İşte o açıklama..
Aslında bu yazıyı yazıp yazmamayı çok düşündüm ama yazmam için o kadar çok neden var ki dayanamadım, sürekli bizlere atılan iftiralar , internet sitelerinin çığrından çıkması ve Ankaragücümüzün gidişatı bu yazıyı yazmayı kaçınılmaz hale getirdi.
Geçenlerde bazı taraftar grupları Melih Gökçekin dönmesi için çağrıda bulundu olabilir tabiki herkesin fikri var bizim saygımızda sonsuz orda bizi şaşırtan taraftarın tutumu değil Abdullah Karaata nın söylemleriydi. Bizler kandırıldı dedin ya sen değil miydin her şeyin içinde olan tüm organizasyonları yapan sen çoçuk musun ki kandırılasın herkesin sen kandırırsın da kimse seni kandıramaz senin gözün açık sen bu işleri iyi bilirsin, sana söylenilecek çok şey var konuştuklarımızda var ama bunları bur da yazmak bana yakışmaz .
Sen sporyolu neye hizmet ettiğin belli değil emin ol ki çizgin olsaydı sana hiçbir şey demiyecektim daha düne kadar duruşun vardı şimdi yok , amaçın kaos ve kaosla beslenmek, bizlerle uğraşma emin ol bu sana hiçbir şey kazandırmaz. Ve sen Hülya neyi kutuyu koydun ve çıkardın sen kim oldun ki hedef olarak bizi seçtin sen bir bayansın ve bize emanetsin sana daha çok şey yazardık ama emanete sahip çıkmak bayana saygı duymak adına sana da yeter bu kadar sen bizi bilirsin bizde seni haddini bil akıllıca işini yap.
Herkes Ankaragücümüz için bir şeyler yapmaya çalışıyor iyi olan herkesin yanındayız bir dernek açıldı Genç iş adamları derneği içinde çok sevdiğim ve değer verdiğim arkadaşlarım var ona bile iftira attınız bizim olduğuna dair evet Gecekondudan çok insan var ama bizim o dernekle sadece gönül bağımız var onlar iş adamları derneği biz taraftar derneğiyiz , sizlere de bu süreçte başarılar dileriz umarım iyi işleri yaparsınız bizde sizi ayakta alkışlarız
Evet çok suçlu var Melih Gökçek , Cemal Aydın ve taraftar , onlar ne kadar suçluysa taraftar da o kadar suçlu . Bu kadar çok taraftar grubunun kurulduğu bir ortamda bunları olması kaçınılmazdı çünkü arkadaşlarımız nefsine yenik düştü ve bir duruş belirleyemedi. Bizler de sütten çıkma ak kaşık değiliz bizim de hatalarımız var bizce doğruyu yaptık ve doğru olanda oydu bizim suçumuz sabırsız olmak ve fevri olmaktı .Bu klubu bu kadar biz borçlandırmadık ve biz icraya vermedik. Birilerine iftira atmak istediniz ve kurban aradınız ve en güçlüyü seçip bizimle oynadınız.
Mevcut yönetimle hiç görüşmedik evet kendisi bizim mahallemizin insanı ama görüşmedik utanmadan bunun için bile iftira ettiniz.Şu an ki yönetimin malesef Ankaragücü için yapacakları çok sınırlı ve yapamıyorlar geldiler ve transfer yasağı için söz verdiler ama yapamadılar zaten transfer yasağı TFF nin 1 yıllık bu işleri durdurmasıyla oluyordu ama bugun itibariyle onu da yapamadılar . Söz verdiğiniz bir şey var bunu yapamadınız bu borçun altından kalkamayacağınız gün gibi aşıkar yapamıyosanız bunu çok net söyleyin bu işi bilmeyen taraftarın duygusuyla oynamayın çünkü başaracam diye geldiniz en başta içimizden birinin mahalemizden birinin bunu başaramayacak olması bizleri çok üzer.
Evet sayın Gökçek sözünü tuttu ve söylemleri doğru çıktı ben giderim düşersiniz dedi düştük aslında o sözü 15 sene önce kendi kendine vermişti ama yeni dile getirdi. Düşmek değil aslında acı olan nasıl düştüğümüz takımı usulsüz olarak o kadar çok borçlandırdın ki görünen tabloda bu takımı kendine muhtaç hale getirdin . 102 trilyonluk borç ve çoğu sizlere paranın büyük bir kısmını almana rağmen usulsüz borçlandırmadan dolayı takım bitmiş durumda , şimdi benlik bir şey yok deme sen bu dairenin tam ortasındasın tam merkezindesin. Bu camia seni 1994 den beri sahiplendi Allaha yemin ederim ki ama sen bu camiayı sahiplenmedin sahiplenseydin böyle olmayacaktık senin Ankaragücü ne nefretin vardı ve bunu düşürerek gerçekleştirdin.
Bu kaos ortamında herkes Cemal Aydın la bağımız olduğunu söyledi bizlerin bırakın bu dönemi 2008 yılından beri kendisiyle hiçbir bağımız olmadığı gibi hiçbir şekilde de görüşmedik ve malesef ölmüş annesine bile kora halinde küfür ettik.
cemal Aydın asla Ankaragücü nün büyümesini istemedi benim çiftliğim olsun dedi hep bu camianın içinde oldu kendi çıkarları Ankaragücü nün önüne geçti ve o da Ankaragücü nü feda etti.
Gelelim kongredeki oy kullanmamıza , arkadaşlar burda bir kahramanlık öyküsü yok ama burda bir kurtuluş reçetesi var ya da umudu , eğer o gün gerekli çoğunluk sağlanamasaydı bugün takımımız kayyuma devr olacaktı ve belki de işin içinden hiç çıkamayacaktık. Hiç ölmeyecek gibi yaşayanlar Allah tan korkun bunu bile kötü ve menfaate yormak sadece ihanet ve art niyettir.
Sizin istediğiniz adam modeli olmayacağım zaten karekterim buna uygun değil. Birçoğunuzla kader birliği yaptım iyisiyle kötüsüyle ama sizler kendi yolunuzu çizmeyi tercih ettiniz tabiki bu en doğal hakkınız ama bunu yaparken hellalleşmemeniz ve arkamızdan onca laf etmeniz canımı çok sıkmakta. Bu dünya menfaat dünyası herkes bir şeyler yapmanın peşinde en çok merak ettiğim acaba içimizdeyken böylemiydiniz umarım böyle değilsinizdir.
Şimdi bir grupsuzluk akımı başladı , bu tribünü biz kurmadık ama yaşaması ve bugüne gelmesi için çok çaba sarfettik , öncelikle bu tribünü kuranlardan allah razı olsun yaşıyorlarsa Allah uzun ömür versin rahmetli oldularsa nur içinde yatsınlar. Dönüp baktığımda içimizden çıkıp bizle yıllarca kader birliği yapan insanların bu tribün bitsin diye 40 takla atmasını hazmedemiyor kabullenemiyorum. Ankaragücü yaşadıkça bu tribün hep olacaktır , takım değil amatöre halı sahaya bile düşse bırakıp giden nankör olsun bunu da yaşadığım sürece göreceksiniz. Burası bir okul kabul etsenizde etmesenizde bu böyle olacaktır ve hep ayakta kalacaktır bu grubu bitirmeye siz dahil kimsenin gücü yetmeyecektir.Büyüklerinin yanlarında onlar bizim abimiz diyen fakat 2 kadeh içkiye bizim hakkımızda konuşanları da asla affetmeyeceğim. İçki delikanlıyı susturur sizin gibi çaçıkları da azdırır, hiçbir zaman alkolün arkasına sığınmadım her şeyi bu yazıyı yazdığım unutmayacağım kadar bilinçli yaptım alkolün yanından bile geçmedim.
Beklemediğim insanlar beni çokkkk derinden vurdu ama tahmin etmediğim birçok insanda sonsuz sadakat gösterdi . Zaten çok sadık ve gururlu arkadaşlarım var hepinizden Allah razı olsun Allah bana ömür verdiği müddetçe bu kapı sizlere sonsuza kadar açıktır.
Hakkımda konuşanlara iftira atanlara asla hakkımı helal etmeyeceğim.Gelin yüzyüze delikanlıca konuşalım bırakın arkadan konuşmayı , derdiniz varsa bir yer tutalım herkesin gelebileceği herkez eteğinde ki taşları döksün bu yeri de tutmaya hazırım yeter ki iftira atmayın ,
İnşallah tez zamanda Ankaragücümüz düzlüğe çıkar . hepiniz Allah a emanet olun... Asla yalnız yürümeyeceksin...
SAYGILARIMLA ALİ İMDAT
Sn. Kaan Aslan,
Taraftar forumlarınızda bu ve buna benzer iddialarınızı dile getirmiştiniz. Kimse sizi muhatap alıp cevap vermiyor diye hiçbir belgeye dayanmayan iddialarınıza sürdürüp durdunuz. Açıkçası bir Mali Müşavir olarak elinizdeki resmi belgelere göre konuşmanızı beklerdim. Ancak verdiğiniz cevaplardan görüyorum ki hiçbir belgeye dayanmayan iddialarınıza rakamlarla, belgelerle cevap verilmesine rağmen halen hiçbir özürde bulunmadığınız gibi, arkadan da dolaşmaya devam ediyorsunuz.
Ne dediniz?
Cengiz Topel Yıldırım’ın bıraktığı dönemde 10 milyon TL vergi borcu var dediniz. 750 bin TL olduğu açıklandı. Üstelik bu rakam ilk kez de dile getirilmedi. Cengiz Topel Yıldırım başkanlığı döneminde düzenlediği basın toplantısında vergi borcunun 750 bin TL olduğunu Vergi Dairesi kayıtları ile birlikte basın mensuplarına dağıttı. Bu ve birçok sitede de bu yayınlandı. Bendeki nüshasını Klasspor'a mail ile gönderdim. Burada yayınlasınlar. Belgeyi de gördükten sonra artık göre artık sağda solda belge arama ile uğraşmaz, bir özür dilersiniz dimi hocam?
Sonra döndünüz “Cengiz Topel Yıldırım kulübe gelen 2.5 milyon TL’yi almış ve ortadan kaybolmuştur” dediniz. O söylediğiniz parayı Ayhan Atalay ve Ender Yurtgüven’in aldığı ortaya konmasına rağmen özür dilemediniz. Üstelik Cengiz Topel Yıldırım’ı hakkı olmayan bir parayı almış ve ortadan kaybolmuş gibi bir hava oluşturmaya çalışıyorsunuz. Ne olmuş? Cengiz Topel Yıldırım 2.5 milyon TL’yi almamış. Ne olmuş? Cengiz Topel Yıldırım işinin gücünün başında hiçbir yere de kaçmamış. Doğruları öğrendiğine göre ayıp ettiğini fark eder bir özür dilersin dimi hocam?
Yetmedi bir mesajınızda 28.2 milyon TL , başka bir mesajınızda 21.2 milyon TL yöneticilere avans iadesi olduğunu söylediniz.. 28.2 milyon TL’lik bir avans iadesinin bilançonun hiçbir yerinde geçmediği söylenmesine rağmen o kısmı görmezden geldiniz, teğet geçtiniz. Ben lafımı söyleyim, en azından izi kalır diye mi düşündünüz ya da bu paraların kimlere gittiği rakamlarla ortaya konup Gökçek’lere gittiği ortaya konunca işinize mi gelmedi bilmiyorum. Ama bunla ilgili de bir özür dilemeniz lazım di mi hocam? Bir insan ortaya bir iddia atılıyor ise bunun karşılığında belgesi olması lazım. Pantolon olmadı gömlek verelim diye iddia ortaya atılmaz. Diğer iddialarınız boşa düşünce bu defa da Cengiz Topel Yıldırım’ın aynı döneme ait farklı rakamlardan oluşan 2 bilanço hazırladığı iddiasını ortaya atmışsınız. Var olduğunu iddia ettiğiniz aynı döneme aitr farklı rakamlardan oluşan iki bilançoyu ortaya çıkarın lütfen. Neredeymiş bu iki bilanço? “Bakın bu birinci bilanço, bu da ikinci bilanço. İkisini de CTY hazırlamış. Aynı döneme ait. Aralarında 7 milyon TL fark var” diye ortaya koyabiliyor musun? Siz mali müşavirmişsiniz. Bu iddiaları “Ben öyle duydum” edebiyatı yapmadan belgelerini de sunmanız lazım değil mi?. Böyle bir bilanço olmadığını ben biliyorum. Bu çift bilançoyu kim neresinden uyduruyorsa ve neresinde saklayıp ortaya çıkarmıyorsa şerefisizdir. Bu kadar net söylüyorum.
Selametle….
A) Sayın, Kaan Arslan; “30 Ağustos 2009 itibariyle vergi borcu” sizin söylediğiniz gibi 10 Milyon değil ise özür dileme yürekliliğini gösterebilecek misiniz ? İlk yorumunuzun vergi borcuna ilişkin bölümünde “30 Ağustos 2009 itibariyle Maltepe vergi Dairesinden borç sorgulattım sadece vergi borcu bile 10 Milyon dolaylarındaydı.” diyerek, Kulübün Gökçeklere devredildiğinde vergi borcunun 10 Milyon dolaylarında olduğu iddiasında bulunmuştunuz. Ancak, bu konudaki sözlerinizi belgelemeniz talep edildiğinde, “Benim kulübün yetkilisi olamadan resmi yollardan borç tutarının belgesini alıpta açıklama imkanım bulunmamaktadır.” “Vergi borçlarına gelince; ben kulübün yetkili bir çalışanı değilim onun için hiçbir kurum bana vergi sgk konularında döküm vermez” diyerek, topu taca atıp, bu iddianızı belgeleyemeyeceğinizi ifade etmektesiniz. Sizde çok iyi bilmektesiniz ki, o tarihte böyle bir borç yoktur. Bu nedenle yetkili olsanız da, borç dökümünü alsanız da bu iddianızı belgeleyemezsiniz. Devlet borç dökümünü kişilerin isteğine göre yapmaz. Sizce ne kadar olsun diye sormaz. Çünkü o tarihte (30 Ağustos 2009 itibariyle) Kulübün Vergi borcu sizin söylediğiniz gibi 10 Milyon dolaylarında değildir. Sadece 606.820,65 vergi aslı + 141.722,86 Gecikme zammı olmak üzere 748.543,51 Liradır. Yani 1 milyon bile değildir. Ayrıca, Ahmet Gökçek’in 03 Ocak 2010 tarihinde yapılan kongreye sunduğu bilanço ve gelir gider tablolarında da Kulübün 31 Aralık 2009 tarihi itibariyle (bu tarihten 4 ay sonra dahi) Vergi borcunun 1.414.711 Lira olduğu belirtilmektedir. Bu durumda Gökçeklerde mi yalan söylüyor. Hem devletin resmi kurumu hem de Ahmet Gökçek yönetiminin hazırladığı mali tablolar “30 Ağustos 2009 itibariyle Kulübün vergi borcunun” sizin söylediğiniz gibi, 10 Milyon olmadığını ortaya koyduğuna göre siz özür dileme yürekliliğini gösterebilecek misiniz ben merak ediyorum. Ayrıca bilgi sahibi olmanız açısından Gökçek Yönetiminin devrettiği tarih itibarıyla Vergi borcu 15.176.761,88 Liradır. ( Tüm Bunlara ilişkin Maltepe vergi Dairesinden alınan belgeyi(dökümü) Klasspor’a gönderdim, isterseniz oradan edinebilirsiniz)
B) Sayın, Kaan Arslan; “24 Ağustos 2011 ile 17 Kasım 2011 tarihleri arasında CTY’ın toplam 2.5 Milyonunu kendisi almış” şeklindeki ifadenizin yanlış olduğunu kabul ettiğiniz halde neden özür dilemiyorsunuz? İlk yorumunuzda “24 Ağustos 2011 ile 17 Kasım 2011 tarihleri arasında CTY toplam 8 Milyon Tl gelir elde etmiş ve 2.5 Milyonunu kendisi almış ve ortadan kaybolmuştur.” İddianız üzerine bu dönemde paralarını tahsil edenin asıl Gökçek dönemi yöneticilerinin olduğu, bahsettiğin 2,5 Milyonun Ayhan Atalay ile Ender Yurgüven’in icralarına giden para olduğu icra daire ve numaraları da belirtilerek açıklanmıştır. Dolayısıyla Cengiz Topel Yıldırım’ın anılan dönemde böyle bir para tahsil etmediği ortaya konulmuştur. Bunun üzerine “belirttiğiniz icra numaralarına ve diğer icra dairelerine paralar kesilerek yatırılmıştır. bu doğrudur.” diyorsunuz. Öyleyse, madem ki bu doğruysa, neden “ben yanlış anlamışım, o incelediğim tabloda yöneticilere avans iadesi kaleminde yazan 2.5 Milyonunu Cengiz Topel Yıldırım’ın aldığını sanmışım, oysaki Ayhan Atalay ile Ender Yurtgüven almış. Kaldı ki, o incelediğim tabloda yöneticilere avans iadesi kaleminde ödemenin hangi yöneticiye yapıldığı da yazmıyor.” deyip, “24 Ağustos 2011 ile 17 Kasım 2011 tarihleri arasında CTY toplam 2.5 Milyonunu kendisi almış” şeklindeki ifadenizin yanlış olduğunu kabul ettiğiniz halde neden özür dilemiyorsunuz?
C) Sayın, Kaan Arslan; Yöneticilere iade edilen avans tutarı 21.5 Milyon mu? yoksa 28.2 Milyon TL’mi? bir yorumunuzda “2011 yılında yönetime iade edilen avans tutarı 21.5 Milyon Tl.dir.” derken bir başka yorumunuzda “Eski yöneticilerin 2011 yılında kulüpten aldıkları avans miktarı toplamı 28.2 Milyon Tl.dir” diyorsunuz. Sayın Aslan, yorumlarınızda diyorsunuz ki,“Ben boş yazmıyor, belgeler ile yazıyorum.”, “Ben Cengiz Topel Yıldırım 18 Kasım 2011 tarihinde yapılan kongreye sunduğu bilanço ve gelir gider tablolarını inceledim.” “Benim yazdığım rakamlar sayın Cengiz Topel Yıldırım'ın hazırladığı tablolardan aldığım rakamlardır.” ama, ne yazık ki, o inceledim dediğiniz tabloları doğru inceleyemediğiniz burada da ortaya çıkıyor. Çünkü Cengiz Topel Yıldırım yönetiminin hazırladığı ve kongreye sunduğu bilanço ve gelir gider tablolarında 2011 yılında yönetime iade edilen avans tutarının 28.2 Milyon Tl. olduğu şekilde bir tablo yoktur. Bu nedenle tabloları bir daha incelemenizde yarar var. Umarım, kasıtlı olmadığını düşündüğüm bu hatanızı da cevabınızda düzeltirsiniz. Tablolarda Yöneticilere iade edilen avans tutarı 21.5 Milyon olarak gösterilmiştir. Bu nedenle biz cevabımızı yine doğrular üzerinden verelim. Yorumunuzda, “2011 yılında yönetime iade edilen avans tutarı 21.5 Milyon Tl.dir. Bu rakamın içinde CTY’ın aldığı iade var mı yok mu Sayın çok bilmişler cevaplarsa sevinirim.” demişsiniz, bu nedenle çokbilmişler olarak araştırdık ve bu iade edilen 21.5 Milyon TL nin: 11,3 Milyonunu Ayhan Atalay’ın, 8 Milyonunu Nuri Elibol’un, 1,1 Milyonunu Ender Yurtgüven’in, Yarım Milyonunu Mustafa Akan’ın, 400 bin lirasını Cemal Aydın’ın aldığını tespit edebildik. Anlaşılacağı üzere bu dönemde paralarını tahsil edenler Gökçek dönemi yöneticileridir. Böyle olunca sizin Cengiz Topel Yıldırım’a söylediğinizi Gökçekler için söylemenizin yani,“Eğer Gökçek yöneticileri bu paraları futbolculara ödeseydi hiç bir futbolcu bedava gitmezdi ve bizde halen süperligde olurduk.” demenizin doğru olacağı kanaatine ulaştım. Mademki yalan söylemeyeceğiz, kimseyi aldatmayacağız. Öyle değil mi?
Diğer taraftan ,“CTY kendine ait paraları almış mıdır almamışmıdır almadım diyorsa eğer ben herkesten özür dileyeceğim,” şeklinde bir ifade de bulunmaktasınız. Rabbim ne güzel söyletiyor insana değil mi? Bazıları kime ait olduğu belli olmayan paraları faizleriyle birlikte alırken, Cengiz Topel Yıldırım’ın kendisine ait paraları kulübe bir kuruş bile faiz ve masraf talep etmeden alması bir suç mudur? Ayıp mıdır? ki, aldıysa neden almadım diyecek. Ayrıca, Cengiz Topel Yıldırım kulüpten alacaklarının bir kısmını almadığını mı söylüyor? Buna neden gerek duysun. Keşke diğerleri de verdikleri paraları alırken Cengiz Topel Yıldırım gibi faizsiz, avukat ücretsiz, kulübe icra masrafı yükletmeden alsalardı. Bunlara şimdiye kadar giden 5 milyon ve daha gidecek 10 milyonlar kulübün kasasında kalsaydı. Sizce de öyle değil mi? Yine yorumlarınızda“CTY kulüpten şu kadar alacağım var diyebiliyorsa herkesten özür dilerim, ancak diyemiyorsa sizlerde özür dileme yürekliliğini gösterebilecek misiniz merak ediyorum.” demektesiniz. Cevap şu şekildedir. Cengiz Topel Yıldırım'ın bu gün itibarıyla kulüpten alacağı bulunmaktadır. Ancak, bunu almak gibi herhangi bir talebi olmadığı gibi böyle bir düşüncesinin de olduğunu zannetmiyorum. Bu durumda da size yine özür dilemek düşüyor.
Sayın, Kaan Arslan; bilançoda yer alan “Diğer Çeşitli Alacaklar” hesabını da İnşaallah muhatapları açıklarlar, onlar açıklamaz ise yine biz açıklarız. Merak etme.
Sayın, Kaan Arslan rumuzu ile yazan büyük Ankaragüçlü taraftar dostum, “Ankaragücü menfaatleri doğrultusunda kim hareket etmiyorsa ve kim birilerinin adamıysa iki cihanda yakası bir araya gelmez inşallah.” Temenninize aynen katılıyorum. Şimdilik Hoşçakal..
Okuyucuların Tercihi
Copyleft 2015 - klasspor.com. "İnsan beyninin ürettiği hiçbirşey bize ait değildir." Klasspor editörleri ya da yazarları tarafından üretilmiş tüm haberleri, yazıları, fotoğrafları ve videoları sormadan, kaynak göstermeden kullanabilirsiniz.Kaynak gösterirseniz o sizin güzelliğiniz olur. Göstermeyene küfür, gösterene teşekkür etmiyoruz.
klasspor.com basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Sitemizde yapılan tüm yorumlardan yazarları mesuldür. Boşuna hukuki süreç yaşamamak için biz kontrol etmeye çalışıyoruz ancak gerekli durumlarda IP adresleri "Aman tanıdıktır" diye düşünülmeden savcılara verilebilir.