SABAH Ankara Spor Şefi Ali Öcal'ın köşe yazısında önemli tespitlerde bulunmuş.
DEĞERLERİNE SAHİP ÇIK!
Pursaklar A.Ş., sezonun ilk puanını deplasmanda Elazığspor’la berabere kalarak aldıktan sonra ilk 3 puan sevincini de Tokatspor’u mağlup ederek yaşadı. Lige çok kötü başlangıç yapan, 4. hafta sonunda antrenör değişikliğine giden ve 5. hafta sonunda puan almayan ve de gol bile atamayan Pursaklar A.Ş.’nin son 2 hafta içinde gösterdiği performans gerçekten dikkat çekici. Elazığspor ve Tokatspor gibi ligde zirve mücadelesi yapan ekipler karşısında ortaya konulan performans ve alınan puanlar çok önemli.
Pursaklar, Tokatspor karşısında çok akılı bir oyun anlayışı ile mücadele etti. Haddini bilerek oynadı. Konuk ekibin kadrosu yabana atılacak gibi değil. Pursaklar’dan daha iyi ve geniş olduğu kesin. Başkent temsilcisinin bu maçta tüm oyuncular elinden gelen her şeyi yaptı. Ama galibiyette en büyük pay kaleci Erhan, iki Mehmet ve Bülent Akın’a ‘e ait.
Genç kaleci, yerinde müdahalelerle güven verdi. Mehmet’lerin en tecrübelisi kaptan Mehmet Çetinkaya, takımını sahada çok iyi yönetti. En genci Mehmet Atik’e gelince, muhteşem bir golle alınan 3 puanın mimarı oldu. Atik, Cebeci İnönü Stadı’nda buz gibi havada mücadele eden 28 futbolcu içinde gelecek adına istikbal sinyalleri veren tek oyuncu idi.
Özellikle ilk 45 dakika mükemmel bir futbol ortaya koydu. Tekniği, zekası içimizi ısıttı. Tek eksiği fiziksel gücü. Bir de genç Mehmet çok ama çok çalışması gerektiğini bilmeli. Bülent Akın’a gelince… Galatasaray ve İngiltere Primer Lig’de forma giyen tecrübeli futbolcu, sadece galibiyete katkı sunarak değil, her şeyi ile örnek olarak alkış aldı.
NE DEĞİŞTİ ?
Pursaklar A.Ş., sadece bir galibiyet aldı. Üstelik çok iyi de futbol ortaya koymadı. Ama yukarıda da izah ettiğim gibi bu puanların hangi takımlardan ve hangi şartlarda geldiğine iyi bakmak gerekir. Durum böyle olunca da konuyu irdelemek gerek.
Birincisi kadro çok kısıtlı. Ligin ilk 5 haftasında gol bile atamamışsın. Sonra ligde zirve mücadelesi veren Elazığ ve Tokatspor gibi takımlardan puan almışsın.
İşte bu başarıda hiç kuşkusuz en büyük pay yeni teknik direktör Tahir Çopur’a ait. Çopur, 3 haftadır takımın başında. Gecesini gündüzüne katarak adeta sinekten yağ çıkarmaya çalışıyor.
Ankara futbolunu ve futbolcusunu çok iyi bildiği için sorunları nasıl çözeceğini de biliyor. Keçiören Belediyespor’un 6 yılda nerelere nasıl geldiği incelenirse Tahir Çopur gibi teknik adamlar daha iyi anlaşılır. Bugün Beypazarı Şekerspor’da Mete Işık, Hacettepe’de Seçkin Topçu, hatta ve hatta Ankaragücü’nde taraftarın tepkisini çeken Ümit Özat başarılı bir grafik
çiziyorsa bunun en büyük nedeni bu şehrin çocukları olmaları.
Bu şehirde top koşturdular. Bu şehir ve insanının futboldan neler beklediklerini en iyi onlar bilir. Ümit Özat, genç ve tecrübesizliğine rağmen şu an itibariyle hesaplarını tutturuyorsa, bunda en büyük payın yardımcıları Sedat Karabük ve Levent Şahin’e ait olduğunu kaç kişi bilir. Onlar buz gibi bir havada Cebeci Stadı’nda maç izlerken milyon doları götürenler acaba nerede?
Sonra bir başka tespit; Ayaza çalan havada İlhan Cavcav, Pursaklar A.Ş.-Tokatspor maçında tribünde yerini almışsa bundan çıkarılacak çok dersler olmalı. Açık ve net söylüyorum; bu şehrin Başkent kimliği altında ihmal edilen yerel değerlerini ayağa kaldırmak için herkes mücadele etmeli. Ankara kendine sahip çıkmalı. Futbolda da kendi değerlerinin kıymetini bilmeli. Ankara futbolda bir yerlere gelmiyorsa bunda en büyük kabahat kendi değerlerine sahip çıkmamasından kaynaklanıyor.
Okuyucuların Tercihi
Copyleft 2015 - klasspor.com. "İnsan beyninin ürettiği hiçbirşey bize ait değildir." Klasspor editörleri ya da yazarları tarafından üretilmiş tüm haberleri, yazıları, fotoğrafları ve videoları sormadan, kaynak göstermeden kullanabilirsiniz.Kaynak gösterirseniz o sizin güzelliğiniz olur. Göstermeyene küfür, gösterene teşekkür etmiyoruz.
klasspor.com basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Sitemizde yapılan tüm yorumlardan yazarları mesuldür. Boşuna hukuki süreç yaşamamak için biz kontrol etmeye çalışıyoruz ancak gerekli durumlarda IP adresleri "Aman tanıdıktır" diye düşünülmeden savcılara verilebilir.