Hürriyet Gazetesi'nin usta yazarı Atilla türker bu kez Gençlerbirliği'nin gelecek sezonuna ışık tutacak bir yazı yazmış...
İstikrar peşinde koşan takımlar için en önemli ölçü şudur: İlk onbirde forma giyen futbolcuların en az 6’sı ya da 7’si, o takımın formasını 100’den fazla giymiş olmalıdır... Aksi takdirde başarıya ulaşmak çok zordur.
Para içinde yüzen dünyanın en ünlü kulüpleri bile bu konuda çok dikkatlidir.
Ama ülkemizde bunu bilen ya da uygulayan kulüp sayısı yok denecek kadar azdır... Ankaragücü’nün son yıllardaki ortalaması dikkate alındığında her sezon 30 futbolcu getirdiğini, 32 futbolcuyu da gönderdiğini biliyor muydunuz!
Cemal Aydın herhalde sürümden kazanıyor!
Gençlerbirliği’nde de benzer durum yaşanıyor... Geçen sezon ortasında 9 futbolcuyu kapı önüne koyan Gençlerbirliği, sezon sonunda da en az bu kadar futbolcu ile yollarını ayırıyorsa, ortada skandal ötesi bir transfer politikası var demektir.
Gençlerbirliği formasını 120 kere bile giymek, artık kimseye nasip olmuyor... 120 kere dediğiniz de, nerede ise üç sezona tekabül ediyor... Futbolcular artık Beştepe'de tutunamıyor... Ya kovuluyor, ya kaçıyor...
Eskiden her futbolcunun rüyasını süsleyen forma, yanlış politika, kötü yönetim ve basit düşünceler nedeni ile çok ucuzladı.
Böyle bir çerçevede Gençlerbirliği’nin yeni sezonda başarılı olması çok zor... Paraya kıyılsa ve yıldız futbolcu alınsa bile çok zor... Çünkü takımda ne ruh, ne beyin, ne de iskelet kaldı.
İpin ucu artık iyice kaçtı.
Gençlerbirliği'ndeki bu tabloya ve kötü istikrara "dur" demenin zamanı geldi de geçiyor bile...
Günü kurtarma politikaları artık sona ermelidir... Hesaplar uzun vadeli yapılmalıdır... 15 futbolcu alıp, 20 futbolcu verme dönemi bitmelidir... Üç kuruş karşılığında yıldız adayları büyük takımlara verilmemelidir.
Türkiye'nin en modern spor tesislerini kurmak, saygı duyulacak bir olaydır... Ama o saygının devam edebilmesi için, çağa da ayak uydurulması gerekiyor. Nasıl mı? Saha içi başarı, kulüp-taraftar bütünleşmesi, parasal kaynak yaratılması gibi...
İlhan Cavcav'da ise bunların hiç biri yok... İşin daha da kötüsü... Olmasını da istemiyor..
Okuyucuların Tercihi
Copyleft 2015 - klasspor.com. "İnsan beyninin ürettiği hiçbirşey bize ait değildir." Klasspor editörleri ya da yazarları tarafından üretilmiş tüm haberleri, yazıları, fotoğrafları ve videoları sormadan, kaynak göstermeden kullanabilirsiniz.Kaynak gösterirseniz o sizin güzelliğiniz olur. Göstermeyene küfür, gösterene teşekkür etmiyoruz.
klasspor.com basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Sitemizde yapılan tüm yorumlardan yazarları mesuldür. Boşuna hukuki süreç yaşamamak için biz kontrol etmeye çalışıyoruz ancak gerekli durumlarda IP adresleri "Aman tanıdıktır" diye düşünülmeden savcılara verilebilir.