Milliyet Gazetesi'nden Cemal Ersen polemiklere neden olan hikmet Karaman'ın sözleşmesini yazmış ve Ankaraspor ile Ankaragücü'ndeki sözleşmeleri karşılaştırmış!
Ne diyor Ankaragücü Başkanı Ahmet Gökçek basın toplantısında;
“Takılıp kaldığımız konu Hikmet Karaman’ın alacağı para değil. Verilen yetkilerdir. Öyle bir sözleşme ki, bir tek kulübü satma yetkisi yok.”
Gökçek toplantıdan sonra medya mensuplarına sözleşmeyi dağıtıyor.
Koşullarını artık cümle alem biliyor.
Gökçek’in takılıp kaldığı yer, Karaman’ın sınırsız Business Class uçak bileti, telefon parası, konakladığı otel, bineceği araba ve teknik konulardaki yetkileri.
Ve ekliyor; “Yedi yıldır yöneticiyim, böyle bir sözleşme görmedim.”
Acaba Sayın Gökçek yanılıyor olabilir mi?
Ankaraspor’da “gizli başkanlık” yaptığı dönemde Hikmet Karaman ile imzalanan sözleşmeyi anımsıyor mu?
Anımsamıyor ise paylaşalım.
10 Ekim 2007 tarihinde imzalanan sözleşmenin “takılıp kalınacak” bazı maddeleri şöyle:
-Teknik direktöre en fazla iki yaşında Volkswagen Passat marka araç tahsis edilecek.
- Her ay 4 adet Business Class uçak bileti alınacak.
- Teknik direktör kullanacağı spor malzemeleri kendisi seçecek, ücreti kulüp tarafından ödenecek.
- Hatlı bir cep telefonu verilecek ve parasını kulüp karşılayacak.
- Ankara Sheraton Oteli’nde bir oda kiralanacak ve tüm masrafını kulüp ödeyecek.
Gökçek sözleşmenin parasal tarafının önemsiz olduğunu söylüyor.
Ancak Ankaraspor’un ödemekle yükümlü olduğu miktar ile Karaman’ın Ankaragücü’yle imzaladığı sözleşmeden doğan alacakları arasında önemli bir benzerlik dikkati çekiyor.
Karaman’ın “kapı gibi” denen ve 13 aylık süreci kapsayan sözleşmesinde öngörülen ödeme, Gökçek’in ifade ettiği gibi 1.7 milyon dolar değil, 1 milyon 265 bin dolar.
Peki Karaman’ın Ankaraspor ile 2007 Ekim ayında imzaladığı ve 31 Mayıs 2008’e dek sürmesi gerekirken, 3 Mart 2008’de fesih edilen sözleşmesinde öngörülen ödeme miktarı ne kadar?
Futbol Federasyonu kayıtlarında mevcut. Ancak söyleyelim; tam 1 milyon 825 bin dolar!
Detaylar mı?
Peşin ücret 250, kümede bırakma primi 200, şampiyonlar ligine katılma 500 (A.Gücü sözleşmesinde yok), UEFA’ya gitme 200(A.Gücü’nde yok), ligi ilk dört takım arasında bitirme 200 (A.Gücü’nde yok), beşincilik 150 (A.Gücü’nde yok), altıncılık 100 bin dolar (A.Gücü’nde 300), Türkiye kupasında çeyrek final 50 (A.Gücü’nde 25), yarı final 75 (A.Gücü’nde 40), final oynamak 100 bin dolar.
Karaman’ın teknik konulardaki yetkileri de hemen hemen aynı.
Gelelim uzlaşma ile ayrılma konusuna.
Sayın Gökçek “uzlaşarak ayrılmak istedik, kabul etmedi” diyor.
Hikmet Karaman Ankaraspor’dan 3 Mart 2008’de de uzlaşarak ayrılmıştı.
Hatta, kümede bırakma primi olan 200 bin doların yarıya indirilmesini de kabul etmişti.
Sonra ne oldu?
Gökçek’in futbol şubesi sorumlusu olduğu Ankaraspor, o parayı da ödemedi.
Karaman dava açtı, 100 bin doları federasyon kanalıyla tahsil etti.
Sormak lazım; geçmişte aynı şahıslarla bu olayı yaşayan teknik adam, şimdi hangi söze güvenip uzlaşma yolunu gidebilir?
Acaba Gökçek “Hocanın Ankaraspor’dan nasıl ayrıldığını burada anlatmak bana yakışmaz” sözleriyle bunu mu ima etmek istiyordu?
Para pul, yetki, araba, uçak bileti bahane.
Gökçek göreve geldiği gün çıkıp “Seninle iki yıl öncesine dayanan husumetim var. Çalışmak istemiyorum. Sözleşmeden doğan tazminatını da vermiyorum” dese, o basın toplantısındaki çelişkileri sözlere ve yanlış yönlendirmelere kimse tanıklık etmeyecek, son sözü yarın olacağı gibi yine talimatlar ve hukuk söyleyecekti.
Asırlık Ankaragücü camiasının düşürüldüğü duruma bakın.
Yakışmıyor, hem de hiç yakışmıyor!
Okuyucuların Tercihi
Copyleft 2015 - klasspor.com. "İnsan beyninin ürettiği hiçbirşey bize ait değildir." Klasspor editörleri ya da yazarları tarafından üretilmiş tüm haberleri, yazıları, fotoğrafları ve videoları sormadan, kaynak göstermeden kullanabilirsiniz.Kaynak gösterirseniz o sizin güzelliğiniz olur. Göstermeyene küfür, gösterene teşekkür etmiyoruz.
klasspor.com basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Sitemizde yapılan tüm yorumlardan yazarları mesuldür. Boşuna hukuki süreç yaşamamak için biz kontrol etmeye çalışıyoruz ancak gerekli durumlarda IP adresleri "Aman tanıdıktır" diye düşünülmeden savcılara verilebilir.