"500 BİN EURO KAZANIRKEN, ORADA 4 KATINI KAZANIR.

Kasımpaşa Teknik Direktörü Şota Arveladze, Rus basınına bir röportaj verdi ve birçok konu hakkıdan görüşlerini dile getirdi. Şota, Ajax'ta forma giydiği günlerde başına gelen ilginç bir anısını da anlattı ve esprili kişiliğini bir kez daha kanıtladı.

Rus basınına demeç veren Şota, Kasımpaşa'nın; Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray gibi İstanbul takımlarıyla rekabet edebilmesi için stada ihtiyaç duyduğunu dile getirerek, "Öncelikle ve en önemlisi stada, atmosfere, taraftara ve şehre ihtiyacı var. Son iki sene ligi 6. sırada tamamladık. Geçen sezon  dördüncü sıraya sadece 3 puan uzaktaydık ancak fark etmiyor. Bir, iki veya üç puan bir şeyi değiştirmiyor, bu sadece istatistik. Kulübe geldiğimde başkan dedi ki; Anzhi gibi para harcamak kolay ancak kulüp balon gibi patlayabilir" ifadesini kullandı. 

Kasımpaşa'nın "büyük kulüp" olması için önünde uzun bir yol olduğunun altını çizen Şota, "Buna ortam hazırlamak için 10 yıla ihtiyaç var. Geçen yıl, şampiyonluk yaşayan Beşiktaş, Bursaspor, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor'un hepsini yendik. Yendik de ne oldu? İstatistikler bu gerçeği not etti ancak bizim maçlarımıza halen 8-10 bin kişi geliyor. Geleneklerde değişim her zaman zordur. 100 yıldır, 4 büyük takım var. Şimdi statlar yapılmaya başlandı, diğer kulüpler daha çok paraya sahipler ve iyi takım çemberi genişledi" dedi.

Ryan Babel transferinde risk alıp almadığı sorulan Gürcü teknik adam, "İki seçeneğimiz vardı; Babel ve Salomon Kalou fakat Kalou para nedeniyle olmadı. Babel kesinlikle alternatif değildi, onu çocukluğundan beri tanıyorum. Bu oyuncular Kasımpaşa gibi takımlara kolayca gelmez" diye konuştu.

Kayserispor'da geçirdiği dönem ile ilgili de konuşan Şota Arveladze, "Kayserispor Kulübü, Başkanı ve Sportif Direktörü; Türkiye'ye geri dönmem konusunda çok şey yaptı çünkü AZ Alkmaar'da 4 sene Louis van Gaal'in yardımcılığını yapmıştım. Ayrılmayı düşünmüyordum ancak Türkler beni aldı ve "zaman geldi, haydi çalışalım" dediler. İki iyi sene geçirdik, 5. ve 6. sıradaydık. Transferler yapıldı, başarılı oyuncular alındı. Başkaları bu oyuncuları üç veya dört sene bir arada tutarlar fakat Türk futbolunda, bir oyuncu iyi bir sezon geçirirse, pat! Galatasaray gelir ve 10 milyon euro öder, bununla baş etmek imkansız. Burada 500 bin euro kazanırken, orada 4 katını kazanır. Benim iki senelik dönemimde 28 oyuncu gitti. Her seferinde sıfırdan başlamak zor fakat benim çok tecrübem var" dedi.  

Türkiye'de yankıları halen devam eden "şike süreci" ile ilgili sorulan soruya da cevap veren genç teknik adam, "Bunun şike olduğunu düşünmüyorum, anladığım kadarıyla bu daha çok teşvikle ilgili ki yüzde yüz etik olmayan bir şey. Fakat istediğin skorun oluşması için birilerine para vermek görünür bir şey değil. Bunun olmadığını veya asla olmadığını tartışmayacağım. Sovyetler Birliği Ligi'nde de Dinamno Kiev ile Tiflis bu işte birlikteydiler. Türkiye'de, Fenerbahçe ve Trabzonspor arasında şampiyonluk için mücadele vardı. Fenerbahçe'nin, Trabzonspor'un oynayacağı takımları motive ettiği ortaya çıktı. Sonuç olarak, iki takım da ligi 82 puanla bitirdi ancak averajı daha iyi olan Fenerbahçe şampiyon oldu. Ben de Rangers ile bir kere böyle şampiyon olmuştum. Biz son maçı 6-1, Celtic 4-0 kazanmıştı" dedi.

Ajax'a geldiği ilk zaman başından geçen komik bir olayı da anlatan Şota, "Ajax'ta ilk haftada bana top vermemişlerdi, bazıları benim oraya kaçapuri (Gürcistan'a ait geleneksel peynirli ekmek) yapmaya geldiğimi sanmışlardı. Kendimi ikinci haftada kanıtladım" diye konuştu.

Trabzonspor'un eski golcüsü, şu anda Manchester United'ı çalıştıran Hollandalı Teknik Direktölr Louis van Gaal ile ilgili de şu ifadeleri kullandı: "O bir diktatör değil sadece çok dürüst. Bayern Münih'i çalıştırırken tüm takımın önünde pantolonunu indirdiğini sanmıyorum, böyle bir şey duymadım. Buna ihtiyacı yok"

Ajax'taki iki sezonunun ardından Juventus ve Fatih Terim'in çalıştırdığı Fiorentina'dan teklif aldığını açıklayan Gürcü Teknik Direktör, "Laudrup ve Litmanen gibi isimlerle oynarken, İtalya'ya gitmeyi düşünmedim. Gerçi daha sonra her şey değişti ve Rangers'a gittim ve kariyerimin en iyi dönemini geçirdim" dedi.

Şota, 1 sezon formasını giydiği Levante'de bir sene daha da kalabileceğini ancak bunu istemediğini ise şu sözlerle açıkladı. "35 yaşındaydım, bir sene daha kalabilirdim fakat hem kendine, hem başkalarına işkence yapmaya ne gerek var?" 

Ajansspor