Ebru Yıldırım, profesyonel olarak voleybol oynadı ancak futbol tutkusu hep ağır bastı. Üniversitede aldığı eğitimini, teknik ekip ve futbolculara aktarmak için yola koyuldu ve alandaki boşluğu doldurmaya kararlı.
Bayanların spora olan ilgisi her branşta artış gösterirken, lisanslı oyuncu sayısı da hızla çoğalıyor. Bunun yanında, sahanın dışında olup, saha içindekilere yardım edenler de var. Bu isimlerden biri de Ebru Yıldırım. Profesyonel olarak Ankaragücü ve Polisgücü bayan voleybol takımlarında 8 yıl forma giyen Yıldırım’ı diğerlerinden ayıran bir özelliği var. O salonda başlayan spor sevdasını, yeşil sahada, futbolda sürdürüyor. Yeni görevini, en yalın haliyle, teknik ekip ve oyunculara psikolojik destek sağlamak olarak tanımlıyor.
Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Yüksekokulu Antrenörlük Bölümü mezunu olan Ebru Yıldırım, futbolcularda durumluluk, kaygı ve bunun performansa yansıma psikolojisi üzerine yüksek lisans sahibi. Yüksek lisans tezini yazarken Life Kinetik ile tanıştığını ve bunun özellikle Almanya’da çok yaygın kullanılan bir sistem olduğunu belirten Yıldırım, şöyle konuştu:
“Bundesliga’da Alman takımları bu çalışmalara ilgi gösteriyor. Büyük firmalar bunu uyguluyor. Köln Üniversitesi, Alzheimer ve Parkinson hastalığının tedavisinde bu sistemden faydalanıyor. Almanya’da bunun eğitimini aldım. Orada kalmak istemedim ve bu yapıyı Türk futboluna kazandırmak için kolları sıvadım. Bu sistemi, futbolkulüplerimizde uygulamayı planlıyorum. Bu sistemde, beynimizin bir çok alanı çalışıyor. Algılama, beyin jimnastiği ve hareketin bütünleşmesi ile yüksek performansa ulaşılması hedefleniyor. Futbolu öğrenirken, sağlam antrenman metodunun yanı sıra, eğlenmek de önemli. Çevre kontrolü, çevresel etkilere bağlı duygu ve düşüncelerin kontrol edilememesi gibi sorunlar, bu sistemin yardımı ile kolayca çözüme kavuşabiliyor. Teknik Direktörlerden Bülent Uygun ve Ersun Yanal ile bir dönem çalıştım. Gençlerbirliği’nde de kısa süreli görev aldım. İngiltere’de, Manchester United, Manchester City, Liverpool ve Everton gibi takımların, kulüp yapılarını ve çalışma ortamlarını görme fırsatım oldu. Sürekli kendimi geliştirme çabası içindeyim.”
YABANCI OYUNCULAR FAZLA SORGULAMIYOR
Teknik ekipler içinde, bireysel performansı arttıran gelişim antrenörü olarak görev aldığını dile getiren Yıldırım, şunları söyledi:
“Takım kadrosunun yenileme çalışmalarında aktif rol alıyoruz. Oyuncu grubuna; plates, nefes egzersizi, ritm, koordinasyon çalışması ve eğitsel oyunlarla yardımcı oluyoruz. Sakatlıktan sonraki dönemde ya da antrenörün belirlediği program dahilinde, özel çalışmalarla oyuncuları hazırlıyoruz. Şu an Türkiye’de bu çalışma yapılmıyor. Bu bölümde Türkiye’de bir boşluk var. Ben bu alanı doldurmak için çaba harcıyorum. Bir bayanın, futbol kulübünde görev yapması, bu çalışmanın da altyapı ekiplerinde başlatılması gerektiğini düşünüyorum. Bunun çok olumlu geri dönüşlerinin olacağına inanıyorum. Futbolcuları ikna konusunda çok zaman harcıyoruz. Bu ikna süreci nedeniyle yıldız yetiştirme konusunda zorlandığımız bir gerçek. Yabancı oyunculara bir şeyler veriyorsunuz. Faydalı olacağına inanıyor ve çabuk kabulleniyor. Hiç sorgulama yapmıyor. Bizde gelişime ve farklılıklara açık olmalıyız. Oyuncular, gelişimleri konusunda, kendilerine yardımcı olacak, yeni bilgiler sunacak kişilere ve alanlara daha çok ilgi göstermeli. Kulüp yönetimleri de bu konularda duyarlı olmalı. Futbol bir ekip işi ve bu ekibin içinde bizim gibi yardımcı kuvvetlerin, destek ekiplerinin de bulunmasının çok faydalı olacağını düşünüyorum.”
Okuyucuların Tercihi
Copyleft 2015 - klasspor.com. "İnsan beyninin ürettiği hiçbirşey bize ait değildir." Klasspor editörleri ya da yazarları tarafından üretilmiş tüm haberleri, yazıları, fotoğrafları ve videoları sormadan, kaynak göstermeden kullanabilirsiniz.Kaynak gösterirseniz o sizin güzelliğiniz olur. Göstermeyene küfür, gösterene teşekkür etmiyoruz.
klasspor.com basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Sitemizde yapılan tüm yorumlardan yazarları mesuldür. Boşuna hukuki süreç yaşamamak için biz kontrol etmeye çalışıyoruz ancak gerekli durumlarda IP adresleri "Aman tanıdıktır" diye düşünülmeden savcılara verilebilir.