başarılar”
“Bu haftasonu Prag’da Kadınlar Euroleague Final Four organizasyonu düzenlenecek. Umarım Fenerbahçe başarılı olur ve kupayı da kazanır.”
“Yapılması gerekenler çok fazla şey vardı”
“Başkanlığımı üç ayrı dönemde değerlendiriyorum. Yapılması gereken ilk başta çok fazla şey vardı. 1992 yılında Türkiye Basketbol Federasyonu bugünden çok farklıydı ve yapılacak da çok iş vardı. Bu konuda epey hızlı çalışmalar yaptık. Özellikle Avrupa Şampiyonası’na katılamayan ve kadın milli takımları olmayan ortamdan, daha ileriye nasıl gidebilirizin altyapısını oluşturduk. Altyapı geleneğimizi değiştirerek, ileriye yönelik projelerde basketbolu değiştirmeye çalıştık. Profesyonel antrenörü milli takımın başına getirdik ve özel uçakla Çek Cumhuriyeti’ne maç organizasyonu gerçekleştirdik. 10-12 yıl sonra Avrupa Şampiyonası’na katıldık. Profesyonelliğin ve sponsorluğun önünü açtık. Pınar Karşıyaka bunun ilk uygulamacısı olarak Türk basketboluna katkı veriyor. Bir çok konuda başlangıçtan 2001 yılına kadar ciddi başarılı süreç yaşadık”
“Bu Başarı Daha da Yukarıya Taşınacaktır”
“Herkesin kabul edebileceği gibi Avrupa ve Dünya Şampiyonaları sadece basketbolda değil, tüm spor tarihinde iz bıraktı. Dünya genelinde de bu başarı değerlendirildi. 1998 yılında Dünya Şampiyonası’nı seslendirmiştim. 12 sene önce 2010 hedefi koyduk ve çok da iş yaptık. ABD ile Dünya Şampiyonası’nda final oynadık. Yarı finalin ardından o arada boş gün, dinlenme süreci olsaydı belki finali de kazanabilirdik. Türk gençliğine hedefler koymalarına yardımcı olduk. 3-4 yıldır Avrupa Şampiyonası’nda alınan başarılar bu gençlerin başarısı ve Türkiye Basketbol Federasyonu’nun başarısı. Bugün Türkiye, ilk 10 içerisinde yer alıyor. Altyapılarda ise ilk 5 içerisindeydik. 1992 yılında Dünya’da sıralama var mı bilmiyorduk. Ancak sonrasında stratejik planda bunların hepsini açıkladık. Tabii bu süreç, artık altın madalyaya ilerleyen bir süreç. Gençlerde alınan madalyalarda bunlardan ibaret. Ben çok ümitliyim. Hem Türkiye Basketbol Federasyonu’nun hem de kulüplerin kadroları, bu başarıyı daha da yukarıya taşıyacaktır.”
“Kararlarınız Zaman Zaman İnsanları Üzebiliyor”
“Uzun süre böyle bir görevde bulununca, herkesi mutlu edemiyorsunuz. Kararlarınız zaman zaman insanları üzebiliyor. Ekipleriniz ile yol ayrımına gidebiliyorsunuz ama bunların arasında gerçekten çok azı kötü niyetle yaşanmıştır. Çoğu görev icabı yaşanmış kırgınlıklardır. Bu göreve gelirken, çoğu şeyi yukarıdan görmeyi ve kabullenmeyi kabul etmiştim. Mesela görev sürem boyunca mahkeme açma yoluna gitmemişimdir.”
“2010 Dünya Şampiyonası TBF İçin Özeldi”
“En mutlu hissettiğim ve gurur duyduğum anlar çok fazla var. Çok çalışıyorsunuz, çok gerginlikler oluyor. Madalya kazanmak, çok küçük şeylerin yolunda gitmesiyle gerçekleşiyor. Bazen işler istediğiniz gibi gitmiyor ve bunu başaramıyorsunuz. Özellikle 2010 Dünya Şampiyonası, insan hayatında çok ender başarabileceği bir olay. Eminim bu başarıyı yaratan tüm sporcular, teknik ekip ve TBF ekibi için özel bir anıdır.”
“Harun Erdenay, Çok Deneyim Kazandı”
“Öncelikle şunu açıklamam lazım; FIBA Avrupa Başkanı olduktan sonra sorumluluklarım da arttı. Dünya Başkanı Yardımcısı da seçildim ve dolayısıyla da zamanım uluslararası anlamda yoğunlaştı. Bu anlamda ülkemizde basketbolun geldiği nokta itibariyle çalışmalar var. Uygun bir zaman bekliyordum. 30 Mart tarihinde hem sezon olsun hem de milli takımlar öncesi olsun seçim yapılarak yeni başka seçimi yapılsın… Yönetim Kurulu, genel kurula götürecek ortamı arıyor. Son toplantımızda bu anlamda tek isim olarak Harun Erdenay, delegelerin güvenini alacak. Kadın ve erkeklerde Avrupa Şampiyonaları var. Ayrıca U19 Milli Takımımız da Dünya Şampiyonası’na katılacak. Önemli hedefler var ve kulüplerin de sezon maçları devam ediyor. Ligimiz, kadınlar ve erkeklerde Avrupa’nın en üst düzey ligi durumunda. Kulüplerimizin marka ve bilet satışına yönelmesi durumunda daha da iyi olacak. Harun Erdenay, milli takımlarda, federasyonda ve FIBA’da görevler aldı. Çok deneyim kazandı. Basketboldan öğrendiklerini vermek için devam ediyor. Eğer seçilirse çok iyi işler yapacaktır.”
“Yorum Yapmam Doğru Olmaz”
“Adaylar konusunda yorum yapmam doğru olmaz. İlan edilsin, tarih ve başvuruların ortamı oluşsun, aday olmak isteyenler çıkarlar. Sonuçta başkan, genel kurulun oylarıyla belirlenecek.”
“Umarım İstikrarlı Yapı Devam Eder”
“Genel bir tavsiyede bulunmam gerekmiyor. Harun Erdenay, benim çalıştığım dönemde de, sporculuk döneminde de federasyonun çalışmalarını epey yakından takip etti. TBF Yönetim Kurulu olarak en son bir araya geldiğimiz bir etkinlikte bir konuşma yaptı ve “Sadece iki başkan gördüm,” dedi. Oradaki çoğu kişi için de bu şey geçerliydi. Umarım böyle istikrarlı bir yapı devam eder.”
“Sorumluluklarım Arttı”
“Avrupa basketbolunda yapılması gereken çok şey var. Avrupa basketbol yönetimi de Dünya basketbol yönetimi ile bütünleşti. Geçtiğimiz yıl yapılan İstanbul toplantısında yeni yönetim ilkeleri benimsendi. Tüm kıtalar FIBA altında birleşti. Benim hem FIBA Avrupa Başkanı, hem de FIBA Dünya Başkan Yardımcısı olarak iki tarafta da sorumluluklarım arttı.”
“Gelirleri Arttırmalıyız”
“Avrupa basketbolunda gelirleri arttırmalıyız. Sadece 35 civarında şampiyona ülkesinde değil, 50 civarında ülkede varlık göstermeliyiz. Altyapılarda katılım gösteren federasyonlara benim önerim ile 5 bin Euro maddi katkı yapılmaya başlandı. Yarışabilen ülkelerin sayısının artmasını istiyoruz. Daha fazla sporcunun yetişmesi, Dünya basketbolunu kalkındıracak. Yıldız oyuncular ile daha fazla izleyici çekebiliriz. Teknik kadroların seyir zevki basketbol konusunda desteğini almalıyız. Basketbolseverler yüksek skorlu maçlar izlemek istiyor. Bunlar ile ilgili görevler programımız arasında.”
“1992 Yılında Sadece 3 Çalışan Vardı”
“Türkiye Basketbol Federasyonu çalışanlarıyla yemek yedik. Orada ‘silah arkadaşları’ olarak bana hediye verdiler. 23 yıllık dönemi simgeleyen bir hediye verdiler. Onlarsız Türk basketbolu yürüyemezdi. 1992 yılında sadece 3 çalışan vardı. Bugün ise Ankara ve İstanbul’da toplam 100’e yakın çalışan var. Sadece Avrupa’nın değil, dünyanın en güçlü iki federasyonu olarak toplantılarda isimler zikredildi. Bu durum, Yönetim Kurulu üyelerimize de büyük gurur veriyor. Bundan bizler değil, basketbol ailesi de pay sahibi. Sahada görev yapan hakemlerimizden istatistik, medya ve kamerada görev yapan herkese kadar bu işte payları var.”
“Eşime Anlayışı ve Desteği İçin Teşekkür Ediyorum”
“Başkanlık, çok fedakarlık gerektiriyor ve çok da zaman alıyor. Karakter olarak da mücadele eden bir yapıya sahibim. 1992 yılında oğlum daha doğmamıştı. İlk Avrupa Şampiyonası sürecinde kızım 5 yaşındaydı. Şimdi Amerika’da ve kendisiyle arada görüşebiliyoruz. Eşime bu süreçte gösterdiği aşırı anlayış ve destekten dolayı teşekkür ediyorum.”
“Kulüplerimiz Doğru Şekilde Yönetilmeli”
“Kulüplerin yapıları Türkiye’de biraz daha farklı. Basketbol liglerimizin yapılarına baktığımızda müessese ve firma kulüpleri olduğu kadar, belediye ve eğitim kulüpleri de var. Hepsi dernekler yasasına göre yönetiliyor. Genel Kurullarda yönetim değiştirildiğinden 2-3 senede değişiklikler oluyor. Oralarda da istikrarlı yapı olması en önemli kriter. Türkiye Basketbol Federasyonu olarak bunu şart koşacak gücümüz yok. Özellikle spor kulüpleriyle ilgili genel anlamda bir sıkıntı var. Üzerinde çok konuşulmasına rağmen bir türlü gerçekleşmeyen kulüpler yasası var. Doğru bir şekilde yönetilmeli. Daha istikrarlı bir yapı olması durumunda, daha şeffaf ve doğru şekilde kulüplerimiz yönetilecektir. Umarım ilerleyen dönemlerde bunlar da yapılır.”
Okuyucuların Tercihi
Copyleft 2015 - klasspor.com. "İnsan beyninin ürettiği hiçbirşey bize ait değildir." Klasspor editörleri ya da yazarları tarafından üretilmiş tüm haberleri, yazıları, fotoğrafları ve videoları sormadan, kaynak göstermeden kullanabilirsiniz.Kaynak gösterirseniz o sizin güzelliğiniz olur. Göstermeyene küfür, gösterene teşekkür etmiyoruz.
klasspor.com basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Sitemizde yapılan tüm yorumlardan yazarları mesuldür. Boşuna hukuki süreç yaşamamak için biz kontrol etmeye çalışıyoruz ancak gerekli durumlarda IP adresleri "Aman tanıdıktır" diye düşünülmeden savcılara verilebilir.