Hürriyet Gazetesi'nin vergi uzmanı yazarı Şükrü Kızılot Türkiye'nin futbolcular için vergi cenneti olduğunu ifade ederken bir yandan da ilginç bir vergi kaçırma olayını isim vermeden anlatmış...
"Aurelio’nun pişmanlığı ve Türkiye’deki cennet" başlığı ile yayınlanan köşe yazısında Kızılot, "Cehenneme çevirenler" bölümünde "Türkiye, futbolcular ve kulüpler için vergi cenneti olmasına rağmen, bu cenneti, kulübü riske sokarak, cehenneme çeviren yöneticiler de var!.." ifadesini kullanıyor.
Kızılot yöneticiyi ise şöyle tarif ediyor, "Mali sorunu olmayan bir kulübün başkanı... Daha önce vergi kaçakcılığı nedeniyle soruşturmaya uğramış ve uzlaşma ile cezası taksitlendirilmiş. Buna rağmen hala akıllanmamış"
Bu başkan bunlara rağmen hala yasal oranda vergisini ödememek için mali asbaşkanına baskı yapıyormuş. Mali asbaşkanın uyarılarına da kulak asmayan gözü kara başkan 2.başkanı ile "Eğer korkuyorsa geçmiş tarihli istifasını yazsın" haberini göndermiş.
Şükrü Kızılot kulüp başkanını ismini vermemiş ama ipuçları çok ilginç... Öncelikle şunu belirtmekte yarar var. Şükrü Kızılot Gençlerbirliği'nin mali asbaşkanı... Yani yazısında yazdığı asbaşkan kendisi olabilir. O zaman Başkan da İlhan Cavcav oluyor ki kuvvetle muhtemel... Çünkü Gençlerbirliği'nin Maliye'den 30 trilyona yakın ceza yediği ve uzlaşma ile 3 trilyona indiği biliniyor.
Bakalım Şükrü Kızılot ileri ki günlerde bahsettiği başkanı açıklayacak mı? Ya da Maliye Kızılot'a soracak mı?
Bekleyip göreceğiz...
Okuyucuların Tercihi
Copyleft 2015 - klasspor.com. "İnsan beyninin ürettiği hiçbirşey bize ait değildir." Klasspor editörleri ya da yazarları tarafından üretilmiş tüm haberleri, yazıları, fotoğrafları ve videoları sormadan, kaynak göstermeden kullanabilirsiniz.Kaynak gösterirseniz o sizin güzelliğiniz olur. Göstermeyene küfür, gösterene teşekkür etmiyoruz.
klasspor.com basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Sitemizde yapılan tüm yorumlardan yazarları mesuldür. Boşuna hukuki süreç yaşamamak için biz kontrol etmeye çalışıyoruz ancak gerekli durumlarda IP adresleri "Aman tanıdıktır" diye düşünülmeden savcılara verilebilir.