Ankaragücü Başkanı Mehmet Yiğiner, Kontv’de Yunus Kabal ve Yusuf Yalkın’ın birlikte sundukları ‘Spor Kritik’ programına konuk oldu ve önemli açıklamalarda bulundu.
Kontv’nin Ankara bürosundan canlı olarak yayınlanan ‘Spor Kritik’ programında Yunus Kabal ve Yusuf Yalkın’ın sorularını yanıtlayan Yiğiner’in Ankaragücü ile ilgili açıklamaları ve değerlendirmeleri şöyle:
“FIFA’YLA İLGİLİ BİR TEHLİKE KALMADI”
“13 ay öncesine göre bugünü değerlendirdiğimiz zaman bayağı yol kat ettik. Herkes Ankaragücü amatöre kadar düşer diyordu. Özellikle FIFA borçlarından dolayı; bir futbolcunun borcu yüzenden eksi 6 puan ve küme düşme ile karşı karşıya kalıyorsunuz. Göreve geldiğimizde Ankaragücü’nün 80 milyon TL görünür bir borcu vardı. Fakat, hiç ummadığınız bir şekilde FIFA’dan bir dosya geliyor. 80 milyon TL 90 milyon TL’ye çıkabiliyor. Yakın zamanda 6-7 adet yabancı futbolcu ve teknik direktörün FIFA’dan bize yazısı geldi. 1 milyon 50 bin Euro ödememiz lazım. Ödemediğimiz zaman ne olacak; yine aynı şekilde eksi 6 puan ve küme düşme. Genel anlamda baktığımızda onlarca dosyayı çözdük. FIFA’yla ilgili şuan bir tehlike kalmadı. Transfer yasağıyla ilgili de onları da yapılandırdık, anlaşma yaptık. Onlarca futbolcu, menajer ve teknik sorumlu ile görüşerek, mutabakata vardık.”
“SADECE EKONOMİK DESTEĞE İHTİYACIMIZ VAR”
“Şu an Ankaragücü’nün, geçmiş yıllara baktığımız zaman, özellikle son 2 sezona baktığımız zaman kurumsallaşmış bir yapıya kavuştuğunu ifade edebiliriz. Bizim kulübümüz Ankaragücü malzemenin en iyisini kullanır, yurtiçi-yurtdışı seyahatler yapılır, kesinlikle kimse sormaz, bu paralar ödenecek mi ödenmeyecek mi diye. Kulübün tüm harcamaları yapılır. Şu an geldiğimiz noktada kamuoyu olsun, firmalar olsun Ankaragücü’ne güveniyor. Bu güven sağlanmış durumda. Kurumsal yapıya oturttuk kulübümüzü. 13 ay öncesine kıyasladığımızda kulübümüzde şu an hiçbir problem gözükmüyor. Sadece ve sadece ekonomik desteğe ihtiyacımız var.”
“ÇARKI DÖNDÜRMEDEN BİRLEŞTİRME YAPAMAZSINIZ”
“Ankaragücü 100 yılını aşmış bir marka, Ankara’nın önemli bir değeridir. İsim değişikliği ile ilgili konular karşılıklı görüşülmeden, fikir alışverişinde bulunulmadan ‘biz böyle düşünüyoruz, böyle yapacağız’ mantığıyla hareket edildiği zaman yarı yolda kalırız. Ankaragücü’ne gönül vermiş yüzbinler var. Ankara 5 milyonu aşan nüfusuyla büyük bir il ve başkent. Dolayısı ile yüzde 10’luk bir kesim Ankaragücü’ne sempati duyuyorsa, ya da taraftar olarak yüzde 10’luk kesim varsa bu da 500 bin kişi yapar. Yüzde 5 bile olsa bu kesimin görüşleri çok önemli diye düşünüyorum. Kaldı ki yerel seçimler öncesinde birleştirmenin mümkün olmayacağı da bir gerçektir. Biz MKE Ankaragücü diye genel kuruldan şirketleşme yetkisi aldık. Kulübümüzü MKE Ankaragücü A.Ş’ye çevirmek için yetki aldık ama çevirmedik. Sezonu beklememiz lazım. Biz duruma göre, gelen desteğe göre hareket edeceğiz. Belki bize ekonomik yönden destek gelecek ve hiç bozmayacağız. MKE Ankaragücü aynı şekilde İmalat-ı Harbiye ruhuyla devam edecek. Baktık ki destek gelmiyor belli borçlardan kurtulmak için sezon sonunda profesyonel futbol şubesini A.Ş. yapacağız. Zaten sezon bitmeden bu tür ‘birleştireceğiz, anlaşacağız’ gibi sözler havada kalır diye düşünüyorum. Böyle bir şey olamaz. Öncelikle sezonun bitmesi lazım.
Biz ne yaptığımızı bilmek zorundayız. Sağlıklı düşünüp sağlıklı karar vermek durumundayız. Bir açıklama yaptım, şu şöyle bu böyle olacak değil. İstişare edilerek bu işler görüşülür, konuşulur, tartışılır. Ondan sonra karar verilir. Kaldı ki bizim ondan önce çözmemiz gereken bir problem var. Ne var; Ankaragücü borç batağında. Ankaragücü’nün şuan en az 7-8 milyon TL nakit paraya ihtiyacı var. Şimdi siz bunu bulmadan, çarkı döndürmeden birleştirme yapamazsınız. Birleştirmeyi yaptığınızı düşünün, birleştirdiğiniz kulüp olarak Ankaragücü’nü bu ligde oynatamazsınız. Süper Ligde de oynatamazsınız. Neden oynatamazsınız? Çünkü, aynı şekilde FIFA’dan gelen cezalardan dolayı takım yine amatöre düşer, Süper Ligden yine düşer.”
“İMKANLAR ANKARAGÜCÜ’NE DE SAĞLANMALI”
“Bugün Mehmet Yiğiner başkanlığında ağırlıklı esnaf ve bürokratlardan oluşmuş bir yönetim var. Kulübe katkısı olan herkesi delege yapıyoruz. 600’lerden aldık, bugün bin 500 delege var. Hedef 3 bin. Delege sistemini tüm Ankara’ya açtık. Herkes gelip delege olabilir. Herhangi bir sınırlama yok. Ankaragücü Ankara’nın takımı. Öyle de olması en doğrusu. Ankaragücü Mehmet Yiğiner’in şahsi takımı değil. 25 Ocak’ta yaptığımız genel kurulun üç ay öncesinden ‘gelin Ankaragücü’ne seçim yapıyoruz, katkı sağlayacak kim varsa bir ekip oluştursun, yönetimini kursun, biz de dışarıdan destek olalım’ dedik. Ankaragücü’nün önünü açmak için yaptığımız genel kurulda yeni bir ekip gelsin, biz de bunları destekleyelim diye düşündük. Maalesef aday çıkmadı. Ankara büyük bir şehir, Türkiye’nin başkenti. Ankara’nın büyük imkanları var. Bu imkanlar nasıl Ankaraspor’a ve Keçiörengücü’ne sağlanıyorsa Ankaragücü’ne de sağlanmalı. Burada ciddi bir adaletsizlik var. Biz bunu camiamıza izah edemiyoruz. Bugün burada eski başkanlar yok, herhangi bir engel yok, Ankaragücü Ankara’nın takımı, yönetimimiz herkesin benimsediği bir yönetim. Tüm imkanlar yukarıda saydığım takımlara pay edilmiş. Biz ne söylersek söyleyelim bizim taraftarımız Melih Bey’e oy vermez. Her şey apaçık ortada. Burada ciddi bir oy potansiyeli var. Bu direnç nedir? Bunu aşmak lazım. Artık taraftarla, halkla bütünleşmek lazım.”
“BÜYÜK BİR ADALETSİZLİK VAR”
“Tribündeki profil değişiyor. Yönetim olarak tam kadro çocuklarımız, eşlerimiz ile birlikte bu hafta yine maçtaydık. Artık, taraftarlarımız eşini, çocuğunu alarak maça geliyor. Böyle baktığımız zaman sosyal bir sorunu çözmüş olduk. Bu sorunu taraftarlarımızla kendi aramızda çözdük. Emniyetten ve valilikten herhangi bir destek olmaksızın bu sorunu biz çözdük. Eğer biz maçlarda taşkınlık yapar, küfür edersek olmayan paramızı federasyona veririz. Kaldı ki seyircisiz oynarız. Zararını biz görürüz. Gerek taraftar liderlerimiz olsun, gerekse taraftarımız olsun artık bunu algıladı. Herkes artık takımına sahip çıkıyor. Her şey çok güzel. Şehirde sinerji var. Stadda 15 bin kişi tek yürek olmuş herkes kendi takımını destekliyor. Fakat ne hikmetse gerek iş adamlarımızdan olsun, gerekse belediye başkanlarımızdan olsun her biri bir kenarda duruyor. Sanki bu kulüp Mehmet Yiğiner ve arkadaşlarının kulübü. Sanki, bu borç da Mehmet Yiğiner’e ailesinden kaldı. Böyle bir şey yok ki. Gelin hep beraber iyi işler yapalım. Düşünün dünyada hiçbir başkent yok ki şampiyon çıkartmasın. Bir tek Ankara var, şampiyon yok. Gelin büyük oynayalım. Birleştirilecekse bir çatı altında birleştirin. Bu çatı Ankaragücü’dür. MKE Ankaragücü’nü destekleyin. Şu borçlarımızı bir ödeyelim. Ondan sonra bir değerlendirme yapalım. Yine diyorum; yürekten söylüyorum. Gerçekten büyük adaletsizlik var. Adaletsizlik karşısında sessiz kalırsak Hazreti Ali’nin dediği gibi dilsiz şeytanız.”
“EMİN OLUN BİZ ÇOK YORULDUK.”
“Biz hep siyasetin dışında durmaya özen gösterdik. 13-14 aydır siyasete bulaşmamaya gayret gösterdik. Tamam, Melih Bey başarılı bir belediye başkanımızdır. Bu başarısını Ankaragücü’nde de göstersin. Ankaragücü’nü de desteklesin. Tüm taraftarlar da vermiş olduğu desteğe ve katkıya göre ona sahip çıksın. Şimdi Ankaragücü’ne kim sahip çıkarsa bu gerçektir, Ankaragücü’de ona sahip çıkacaktır. Bizim kulübümüzün maneviyatı yüksektir. Kurtuluş savaşına katılmış, kendi futbolcularından şehit vermiş, savaş zamanında cephane üretmiş bir kulüptür Ankaragücü. Bizler kimseyi yarı yolda bırakmayız. Bizim gönlümüzden geçen Melih Başkanımızın artık bu işe el atması. Emin olun biz çok yorulduk. 6-7 avukatla beraber hiç çözülmeyecek dedikleri sorunları çözdük. 22 milyon 700 bin TL ödememiz gereken FIFA borcunun 3 milyon 270 bin TL’lik kısmını ödemişiz ve bu ödemelerden tam 8 milyon TL indirim yaptırmışız. Yurtdışında gerçekleştirdiğimiz ziyaretlerde ve görüşmelerle futbolcularla, menajerler ve kulüp yöneticileri ile görüşerek yaptık bunları. Geldiğimiz noktada geçmiş dönemde 2 sezon en çok gol yiyen takımımız kimlik değiştirdi, artık en çok gol atan takım kimliğine büründü.”
“DESTEK GELMEZSE 1 MART’TA İSTİFA EDERİM”
“Melih Bey’e kulübümüzün ekonomik desteğe ihtiyacı olduğunu ifade ettim. Geçen hafta zannedersem 2 milyon TL belediyeden (meclis) bir yardım çıkarttılar. En son görüşmemizde kulübümüzün 7-8 milyon TL maddi desteğe ihtiyacı olduğunu ve bunun da acil olduğunu söyledim. En son transfer ettiğimiz futbolculara daha ödeme yapmadık. Futbolcular ve bize mal ve hizmet veren firmalar tamamı bize güvendi. Biz bu işleri yaparken çekle senetle de yapmıyoruz. Sadece sözle yapıyoruz. Dolayısı ile biz bunları ödemekle yükümlüyüz. Tüm sorumluluk Mehmet Yiğiner’de. Biz borç bırakıp gitmeyiz. Bu borç kimin? Biz borçtan kurtulalım istiyoruz. Kendi yağımızla kavruluruz.
Mehmet Yiğiner’in ve arkadaşlarının alabileceği bir sorumluluk vardır. Şahsımın ödeyebileceği kadar borca kefilim. Çünkü söz verdim futbolcu arkadaşlarıma ve firmalara. Bu süreci uzatırsak biz bu işte olmayız. Mart ayına kadar bekleyeceğiz. Mart ayında eğer gereken destek gelmezse taahhüt ettiğimiz borçların hepsini biz kendimiz yönetim olarak öderiz. Destek geldi geldi, destek gelmedi 1 Mart’ta Mehmet Yiğiner istifa eder.”
“KONTV’YE, ‘SPOR KRİTİK’ PROGRAMI YAPIMCILARINA TEŞEKKÜRLER”
“Ankaragücü camiası adına sizlere teşekkür ediyorum. Bizlerin duygularına tercüman oldunuz. Biraz sabretmemiz lazım diye düşünüyorum. Güzel günler gelecek. Bundan da şüphemiz yok”
Okuyucuların Tercihi
Copyleft 2015 - klasspor.com. "İnsan beyninin ürettiği hiçbirşey bize ait değildir." Klasspor editörleri ya da yazarları tarafından üretilmiş tüm haberleri, yazıları, fotoğrafları ve videoları sormadan, kaynak göstermeden kullanabilirsiniz.Kaynak gösterirseniz o sizin güzelliğiniz olur. Göstermeyene küfür, gösterene teşekkür etmiyoruz.
klasspor.com basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Sitemizde yapılan tüm yorumlardan yazarları mesuldür. Boşuna hukuki süreç yaşamamak için biz kontrol etmeye çalışıyoruz ancak gerekli durumlarda IP adresleri "Aman tanıdıktır" diye düşünülmeden savcılara verilebilir.