Gökçek, ''Şu anda 3 büyükler var. Melih Gökçek söylemişti dersiniz, yakında tek büyük olacak'' dedi.
Gökçek, bu iddiasının nedenini şöyle anlattı:
''Ankara'da Esenboğa yolu üzerinde 600 bin metrekarenin üzerine kurulan tesisleri görürseniz, ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız. Türkiye'nin demiyorum, iddia ediyorum aksini söylesinler bir daha spordan bahsetmeyeceğim, dünyanın en büyük futbol tesisini yaptık. 15 sahası var, stadı var, tesisleri var. Ankara takımlarının hizmetine girecek ama başta Ankaragücü'nün hizmetine girecek tabii ki. Böyle bir takımın 4-5-6 sene sonra çıkaracağı, altyapıdan gelecek çocukları tasavvur edebiliyor musunuz? Böyle bir altyapının üzerine bir de ekonomik sıkıntıdan kurtulan bir Ankaragücü olursa, başetmek mümkün mü? Değil. Bunu gördü bazıları, bunu gördükleri için federasyon başkanını sıkıştırıyorlar ve federasyon başkanı da maalesef bazı yerlere baskı yapıyor ve bu suretle Ankaraspor'u cezalandırmak istiyorlar. Korkunun ecele faydası yok. Dün Ankaragücü yüreğiyle, cesaretiyle, gayretiyle Galatasaray'ı 3-0 yendi. Galatasaray kim? Maddi açıdan düşündüğünüzde, bir futbolcusu Ankaragücü'nün toplamı edecek bir takım, ama Ankaragücü'ndeki yürek ve seyirci o işi bitirdi. Bu yüreğe biraz daha güzel transferler eklendiği zaman Ankaragücü'nün şampiyonluğunu kimse önleyemez.''
Gökçek, dünyadaki başkentlerden şampiyon takımlar çıkarken, Ankara'dan şampiyon çıkmamış olmasının kendisi için bir sorun olduğunu bildirdi.
Bunun, gerçek bir Ankaralı olarak kendisini üzdüğünü ifade eden Gökçek, bugün yaşadıklarında gelinen noktayı özetle şöyle anlattı:
''Melih Gökçek'in problemi, bütün dünyanın başkentlerinden şampiyon takımlar çıkarken bir tek Ankara'dan çıkmamış olması. Bu, gerçek anlamda bir Ankaralı olarak beni üzüyor. Böyle bir kente şampiyonluk kazandırmak bir belediye başkanı için bir düş. Bunu yaşayabilmek için 1994 yılından bugüne kadar mücadele veriyorum. Ankaragücü'nü bunun için istedim. 1996'da kongreye bunun için girmek istedim. O dönemde Mesut Yılmaz beni kongreye sokturmadı. 'Bunu siyaseten kullanır' dedi. Ankaragücü olmayınca, Gençlerbirliği'nde aynı şey olsun istedim. Bu bizim için özlem. O da olmadı, devam etmedi. Kaç defa İlhan Cavcav'a 'Ağabey Allah aşkına şu takımı dağıtma, yanına 2-3 tane daha transfer yap, gençleri bir şampiyon yap' dedim. Allah selamet versin, bu işin duayeni, takdir ettiğim bir ağabeyimdir ama bir türlü transferleri yapıp şampiyonluğu getirmedi. İş başa kalınca, biz de Ankaraspor'u amatörden aldık, 3. lig, 2. lig, 2(A) ve Süper Lig'e çıkardık. 6 yıldır da Süper Lig'deyiz ama şunu gördük, Ankaraspor'da da malesef şampiyonluk olmuyor. Nedeni, seyirci çok az. Ankara'daki 100 seyircinin 90'ı Ankaragücülü. Ankaragücü çok büyük bir ekonomik kriz içindeydi, bitmişti. Bitmiş olmasına rağmen bana söylenilenler doğruysa, yıl içinde ödeyecekleri dahil, 35-40 milyon lira civarında bir para gerekiyor. Bütün bunlara rağmen Ankara'nın 100 yıllık takımına sahip çıkmak bir belediye başkanı olarak, bir boyun borcu olarak görüldü. Ben buna teşebbüs edince, gerçekten birileri ürküntüye girdi.''
Okuyucuların Tercihi
Copyleft 2015 - klasspor.com. "İnsan beyninin ürettiği hiçbirşey bize ait değildir." Klasspor editörleri ya da yazarları tarafından üretilmiş tüm haberleri, yazıları, fotoğrafları ve videoları sormadan, kaynak göstermeden kullanabilirsiniz.Kaynak gösterirseniz o sizin güzelliğiniz olur. Göstermeyene küfür, gösterene teşekkür etmiyoruz.
klasspor.com basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Sitemizde yapılan tüm yorumlardan yazarları mesuldür. Boşuna hukuki süreç yaşamamak için biz kontrol etmeye çalışıyoruz ancak gerekli durumlarda IP adresleri "Aman tanıdıktır" diye düşünülmeden savcılara verilebilir.