Başbakan yardımcısı Bülent Arınç, Fenerbahçe’nin İstanbul Büyükşehir Belediyespor karşısında aldığı yenilgiye kızıyor. Çünkü memleketi Manisa’nın süper ligdeki temsilcisi Akhisarspor dolaylı olarak sıkıntıya giriyor.
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan siyaset ile futbolu birarada götüren şahsiyetlerden. Mersin İdmanyurdu’nun herşeyi ile yakından ilgileniyor. Transferinden teknik direktörüne değin ne yapılacaksa, bakanın onayı gerekiyor.
Eski bakan, AKP milletvekili Faruk Nafiz Özak’ın Trabzonspor sevgisini bilmeyen yok. Vitrine çıkmadan, ortalıklarda fazla görünmeden bordo-mavili kulübün çıkarlarını kolluyor.
Spor Bakanı Suat Kılıç Samsunlu. Gönlü her daim kırmızı-beyazlı renklerden yana. Tarafsızlığını korumak durumunda olsa da, zor günlerinde hep Samsunspor’un yanında yer alıyor.
Diyeceksiniz ki, yararı var mı? Tablo ortada!
Örnekler çoğaltılabilir. Özellikle alt liglerde futbol-siyaset ilişkisine dair çarpıcı saptamalar yapılabilir. Günümüzde bu durum garipsenmiyor. Aksine eleştirenlere, uzaylı gözüyle bakılıyor.
Dolayısıyla, Türk futbolunun köklü kulüplerinden Ankaragücü’nün neden bu kadar sahipsiz bırakıldığını, başkentli vekiller ve bakanların niçin camiaya bu kadar uzak durduğunu anlamakta zorluk çekiyoruz!
İki sezonda jet hızıyla 2. lige düşen sarı-lacivertli takımın sıkıntılı günlerinde yanında kimsenin bulunmaması, en azından manevi desteğin esirgenmesi, meclis koridorlarıyla statlar arasındaki etkileşimin doğasına aykırı halbuki!
Seçim meydanlarında futbol takımının atkılarıyla şov yapılması, heyecan yaratan vaadler verilmesi, coşku pompalanması ve dönüşümünün sandığa endekslenmesi 80 vilayette ne kadar geçerliyse, Ankara’da tersine yürüyor işler.
İşte 100 yıllık çınarın hali. Köklerini parazitler sarmış, dalları özensizce budanmış ve kaderine terk edilmiş adeta. Bu tablonun sorumlularını Ankaralı futbolseverler çok iyi tanıyor. Lakin siyaset ile futbol arasındaki bağın şifrelerini çözemediklerinden olsa gerek, çaresizce seyretmek zorunda kalıyorlar olup biteni.
Yakın tarihi bilenler anımsar. 12 Eylül darbesinin spora etkilerinden en çarpıcı olanı, Ankaragücü ile ilgilidir. Askeri cuntanın başı Kenan Evren, Ankaragücü’nün Türkiye kupasını kazanmasını gerekçe gösterip 1. lige çıkması talimatı verdiğinde, ne o garip karar, ne de ucube yasa sorgulanabilmişti. Ve 8 yıl yürürlükte kalan bu imtiyazdan, başka hiçbir kulüp yararlanamamıştı!
Şimdi başka senaryolar devrede. Ankaragücü-Ankaraspor birleşmesinden söz ediliyor. İki yıl boyunca yaşananlar unutularak Ankaraspor’un süper lige dönmesi ve “Ankaragücü” adı altında yarışması gibi sıra dışı bir gelişme bekleniyor. Elbette siyaseten icazet alınarak! Olur mu?.. Olursa kimse şaşırmasın. Bu oyunda günah çıkarmanın sonu mu var?..
CEMAL ERSEN - MİLLİYET
Okuyucuların Tercihi
Copyleft 2015 - klasspor.com. "İnsan beyninin ürettiği hiçbirşey bize ait değildir." Klasspor editörleri ya da yazarları tarafından üretilmiş tüm haberleri, yazıları, fotoğrafları ve videoları sormadan, kaynak göstermeden kullanabilirsiniz.Kaynak gösterirseniz o sizin güzelliğiniz olur. Göstermeyene küfür, gösterene teşekkür etmiyoruz.
klasspor.com basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Sitemizde yapılan tüm yorumlardan yazarları mesuldür. Boşuna hukuki süreç yaşamamak için biz kontrol etmeye çalışıyoruz ancak gerekli durumlarda IP adresleri "Aman tanıdıktır" diye düşünülmeden savcılara verilebilir.