MUAMMER AKYÜZ'DEN SON GELİŞMELERLE İLGİLİ AÇIKLAMALAR...

Gençlerbirliği Basından Sorumlu Asbaşkanı Muammer Akyüz, dün yapılan yönetim kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.

Akyüz'ün açıklamaları şu şekilde:
 
"Yaklaşık yedi ay önce görevi devraldığımız kulübümüzün gerek finansman gerekse futbolcu yönünden iyi bir durumda olmadığı tüm kamuoyunun malumuydu.

Sözleşmesi devam eden veya biten özellikle yabancı futbolcuların geriye dönük, yüksek alacakları nedeniyle kulübümüz transfer yasağı konmuştu.

Yönetimimiz öncelikli olarak sportif direktör ve teknik direktör arayışına girerek; sportif direktörlük görevine eski futbolcumuz Baki Mercimek’i, teknik direktörlük görevine de uzun yıllar Gençlerbirliği’nde kaptanlık yapmış, gerek teknik direktörlük kariyeri gerekse karakterine güvendiğimiz Metin Diyadin getirilmişti.

Transfer yasağının kaldırılması için özellikle işlem başlatan yabancı oyuncuların geçmişe ait borçları ödenerek, transfer yasağı kaldırıldı.

Neredeyse yeniden bir kadro kurmak üzere yoğun bir transfer atağına geçilerek kısa zamanda gerekli transferler gerçekleştirildi.

Yeni transferlerin birbiriyle kaynaşması ve takım olabilmeleri için gerekli zamanımız olmadı ve ligler başladı. Doğal olarak lige kötü bir başlangıç yaparak dört maçta maalesef bir puan alınabildi. Buna rağmen yönetimimiz teknik kadromuza güvenini ortaya koyarak herhangi bir değişiklik düşünmedi. Bunun sonucu olarak takımımız Play Off grubunun bir iki puan altında ilk yarıyı bitirdi.

Ancak ikinci yarıya başlarken, zaten kısıtlı kadromuzdan önemli oyuncuların sakatlıkları yanında Gençlerbirliği formasının değerini bilmeyen bazı oyuncuların takımdan kopması da tabiidir ki kadromuzu zayıflatmıştır.

İkinci devre üst üste alınan mağlubiyetler, yönetimimizi olduğu gibi tüm camiamızı da üzmektedir. Bu şartlar karşısında teknik direktörümüz Metin Diyadin, karakterine yakışır bir davranışta bulunarak yönetimin ve kulübün önünü açmak amacıyla ayrılmak istediğini yönetimimize iletti.

Başta başkanımız olmak üzere, yöneticilerimizin tümü en az hepimiz kadar Gençlerbirlikli olan Metin Diyadin ile devam etmemizin kulübümüz açısından daha faydalı olacağını, bundan dolayı da ayrılmasını uygun bulmadığımızı kendisine söyleyerek devam kararı aldık.

Yönetim olarak teknik kadromuza güvendiğimiz kadar kadromuzdaki tüm futbolcu kardeşlerimize de güveniyoruz. Tüm sakatlıklara rağmen, sahaya çıkacak 11 genç kardeşimiz giydikleri formanın ve Türk futbolunda marka olan Gençlerbirliği’nin değerini ve önemini bildikleri sürece bu sorumluluğun altından kalkacaklarına yürekten inanıyoruz.

Gençlerbirliği asırlık bir markadır. Zaman zaman tökezlese de hiçbir zaman diz çökmez ve düştüğü yerden daha güçlü bir şekilde kalkar. Yeter ki taraftarlarımız umutlarını yitirmesin ve takımlarına sonuna kadar destek olsun.

Söylemek zorundayız ki; Cumhuriyetle yaşıt Ankara’nın önemli markalarından olan Gençlerbirliği’ne hak ettiği destek maalesef verilmemektedir. Özellikle Ankara milletvekillerinden, belediye başkanlarından , il yöneticilerinden destek olmalarını tüm Ankaralılar adına bekliyoruz."