ÖZCAN BİZATİ: “SİHİRLİ DEĞNEĞİMİ TAKIMI ESKİ RUHUNA DÖNDÜRMEDE KULLANACAĞIM”

Gençlerbirliği’nin başında 2/2 yapan Özcan Bizati Ankhaber’e samimi açıklamalarda bulundu.

Deneyimli teknik adamın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

Meslektaşlarımdan her zaman 2 sene önde olmak en büyük hedefimdi

“Futbolculuk kariyerimi sakatlığımdan ötürü bıraktıktan sonra lisansımı ve yüksek lisansımı ODTÜ’de Beden Eğitimi Bölümü’nde, doktoramı Ankara Üniversitesi’nde tamamladım. Pamukkale Üniversitesi’nde de bir dönemlik akademisyenlik şansım oldu. Ersun Yanal ile zamanında birlikte beraber oynuyorduk. Üniversite hayatımdan sonra da Ersun hocamla birlikte çalışmaya başladık ve yoğunluktan dolayı akademisyenliğe ara vermek zorunda kaldım. Akademik hayattan da birçok bilimsel makale yazarak kopmamaya özen gösterdim. Meslektaşlarımdan her zaman 2 sene önde olmak en büyük amacımdı. Herkes bizde ‘oldum’ der. ‘Oldum’ dediğin gün bizde aslında öldüğünüz gündür. Hiçbir zaman ‘ben oldum’ demeyeceksiniz.

Gençlerbirliği hep savaşan ve birlikte olan bir takımdı, burada bu kaybolmuştu

Gelir gelmez herkesi işin içine dahil ettik. Futbolculara ciddi görevler verdik ve harika geri dönüşler aldık. Birlikte olabilme duygusu yani ‘biz’ olabilme duygusunu tekrardan takıma aşıladık. Eski çalıştığım dönemde Gençlerbirliği hep savaşan ve birlikte olan bir takımdı. Burada bu kaybolmuştu. Gençlerbirliği’nin tarihinden, kültüründen, İstanbul’da kimseye teslim olmadığımızdan bahsettik. Oyuncularım da konuşmalarımıza kulak verip, verdiğimiz sorumlulukları yerine getiriyor. Hırslı ve mücadeleci karakterim de takıma yansıyor. Bu zamana kadar bazı şeyler doğaçlama oynanmış. Görev verilince oyuncular artık ne yapacağını daha iyi biliyor. Ortak bir takım dili de oluşmaya başladı. Herkese ‘işin ucundan tutun’ dedik ve hep birlikte kaldırdık. Gülümseye hasret olan yüzler o yüzden artık gülüyor.

Oyun tarzımızda Liverpool oyun mantığına benzer olacak

Takıma gelmeden önce Gençlerbirliği’ni takip ediyordum. İzlerken ‘ben olsam bunu yapardım’ diye düşündüğünüz de oluyor. Şimdi ise bu düşündüklerimi uygulama adına şansım var. Bundan sonra takıma girmek isteyen takımdan daha iyisini yapmak zorunda. Gençlerbirliği ruhu savaşçı olmak zorunda. Biz bizim oyunumuzu oynayacağız. Onların gözü görmüyorsa, karanlık işimize yarıyorsa biz karanlıkta savaşacağız. Elimizdekini kimse kolay alamayacak. Yenilebiliriz belki ama asla teslim olmayacağız. Yumruk atabilen gardını alabilen bir takım. Yumruk attığında da karşıdakini devirebilen bir takım yaratacağız. Biz bir Anadolu takımıyız. Oyun tarzımızda Liverpool oyun mantığına benzer olacak

 Sihirli değneğimi takımı eski ruhuna döndürme de kullanacağım

 Matematiksel ihtimal varsa niye başarmayalım. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Sihirli değneğimi takımı eski ruhuna döndürme de kullanacağım. 42-45 puanın yeterli olacağını (kümede kalmak için) düşünüyorum. Garantici biriyim o yüzden daha fazlasını almamız lazım. Bize en az 6 galibiyet daha gerekiyor.

Milli takım arası…

Bizim için takımı çok ciddi bir formata sokma zamanı olacak bu dönem. Takımı biraz daha önde oynayan, geriye hızlı dönen ve geride daha sert oynayan bir formata sokacağız. Kafamdaki formatı oynayabilirsek eğer 2002-03 sezonundaki gibi içerde çoğalan, geride fazla oynayabilen takıma dönüştüreceğiz Gençlerbirliği’ni."

 (Ankhaber)